Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebine ilişkindir....

birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, aylık 1.000,00....

Hukuk Dairesi'nin15/04/2019 tarihli 2018/4257 Esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

Asıl dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma, boşanmanın ferileri ile ziynet eşyası alacağına, karşı dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer"ilerine ilişkindir. Davalı-karşı davacı tarafından karşı dava için sadece karşılık dava harcı adı altında tek harcın alındığı, oysa karşı dava açılırken de başvuru ve peşin harcın ayrı ayrı alınması gerektiği gözetilerek eksik dava harcı tamamlatılmadan yargılamaya devam edilerek davanın esası hakkında karar verilmesi doğru olmamıştır....

Mahkemece; "Davacının iddiaları, davalının savunmaları, nüfus kayıtları, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında dava evlilik birliğinin temelinden sarsıldığından bahisle boşanma, manevi tazminat, yoksulluk nafaksı talebine ilişkindir....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/07/2021 NUMARASI : 2019/776 ESAS - 2021/706 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 23/11/2019 tarihinde evlendiklerini, tarafların nikah yaptıktan kısa bir süre sonra düğün bitiminde ailelerin kavga ettiklerini, oluşan kavganın evliliğe yansıması nedeniyle tarafların aynı evde oturmadıklarını, davacının davalı ile evliliğini devam ettirmek istemesine rağmen, davalının ailesinin baskısı altında evlilik birliğini devam ettirmeme kararı aldığını, evlilik birliğinin kısa süre içerisinde sona ermesinde davalı taraın ile ailesinin düğün sonrası çıkarmış olduğu kavga ve kargaşanın neden olduğunu, bu nedenle kusurlu...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar, tazminatlar, ziynet alacağı, harç ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesi uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı karşı davacı birleşen dosya davalısı kadın tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; hükmedilen tedbir-yoksulluk nafaka miktarı ile manevi tazminat miktarının az olduğunu, ziynet eşyalarına ilişkin talebi hususunda eksik araştırma yapıldığını, mahkemece banka kasasına ait kamera kayıtları ile giriş çıkış imzalarının ayrıntılı istenmesi halinde kadının kiralama dışında kasayı bir daha ziyaret etmediğinin açıkça ortaya çıkacağını, ziynet eşyalarına ilişkin davanın reddinin hatalı olduğunu belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE: Asıl dava; evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma, karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma, ziynet eşyası talebi, birleşen dava ise butlan sebebi ile evliliğin iptali ile akıl hastalığı sebebine dayalı boşanma davası niteliğindedir....

    ifade ettiklerini kabule yeterli delil ve olgu da bulunmadığı; tanıkların kişisel durumlarının ya da toplumun etik kurallarına aykırı tutumlarının da yargılama için önemli olmadığı, dosyada dayanılmayan ya da ispat edilememiş bir hususun hükme esas alındığından söz edilemeyeceği, ceza mahkemesinin mahkumiyet ilamıyla da hukuk hakiminin bağlı olduğu, bu şekilde evlilik birliğinin mahkemece kabul edilen kocanın tam kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığı, davanın kabulü ile boşanma boşanma kararı verilmiş olmasında, kadının feri taleplerinin kabulü ile evlilik süresi ile erkeğin kusur derecesi dikkate alınarak hükmedilen tutarlarda bir isabetsizlik bulunmadığı değerlendirilmekle, erkeğin istinaf itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir....

    Bu bağlamda evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açan davacının, davasının kabul edilerek, boşanma kararı elde edebilmesi için iki koşulun gerçekleştiğini kanıtlamış olması gerekir. Bunlardan ilkinde davacı; kendisinden, evlilik birliğinin devamı için gereken “ortak hayatın sürdürülmesi” olgusunun artık beklenmeyecek derecede birliğin temelinden sarsıldığını, ikinci olarak “temelden sarsılmanın” karşı tarafın kusurlu davranışları sonucu gerçekleştiğini ispatlamak zorundadır. Yeri gelmişken belirtmek gerekir ki; söz konusu hüküm uyarınca evlilik birliği, eşler arasında ortak hayatı çekilmez duruma sokacak derecede temelinden sarsılmış olduğu takdirde, eşlerden her biri kural olarak boşanma davası açabilir ise de, Yargıtay bu hükmü tam kusurlu eşin dava açamayacağı şeklinde yorumlamaktadır. Çünkü tam kusurlu eşin boşanma davası açması tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır....

    UYAP Entegrasyonu