Dava, kadın tarafından, davalı erkeğin kusurlu davaranışları ile evlilik birliğinin çekilmez hal alması nedenine dayalı TMK.'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma, fer'ileri ve kişisel ziynet eşyası alacağı davalarına ilişkindir. Tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; tarafların, 12/02/2016 tarihinde resmi olarak evlendikleri, bu evliliklerinden müşterek çocuklarının olmadığı, davacı kadın tarafından, davalı erkeğin kusurlu davaranışları ile evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılması nedenine dayalı TMK.'...
Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Tarafların ekonomik ve sosyal durum araştırılması için ilgili kolluğa yazı yazılmış olup, yazı cevabında, davacı kadının çalışmadığı, gelirinin olmadığı, evin geçimini oğlunun sağladığını, üzerine kayıtlı gayrimenkul olmadığı, davalı erkeğin ise emekli, 2.200.-TL maaş aldığı, yıllık ortalama 300 Kg fındık geliri olduğu, kira ödemediği, 2013 model Hundai marka araç üzerine kalıtlı olduğu, köyde 4 dönüm fındıklık arazisi ve müstakil evinin olduğu, üzerine kayıtlı taşınmaz bulunduğu anlaşılmıştır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma talebine ilişkindir....
istemin reddine, Karşı dava yönünden; Davalı - karşı davacının, davacı - karşı davalı aleyhine açmış olduğu 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜ ile; Tarafların 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Davalı - karşı davacının 4721 Sayılı TMK'nun 174/1 maddesi uyarınca talepte bulunmuş olduğu maddi tazminat talebinin REDDİNE, Davalı - karşı davacının 4721 Sayılı TMK'nun 174/2 maddesi uyarınca talepte bulunmuş olduğu manevi tazminat talebinin REDDİNE, Davalı - karşı davacının çeyiz eşyası talebinin tefrik edilmesi nedeni ile bu talep yönünden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, " karar verilmiştir....
DAVA Davacı-davalı erkek vekili, evlilik birliğinin kadının kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını ileri sürerek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına ve erkek lehine boşanmanın fer'îlerine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı-davacı kadın vekili, evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını ileri sürerek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına ve kadın lehine boşanmanın fer'îlerine karar verilmesini talep etmiştir. III....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1072 KARAR NO : 2021/1081 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TRABZON 2.AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2021 NUMARASI : 2021/261 ESAS - 2021/316 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ÇEKİŞMELİDEN ANLAŞMALIYA DÖNEN)) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalının 27/02/2010 yılında evlendiklerini, bu evlilikten bir tane çocukları olduğunu, evlilik birliğinin davalının ağır kusurlu davranışları nedeniyle temelinden sarsıldığını, aralarında şiddetli geçimsizlik başladığını ve evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, müvekkilinin evliliğinin ilk gününden beri eşi tarafından hor görüldüğünü, aşağılandığını...
Davacı vekili 15/10/2020 tarihli dilekçesi ile davayı ıslah etmiş davalının müvekkilini aldattığının Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tebliğ edilen KYOK evrakından sabit olduğunu bu nedenle tarafların zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. Kayseri 7. Aile Mahkemesinin 11/11/2020 tarih, 2019/534 Esas, 2020/537 Karar sayılı ilamı, Dairemizin 24/03/2021 tarih, 2021/421 Esas, 2021/399 Karar sayılı ilamı ile ilamın kaldırılmasına, yeniden inceleme yapılmak ve neticesine göre karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesince Dairemiz kaldırma-gönderme kararı kapsamında yeniden karar verildiği görülmüştür. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel Mahkemece davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasının reddine, zina sebebiyle boşanma talebinin hak düşürücü sürenin dolması nedeniyle REDDİNE, karar verilmiştir....
Her iki davanın davacısı olan kadın 2014/13450 esas sayılı ilk davayı, erkek eşi evden başka kadınla çıkarken görmesi vakıasına dayalı olarak açmış, temyize konu ikinci davayı ise ise bahsedilen olaydan sonra erkek eşin iddia edilen kadınla birlikte yaşamaları nedeniyle zina hukuki sebebine ve ayrıca başka kadınlarla gezmesi, evlilik dışı ilişkisini çevreye anlatması vakıasına dayalı olarak evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açmıştır. Aynı davanın, aynı sebebe dayalı olarak, aynı taraflar arasında görülmekte olması halinde derdestlik söz konusu olur. Somut olayda, ikinci davada zina vakıası ile zina hukuki sebebi ilk davada ileri sürülmemiş olduğu, evlilik birliğinin sarsılmasına neden gösterilen vakıaların da ilk boşanma davasından sonra gerçekleşmiş farklı vakıalar olması nedeniyle davalar arasında derdestlik oluştuğundan söz edilemez....
Genel boşanma sebeplerini düzenleyen ve yukarıya alınan madde hükmü, somutlaştırılmamış veya ayrıntıları ile belirtilmemiş olması nedeniyle evlilik birliğinin sarsılıp sarsılmadığı noktasında hâkime çok geniş takdir hakkı tanımıştır. Bu bağlamda evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası açan davacının, davasının kabul edilerek, boşanma kararı elde edebilmesi için iki koşulun gerçekleştiğini kanıtlamış olması gerekir. Bunlardan ilkinde davacı; kendisinden, evlilik birliğinin devamı için gereken “ortak hayatın sürdürülmesi” olgusunun artık beklenmeyecek derecede birliğin temelinden sarsıldığını, ikinci olarak “temelden sarsılmanın” karşı tarafın kusurlu davranışları sonucu gerçekleştiğini ispatlamak zorundadır....
DAVA Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarının olduğu, kadına sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığı, tehdit ettiği, sebepsiz yere borçlandığı, evlilik yükümlülüklerini yerine getirmediği, çocukların ve evin geçimi ile ilgilenmediği, ilgisiz olduğunu iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocukların her biri yararına aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.250,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyalarının aynen mümkün olmaması halinde nakden ödenmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Madde gereğince tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak 250,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesi ile; "A)Asıl davanın KABULÜ ile; tarafların EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMALARINA, B)KARŞI DAVANIN KABULÜ İLE, tarafların EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMALARINA, Yargılama sırasında takdir edilen tedbir nafakasının davacı - karşı davalı eş için dava tarihinden işlemek üzere 250,00- TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına,karar kesinleşmesinden sonra aynı miktar üzerinden yoksulluk nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davacı - karşı davalının ziynet eşyalarına yönelik talebinin kabülü ile; 5 adet bilezik 22 ayar 20'şer gram 12.000 TL 1 adet 22 ayar set takımı 30 gram 4.200 TL olmak üzere belirtilen ziynet eşyalarının aynen bu mümkün olmadığında toplam 16.200,00- TL ziynet bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi...