Ana ve birleşen dava; boşanma (evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma (çekişmeli)) istemine ilişkindir....
Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. "Toplanan delillerden; davacı kocanın başka kadınla ilişkisinden yedi çocuğunun olduğu anlaşılmaktadır. Davalı kadının bir kusuru kanıtlanamamıştır. Terk (TMK.md.164) hukuki nedenine dayalı bir boşanma davası da bulunmamaktadır. Fiili ayrılık tek başına boşanma nedeni değildir." (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 08/02/2012 tarihli 2010/20851 esas sayılı ilamı) Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin davalı kadından kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....
Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. "Mahkemece, davacı erkeğin evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı açtığı boşanma davası kabul edilmiş, tarafların kusurlu davranışları açıklanarak gerekçede bir bentte davalı kadının ağır kusurlu olduğu belirtilmiş, gerekçenin diğer bir bendinde ise davacı erkeğin tam kusurlu olduklarına kanaat getirildiği belirtilerek çelişki yaratılmıştır. Yerel mahkeme, dayanılan delillerde yer alan hangi vakıaları kusur olarak nitelendirdiğini ve kusur derecelerini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklamak zorundadır. Bu bakımdan, gerekçe kendi içinde çelişki olup, gerekçe bölümünde yaratılan bu çelişki bozma sebebi oluşturduğundan, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir." (Yargıtay 2....
Davalı tarafından 2008 yılında davacı aleyhine açılan nafaka davası sonucunda, "davalının bir başka kadınla yaşadığı, evlilik birliğinin kendisine yüklediği görevleri yerine getirmediği, eşi ve çocuklarıyla ilgilenmediği" sabit kabul edilerek, bu sebeple kadın ayrı yaşamakta haklı bulunmuş ve lehine nafakaya hükmedilmiş, bu karar kesinleşmiştir. Bu davadan sonra davalı kadından kaynaklanan bir kusur tespit edilememiştir. Kesinleşen bu hüküm karşısında artık davalıya bir kusur atfedilemez. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır. Bu hükmü, tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamak ve değerlendirmek doğru değildir....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 01.11.2016 günü duruşmalı temyiz eden davacı-davalı ... ve vekilleri gelmedi. Karşı taraf temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av. ... geldi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek, zina (TMK m. 161), davalı-karşı davacı kadın ise evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanma talep etmiş, mahkemece "asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına" karar verildiği halde, hükmün gerekçesinde "tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı" gerekçesiyle boşanmalarına karar verildiği belirtilmiştir....
SAVUNMA: Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaları kabul etmediğini, evlilik birliğini koruma ve kurtarma adına elinden gelen tüm özeni gösterdiğini, ancak davacının her seferinde evlilik birliğini yıkmak için elinden geleni yaptığını, evlilik birliği süresince eşine ve çocuklarına gereken tüm özeni ve sevgiyi gösterdiğini, eşini ve çocuklarını sevdiğini, maddi anlamda her türlü sorumluluğunu yerine getirmesine rağmen her seferinde davacı tarafından rededildiğini, evlilik birliğinin sarsılmasında hiçbir kusurunun bulunmadığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: TMK'nın 166/1- 2. maddesi gereğince boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatın eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1630 KARAR NO : 2022/1715 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : GÜMÜŞHANE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2019/71 ESAS - 2021/43 KARAR DAVA KONUSU : EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMA KARAR : Yukarıda mahkemesi, tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulduğu, istinaf incelemesi sonucunda verilen karara karşı davalı vekilince temyiz başvurusunda bulunulduğu, dosyanın temyiz incelemesi sonucu Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 19/09/2022 tarih, 2021/6597 Esas, 2022/7129 Karar sayılı ilamıyla bozularak yukarıdaki dairemizin esas sırasına kaydedildiği anlaşılmakla, dosya incelendi....
Dava dilekçesi incelendiğinde, konunun evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve davalının evi terk edip adresine ulaşılamaması nedeniyle boşanma ve tazminat istemlerini içerir dilekçe olduğu belirtilmiştir. Ön inceleme duruşma tutanağında ise davacı asil evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını belirtmiştir. Davacı vekili ise dava dilekçesini tekrar etmiştir. Mahkemece ise tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın davalının kusurlu davranışları nedeniyle tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı hususunun tespiti olduğu saptanmıştır. Davacı istinaf dilekçesinde, 5. Maddede Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasından dolayı açılan davamızın ve genel boşanma sebebine dayanılmasının kabulüne karar verilmesini istemiştir. Mahkemece kurulan hüküm dava sebebinin davacıya açıklattırılmadığı görülmüştür. Mahkemece yapılacak iş davacı vekiline dava sebebinin TMK'nun 164. Maddesindeki Terke dayalı Boşanma veya TMK'nun 166....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davalı-karşı davacı kadın tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebi uyarınca Türk Medeni Kanunu 166/1 maddesi hükmüne dayanarak açılan boşanma davasının reddine, davacı-karşı davalı erkek tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebi uyarınca Türk Medeni Kanunu 166/1 maddesi hükmüne dayanarak açılan boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davacı-karşı davalı erkeğin eşini tehdit ettiği ve eşine fiziksel şiddet uyguladığı, davalı-karşı davalı kadının ise sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği ispatlanmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/591 KARAR NO : 2021/622 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : VAKFIKEBİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/01/2021 NUMARASI : 2021/10 ESAS - 2021/5 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ANLAŞMALI)) KARAR : Taraflar arasında görülen davada yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı eşi ile yaklaşık 12 yıldır evli olduklarını, evliliklerinden müşterek 2 çocuklarının bulunduğunu, evliliklerinin her iki taraf için çekilmez hale geldiğini, aralarında görüş ayrılıklarının bulunduğunu, birbirlerine karşı sevgi ve saygılarını yitirdiklerini, tarafların aile birliğinin tekrar kurulamayacak derecede temelinden sarsıldığını, tarafların anlaşmalı olarak...