"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * davacı-davalı kadın tarafından açılan boşanma davasının Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan birliğin temelinden sarsılması sebebine de dayanmasına ve toplanan delillerden, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının gerçekleşmiş bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.10.2008...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı - karşı davacı kadın vekili yasal süresinde sunduğu 26.03.2021 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; incelemenin duruşmalı yapılmasını talep ettiklerini, ilk derece mahkemesince eksik ve hatalı değerlendirme yapıldığını, müvekkili yararına faizi ile birlikte maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini, erkeğin tam kusurlu olduğunu belirterek talepleri gibi karar verilmesini istemiştir. Davacı - karşı davalı vekili katılma yolu ile sunduğu 09.04.2021 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; kadının başkası ile görüştüğünün GSM kayıtları ile sabit olduğunu, karşı davanın reddedilmesi gerektiğini belirterek talepleri gibi karar verilmesini istemiştir. GEREKÇE: Asıl dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK 166/1. madde) dayalı boşanma, karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine (TMK 166/1. madde) dayalı boşanma ve ferileri istemine ilişkindir....
DAVA Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinin davalı-karşı davacı kadının kusurlu davranışları sebebiyle temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmalarına müvekkili yararına maddî ve manevî tazminata, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına davacı-karşı davalı erkeğin sebep olduğunu iddia ederek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, müvekkili yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. III....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/932 KARAR NO : 2020/1677 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞUHUT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/01/2020 NUMARASI : 2019/82 ESAS 2020/26 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Asıl ve karşı dava TMK'nın 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile boşanma ve ferilerine ilişkindir. Dosya kapsamı ve toplananan delillerin değerlendirilmesinde; Tanıkların nasıl dinleneceği HMK'nın 261. maddesinde düzenlenmiştir. HMK'nın 261/3.maddesinde de, Hâkim, tanık sözünü bitirdikten sonra, ifade ettiği hususların açıklanması veya tamamlanması amacıyla başka sorular da sorabilir, denilmektedir. Davacı-karşı davalının, davalı-karşı davacı hakkında, öncesinde Akçakale Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi sıfatı ile) Mahkemesinde 2019/22 E.no.su ile TMK'nın 166/1. Maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı olarak boşanma davası açtığı, açtığı bu davadan 19.02.2019 tarihinde feragat etmesi nedeni ile mahkemenin 2019/145 K ve 19.02.2019 tarihli kararı ile davasının feragat nedeni ile reddine karar verildiği, kararın 20.02.2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ile kadın lehine hükmedilen nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-İlk derece mahkemesince taraflarca karşılıklı olarak açılan evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasında boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının tam kusurlu olduğu gerekçesiyle kadının davasının reddine, erkeğin davasının kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar verilmiş, taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine bölge...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davanın KABULÜ İLE, tarafların TMK'nun 163. Maddesi uyarınca BOŞANMALARINA, Davacının terditli boşanma nedeni olarak ileri sürdüğü evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Müşterek çocuk 05/11/2010 d.lu, Yağmur Gökbulak'ın, 05/11/2014 d.lu Sultan Gökbulak'ın ve 21/06/2016 d.lu Umut Gökbulak'ın velayetlerinin davacı anneye VERİLMESİNE, davalı baba ile müşterek çocuklar arasında kişisel ilişki KURULMASINA, " karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı koca vasisi, velayet yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek, davalı-karşı davacı kadın aleyhine evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuki sebebine dayalı boşanma davası açmış, davalı-karşı davacı kadında davacı-karşı davalı erkek aleyhine evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuki sebebine dayalı karşı boşanma davası açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda kadının davasının reddine, davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davasının kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesinde düzenlenen zina hukuksal sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verilmiştir. Davacı-karşı davalı erkeğin zina hukuki sebebine dayalı davası olmadığı gibi bu konuda usulünce yapılmış bir ıslah da bulunmamaktadır....
DAVA Davacı erkek dava dilekçesinde özetle evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile davalı kadın ile boşanmalarına, ortak çocuk Abdulkadir`in velâyetinin kendisine verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı-karşı davacı kadın vekili süresinde verdiği cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesine, 750,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının, çocuklar için ayrı ayrı 500,00`er TL tedbir-iştirak nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 150.000,00 TL manevî, 100.000,00 TL maddî tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, düğünde takılan ziynet eşyalarının ve paranın aynen iadesine gerçekleşmez ise değeri de dikkate alınarak dava tarihinden işleyecek faizi ile davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. III....
Dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ilerine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; İlk derece mahkemesince "Davalının müşterek haneden ayrılarak evlilik birliği görevlerini yerine getirmekten kaçındığı, davacıya hakaret, küfür ettiği" gerekçesiyle davacı kadının davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 166/1- 2. maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve davalı eşin az da olsa kusurlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Yapılan inceleme ve toplanan delillerden; tarafların uzun süredir ayrı yaşadıkları, son ayrılma nedenlerinin dosya kapsamından anlaşılamadığı gibi tanık ifadelerinin de eski olaylara ilişkin beyanlar olduğu anlaşılmaktadır....