Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; bu evliliğin kadının annesi tarafından zorla gerçekleştirildiğini, kadının erkeğe bıçak çektiğini, başkasını sevdiğini, söylediğini, hakaret ettiğini, kadınlık görevlerini yerine getirmediğini, evi terkettiğini belirterek evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminatın davalı-davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

    Davacı, boşanma kararının doğru olduğunu, ancak boşanma sebebinin şiddetli geçimsizlik olarak kabul edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek hükmü gerekçesi ve davalı yararına takdir edilen nafakalar yönünden temyiz etmiştir. Hemen belirtilmelidir ki; terk ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebepleri aynı davada birleşemez. Çünkü davacı, ihtar İsteğinde bulunmakla, o tarihten önceki olayları hoşgörü ile karşılamış, aile birliğinin temelli sarsıntıya uğramadığını, ortak hayatın çekilebilir olduğunu kabul etmiş sayılır. Affedilen ve hoşgörü ile karşılanan olaylara dayanılarak da Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2. maddesi gereğince boşanma kararı verilemez. Aynı Yasa'nın 166/3. maddesinde yer alan "anlaşmalı boşanma" durumu söz konusu olmadıkça da davalının davayı kabul açıklaması sonuç doğurmaz (TMK m. 184/3)....

      Somut olayda; davacı erkek vekili, dava dilekçesinde taraflar arasındaki evlenme akdinin iptali istemiyle dava açmış olup ıslah dilekçesi ile davayı evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası olarak ıslah etmiştir. Ancak; yerel mahkemece hüküm kısmında; davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle TMK'nın 166/1. Maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmesine rağmen gerekçe bölümünde akıl hastalığı nedeniyle açılmış bir dava olmamasına rağmen davacı erkeğin akıl hastalığı sebebiyle açtığı boşanma davasının kabulüne karar verildiğinin açıklanması hatalı olmuş ve bu suretle hüküm sonucu ile gerekçe arasında çelişki oluşturulmuştur. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, 10.04.1992 tarihli 7/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı gözetilerek yeniden karar oluşturmaktan ibarettir....

      Dava, evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) ve hayata kast (TMK md. 162) nedenlerine dayalı boşanma davasına, karşı dava ise evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/02/2020 NUMARASI : 2018/883 ESAS-2020/202 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, davacı lehine 1.000- TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 25.000- TL maddi ve 25.000- TL manevi tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, Akbank Işıklar Şubesindeki hesaba üçüncü kişilere devrine engel olmak üzere teminatsız olarak tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir. Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının ve tüm taleplerinin reddi ile yerel mahkemenin 17/09/2018 tarihli tensip tutanağında hükmolunan tedbir nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir....

      Davalı-karşı davacı erkek vekili, karşı dava ve cevap dilekçesinde özetle; kadının davasının reddine, tarafların evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı olarak boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin babaya verilmesine, müşterek çocuk için aylık 1.800,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davalı-karşı davacı erkek yararına yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL maddi ve 30.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; kadının zinaya dayalı boşanma davasının reddine, tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davalarının ayrı ayrı kabulü ile TMK'nın 166/1....

      "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın 14.09.2015 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi talepli dava açmış, 10.11.2015 tarihli dilekçeyle davadan feragat etmiş, mahkemece feragat nedeniyle boşanma ve mal paylaşımı davalarının reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı tarafça mal rejiminin tasfiyesi davasının feragat sebebiyle reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile temyiz edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesi davası, ancak evlilik birliğinin boşanma ile sona ermesiyle görülebilir hale gelir. Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasından feragat edildiğinden, evlilik birliğinin devam ettiğinin, diğer bir deyimle eşler arasındaki mal rejiminin sona ermediğinin kabulü gerekir (TMK m. 225)....

        Davacı-karşı davalı erkek vekili; gerekçeli kararın kendi içinde çelişkili olduğuna, kadının kabul edilen boşanma davası ve fer'ilerine, erkeğin reddedilen davasına, kusur tespitine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı-karşı davacı kadın vekili; erkeğin reddedilen davasında kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmek suretiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava ve karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava ve karşı dava evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) sebebiyle boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir. Anayasanın 141/3. maddesi "Bütün mahkemelerin hür türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" buyurucu hükmünü içermektedir....

        in davalı kadın ile ilişki içerisinde olduğu belirtildiğinden ve bunun yanında diğer tanıkların beyanları ile soybağının reddi dava dosyası nazara alınarak tanık İsmal'in beyanlarına itibar edilmediği, birleşen dosyada; zina nedenine dayalı boşanma talebinin kanıtlanmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma talebinin ise davalı-davacı kadının tam kusurlu olduğu gerekçeleri ile davacı-davalı erkeğin zina nedenine dayalı boşanma talebinin hak düşürücü süre nedeni ile reddine, haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma talebinin şartlar oluşmadığından reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma talebinin kabulü ile 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, birleşen dosyada davalı-davacı kadının zina nedenine dayalı boşanma davası ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının reddine, çocuğun soybağının reddine ilişkin karar kesinleşmiş olduğundan...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından tazminatların ve iştirak nafakasının miktarı, tedbir ve yoksulluk nafakasının reddi yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise her üç dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin zina (TMK m. 161) hukuki sebebine dayalı olarak açtığı boşanma davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2- Mahkemece davacı-davalı kadının evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK m. 166/1) dayalı boşanma davasının kabulüne, davalı-davacı erkeğin aynı hukuki sebebe dayalı boşanma davasının reddine karar verilmiş ise de mahkemenin de kabulünde olduğu üzere...

            UYAP Entegrasyonu