Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

çıktığını ve saat 23:30- 24:00 kadar arkadaşları ile gezdiğini, Müvekkilinin ise ortak konutta akşamları yalnız kaldığını, Davacı-karşı davalı, evlilik süresince müvekkil ile eş olarak ilgilenmediğini ve sevgi ve saygı göstermediğini, Davacı-karşı davalı taraf ortak evliliği ve müvekkili eş olarak benimseyemediğini, yukarıda arz ve izah edilen sebepler dahilinde; Cevap dilekçesinin kabulü ile tam kusurlu davacının açmış olduğu boşanma davasının reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, Tam kusursuz müvekkilinin, tam kusurlu davacı-karşı davalıya karşı açmış olduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasının kabulüne, müvekkilin uğramış olduğu manevi zararlarının karşılığında 50.000,00- TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacı verilmesine, Müvekkilin uğramış olduğu maddi zararlarının karşılığında 50.000,00- TL maddi...

dayanılmayan ya da ıspat edilememiş bir hususun hükme esas alındığından söz edilemeyeceği, bu şekilde evlilik birliğinin mahkemece kabul edilen kocanın tam kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığı, kadının birliği devam ettirmeye zorlanamayacağı boşanma kararı verilmiş olmasında ve bu şekilde kadının feri taleplerinin de kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığı, herkesin kusurlu davranışlarının sonuçlarına katlanması gerektiği anlaşılmakla, kocanın istinaf itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir....

davaya konu edildiğini ve davalının kusuruymuş gibi gösterilmeye çalışıldığını, davalının tüm zamanını ve enerjisini çocuklarının iyi olması için harcadığını ve onlar için çabaladığını, bu süreçte eşinin desteğini hiç görmediğini, davacının evlilik birliği boyuncu kusurlu tutumu ile evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olduğunu, davalının adeta eziyete dönen bu süreci bitirmek istediğini dile getirmesinde de her defa boşanamazsın, seni yakarım, evi yakarım gibi beyanlarda tehdit ettiğini ve bastırıldığını, davacı-karşı davalı eşin kusuru nedeniyle eşler arasındaki saygı sevgi bağının sona erdiğinden ve evlilik birliğinin temelinden sarsıldığından davalı-karşı davacı müvekkilinin de boşanmak istediğini, davacı-karşı davalının hatalı tutum ve davranışları nedeniyle boşanma sürecine girildiğini, müşterek çocukların 18 yaşını doldurmamış olduklarını, çocukların yaşları itibarı ile annelerinin ilgili ve şefkatine muhtaç durumda olduğunu belirterek, velayetin davalı-karşı davacı...

İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı-k.davacı koca vekili istinaf dilekçesi ile; kocanın davasının reddi, kadının davasının kabulü, kusur tespiti, kadın lehine hükmedilen tazminat ve nafaka yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma davası ve fer'ileri ile ziynet eşya alacağı istemine, karşı dava; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166/1- 2. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine dayalı boşanma davası ve fer'ileri istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

Davalı - karşı davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; kadının boşanmak istemediğini, mahkeme kararının usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, kadın aleyhine verilen kararlar yönünden ortadan kaldırılması gerektiğini belirterek, karşı tarafın istinaf talebinin reddine, karşı davanın tümden kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olan boşanma,ziynet alacağı ve eşya iadesi, karşı dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olan boşanma davasıdır. Davacı-karşı davalı taraf; kendi boşanma davasının ve ziynet alacağı talebinin reddine yönelik olarak verilen karara süresinde istinaf talebinde bulunmuş ve kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

Kabule göre de; davacı-karşı davalı erkek, kademeli olarak öncelikle evliliğin iptali bu mümkün olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma talebinde bulunmuş, davalı-karşı davacı kadın da karşı dava ile evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanma (TMK.md. 166/1) isteminde bulunmuştur. Mahkemece, evliliğin iptali şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak bu taleple ilgili olumlu-olumsuz bir karar verilmeden evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebi hakkında karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Gösterilen nedenlerle davanın esası hakkında karar verilmesi usul ve kanuna aykırı bulunduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1- a-4- 6 maddesi gereğince, ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

elinden geleni yaptığını, geçimsizliğe davalının tam kusurlu davranışlarının sebep olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilerek tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Tanık anlatımları, dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgeler hep birlikte değerlendirildiğinde; tarafların arasında şiddetli geçimsizlik olduğu, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede sarsıldığı, tarafların evliliğin devamında menfaatlerinin kalmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı-karşı davacının kocanın tam ağır kusurlu olduğu anlaşılmıştır....

Davalı-karşı davacı tarafın sair istinaf taleplerinin incelenmesine gelince; Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılan, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, en azından eşinin maddi desteğini yitiren davacı-karşı davalı kadın yararına, TMK'nın 174/1.maddesi gereğince maddi tazminat takdir edilmesinde, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri ile tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, evliliğin süresi, beklenen menfaatlerin kapsamı ve hakkaniyet kuralları birlikte değerlendirildiğinde, takdir edilen tazminatın miktarında, Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılan, bu olaylar nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan davacı-karşı davalı kadın yararına, TMK'nın 174/2.maddesi gereğince manevi tazminat takdir edilmesinde, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri ile...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, her iki boşanma davası ve fer'ileri ile reddedilen ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, evlilik birliğinin sarsılmasına yol açan olaylarda davalı-davacı kadının tamamen kusurlu olduğu kabul edilerek, kadının boşanma davasının reddine, erkeğin boşanma davasının kabulüyle boşanmaya karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden mahkemece kadına isnat edilen güven sarsıcı davranış eyleminin gerçekleşmediği anlaşılmaktadır...

    UYAP Entegrasyonu