Mahkemece; boşanma davasının kabulüne ilişkin olarak "Davacı ile davalı arasında kurulan evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, tarafların ayrı yaşadıkları, bundan sonra bir araya gelerek evlilik birliğini yürütemeyecekleri, evlilik birliğinin fiilen bittiği ayrıca kurulan evlilik birliğinin bundan son taraflara ve topluma bir fayda sağlamayacağı tüm dosya kapsamı ve alınan tanık beyanlarıyla da sabit olmakla açılan davanın kabulüne" şekilde yetersiz gerekçe ile hüküm kurulmuş, ziynet alacağının kabulüne yönelik hüküm gerekçesinde ise hiç değerlendirme yapılmamıştır. Denetime olanak verecek şekilde deliller tartışılarak ret ve üstün tutma sebepleri gösterilmemiş, vakıalarla ilgili herhangi bir tespitte de bulunulmamıştır. Hükmün hangi delillere dayanılarak verildiği, hangi olayların sabit olduğu ve tarafların kusur durumu ilişkin vakıalar kararda belirtilmemiştir....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; TMK'nın 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma, boşanmanın fer'isi niteliğindeki talepler ve ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir....
Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır. Bu hükmü, tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamak ve değerlendirmek doğru değildir. Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer. Diğer taraftan yine böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarın Boşanmayı elde etmek isteyen kişi karşı tarafın hiçbir eylem ve davranışı söz konusu olmadan, evlilik birliğinin devamı beklenmeyecek derecede temelinden sarsar, sonra da madem ki birlik artık sarsılmış diyerek boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir....
Hukuk Dairesi'nin 28/01/2021 tarihli 2019/6604 esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kocadan kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....
Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı boşanma davasının kabulü ile boşanma ve fer'îlerine, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'îleri ile ziynet alacağı davası yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'îleri yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Karşılıklı boşanma ve Kişisel eşyanını iadesi davasında (TMK m.166/1- 2) davacı-karşı davalı taraf; erkeğin kabul edilen davası, kusur tespiti, tedbir ve yoksulluk nafakası ile reddedilen tazminatlar ve ziynetler yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/54 KARAR NO : 2023/233 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : RİZE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/10/2022 NUMARASI : 2021/224 ESAS - 2022/620 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ÇEKİŞMELİ) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı birleşen dosya davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2006 yılında evlendiklerini, müşterek evliliklerinden iki çocuklarının olduğunu, davalının tutum ve davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, son iki yıldır fiilen evliliğin bittiğini, resmi olarak de bitmesi gerektiğini, evlilikleri için elinden gelen çabayı her zaman sarf ettiğini, ancak davalıdan aynı tutum ve davranışı hiçbir...
Ziynet eşyalarının miktarı tespit edilirken tanık beyanlarının net ve tutarlı olmaması nedeniyle dosyaya sunulan fotoğraflara itibar edilmiş ve bilirkişi raporundaki tespitlerin yerinde olduğu değerlendirilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı karşı davalı kadın vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde özetle; açmış oldukları boşanma davasının kabulü gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur. Mahkemece verilen hükme karşı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından verilen istinaf dilekçesinde özetle; taraflarınca açılan boşanma davasının reddinin hatalı olduğunu, erkeğe takılan ziynet eşyalarının erkeğe ait olduğu kabul edilmesi gerekirken, ziynet eşyalarının tamamının kadına iadesine karar verilmesinin doğru olmadığı belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE: Asıl dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ziynet eşyası alacağı davası niteliğindedir. Karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davası niteliğindedir....
yazışmada da bileziklerin davacıda olduğunun açık olduğunu, davacının boşanma davası açmakta haksız olduğunu, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde davacının tam kusurlu olduğunu, bu nedenlerden dolayı davacının boşanma ve diğer taleplerinin reddine, davacının zinası hukuki nedenine dayanarak bu mümkün değilse evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini beyan ve talep etmiştir....