Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1316 KARAR NO : 2022/1415 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : OF ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2022 NUMARASI : 2021/177 ESAS - 2022/269 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ÇEKİŞMELİ) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; 2017 yılının Ekim ayında evlendiklerini, evliliklerinden müşterek çocuklarının olmadığını, evlilik süresince davalı yanla anlaşmazlıklarının ortaya çıktığını, davalının hiç bir işte düzenli olarak çalışmadığını, evin geçiminin çok zor olduğunu, davalının alkol ve uyuşturucu kullandığını, bu durumu evlenmeden önce bilmediğini, davalı eşinin aynı zamanda hırsızlıktan sabıkası olduğunu, bunlardan...

Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davacı eş mahkememizce ağır kusurlu olarak görülmüş olup, davacı/karşı davalı eş evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ağır kusurlu davranışlarıyla evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet vererek davalı kadının mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiği, davacı eşin maddi imkanlarından faydalanamayacağı dikkate alınarak, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve davalının kusurunun ağırlığı dikkate alınarak davalı/karşı davacı kadının maddi tazminat talebi kısmen kabul edilmiştir. Manevi tazminat açısından: TMK 174/2.maddesinde "boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir" şeklinde belirtilmiştir....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/591 KARAR NO : 2021/622 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : VAKFIKEBİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/01/2021 NUMARASI : 2021/10 ESAS - 2021/5 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ANLAŞMALI)) KARAR : Taraflar arasında görülen davada yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı eşi ile yaklaşık 12 yıldır evli olduklarını, evliliklerinden müşterek 2 çocuklarının bulunduğunu, evliliklerinin her iki taraf için çekilmez hale geldiğini, aralarında görüş ayrılıklarının bulunduğunu, birbirlerine karşı sevgi ve saygılarını yitirdiklerini, tarafların aile birliğinin tekrar kurulamayacak derecede temelinden sarsıldığını, tarafların anlaşmalı olarak...

Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "tarafların evlilik birliğinin davacı eşin az, davalı eşin ise ağır basan kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığı, davacının da karşılıklı hakaret, çocuklarına karşı ilgisiz davranma gibi eylemleri nedeni ile az da olsa kusurunun bulunduğu, evlilik birliğinin devamında taraflar açısından mevcut veya beklenen bir menfaatin kalmadığı anlaşılmakla davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayanan boşanma talebinin kabulüne, tarafların TMK’nın 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına," karar verilmiş ise de; davalı kocaya yüklenen kusurların hangileri olduğu açıklanmamıştır....

temelinden sarsılmış olduğunu, evlilik birlikteliğinin kendisine yüklediği görev ve gereklerine büyük bir titizlikle uyan müvekkilii açısından mevcut durum artık katlanılmaz hale gelmiş olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğunu, müşterek konutta bulunan ev eşyalarının müvekkili tarafından satın alındığı tanık beyanları ve dosyaya sunmuş oldukları faturalarla ispat olunduğunu, müşterek konutta bulunan ev eşyalarının tamamı müvekkili tarafından alınmış olup davalının herhangi bir katkısının olmadığını, ancak tüm eşyalar davalının uhdesinde kaldığını, müvekkilinin zararının giderilmesi gerektiğini, eşyaların müvekkili tarafından alındığının tanık beyanlarıyla da ispat olunduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kusurlu tarafın davalı eş olduğunu, müvekkiline kusur atfedilemeyeceği tanık beyanları ve dosyaya sunmuş oldukları tüm delillerle ortada olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi...

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın sübut bulmaması nedeniyle reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı kadın tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince davacının istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

    Bu durumda davacının evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı hususunu ispatlayamadığı anlaşılmakla TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olarak açılan boşanma davasının reddi kararının yerinde olduğu, davacının istinaf talebinin reddi gerektiği, Anlaşılmakla; karar usul ve yasaya uygun bulunulmakla davacı tarafın yerinde görülmeyen istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı kocanın ölümünden önce gösterdiği delillerin davalı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması olaylarında kusurlu olduğunu kanıtlamaya yeterli bulunduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 28.09.2009 Davalının evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla davacıyı terk ettiği anlaşılmaktadır. Bu hal, terk edilen eşe, terk sebebiyle boşanmayı isteme hakkı verir.(TMK.m.164) Dava, terk hukuki sebebine değil, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayanmaktadır. Davalının kusurlu olup olmadığı, dayanılan boşanma sebebi çerçevesinde belirlenmelidir....

      Hukuk Dairesi'nin 25/04/2017 tarihli 2016/9710 Esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

      Maddenin bir ve ikinci fıkraları, esasen evlilik birliğinin sarsılması ilkesine dayalı olup, birliğin sarsılıp sarsılmadığı hususunda karar vermeye yetkili hâkimin ise tarafların boşanmaya sebep olan olaylarda gerçekleştirdikleri kusurlu davranışları uyarınca bir karar vermesi gerekliliği nedeniyle; kusur ve evlilik birliğinin sarsılması ilkelerinin her ikisinin de varlığını kapsamaktadır. Bu bağlamda evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açan davacının, davasının kabul edilerek, boşanma kararı elde edebilmesi için iki koşulun gerçekleştiğini kanıtlamış olması gerekmektedir. Bunlardan ilkinde davacı; kendisinden, evlilik birliğinin devamı için gereken “ortak hayatın sürdürülmesi” olgusunun artık beklenmeyecek derecede birliğin temelinden sarsıldığını, ikinci olarak “temelden sarsılmanın” karşı tarafın kusurlu davranışları sonucu gerçekleştiğini ispatlamak zorundadır. 15....

        UYAP Entegrasyonu