Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu hali ile davalının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak şekilde kusurlu bir davranışından söz etmek mümkün olmadığından ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir." şeklindeki gerekçe ile "Davanın Reddine" karar verilmiştir....

BOŞANMAEVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELDEN SARSILMASIZİNA"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün temyiz eden Rasim vekili Avukat Hüseyin geldi.Karşı taraf tebligata rağmen gelmedi.Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı zina yanında, evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle de boşanmaya karar verilmesini istemiştir. Zina nedenine dayalı dava reddedilmiş, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma istemi konusunda bir karar verilmemiştir. Delillerin bu çerçevede değerlendirilerek olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

    Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı eş mahkememizce ağır kusurlu olarak görülmüş olup, davacı eş evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ağır kusurlu davranışlarıyla evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet vererek davacı kadının mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiği, davalı eşin maddi imkanlarından faydalanamayacağı dikkate alınarak, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve davalının kusurunun ağırlığı dikkate alınarak davalı/karşı davacı kadının maddi tazminat talebi kısmen kabul edilmiştir. Manevi tazminat açısından: TMK 174/2.maddesinde "boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir" şeklinde belirtilmiştir. Davacı erkeğin davalı kadına fiziksel şiddet uyguladığı anlaşılmakla; kadının kişilik hakkı saldırıya uğramıştır. Tüm bu nedenlerle davacı kadının manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan karşılıklı boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı-karşı davalı taraf; kadının kabul edilen karşı davası, kusur tespiti, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile reddedilen asıl davası ve tazminat talepleri yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

    Gerçekleşen bu durumda, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda davalı-davacı kadın ağır, davacı-davalı erkeğin az kusurlu bulunması nedeniyle davalı-davacı kadının boşanma davasının kabulünde bir yanlışlık görülmemiş, davacı-davalı erkeğin bu yöne ve aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmeyerek, boşanma kararının gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanması gerekmiştir. 2-Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda davalı-davacı kadın ağır kusurlu olduğu ve Türk Medeni Kanununun 174/1-2. maddesi koşulları lehine oluşmadığı halde, davacı-davalı erkeğin ağır kusurlu olduğundan bahisle, davalı-davacı kadın lehine maddi ve manevi tazminata karar verilmesi doğru değildir. 3-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini...

      Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Boşanma Davaları Yönünden Yapılan İstinaf İncelemesinde; Boşanma kararı verilebilmesi için TMK 166/1- 2 maddesi gereğince evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığının ispatlanması gerekeceği, dosya kapsamından doğrudan taraflar arasında evlilik birliğinin kadından/erkekten kaynaklanan sebepler ile ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliği, kabule elverişli ciddi sebep ve deliller tespit edilemediği anlaşılmıştır....

      gittiğini, kendisine harcadığı zamanı aile için harcamadığını, hatta davalının ortak kızları olan ve okulu birincilikle bitiren Yaren Güner İç'in mezuniyet törenine gelmediğini, o tarihte Ukrayna’ya gezmeye gittiğini, zamanın çoğunu işine ve kendine ayıran davalı kontrollü ekonomik katkı dışında müvekkile ve çocuklarına yeterli zaman ayırmadığını, davacıya psikolojik, ekonomik ve fiziksel şiddet uyguladığını belirterek, davalının kusuru sebebiyle TMK 166/1 gereği evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuk Hazan İç'in velayetinin müvekkil anneye bırakılmasına, ortak çocuk Hazan İç için dava tarihinden itibaren tedbiren 4.000,00....

      GEREKÇE: Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanmaya ilişkindir. HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Mahkemece, davanın ispat edilemediği gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 166/1- 2. maddesi uyarınca: boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması ve davalının az da olsa kusurlu bir davranışının ispat edilmesi gerekir....

      evin olmadık yerlerine bıraktığını, evde davacının ailesi varken bornozla gezdiğini, evin bakımı ve temizliği konusunda gerekli özeni göstermediğini, davalının engelli raporu olduğunu ve engelli maaşı aldığını davacıdan sakladığını, davacının bu yanılgı ile evlilik yapmasına sebep olduğunu, bu nedenlerle irade sakatlığı nedeniyle öncelikle evliliğin iptaline olmazsa evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, davacı yararına 10.000,00- TL maddi, 50.000,00- TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir....

      Davalının aşırı derecede kıskanç olması, eşine güvenmemesi, eşinin kendisini aldattığını iddia etmesine rağmen bu konuda bir delilin olmaması, bu iddianın ispatlanamaması, buna rağmen duruşmada boşanmayı gerektirecek bir sorunlarının olmadığını söylemesi, davalının bu hususları bahane ederek evde sürekli sorun ve kavga çıkarması nedeniyle tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalının ağır kusurlu olduğu, davacının ise davalının yaptığı yemekleri beğenmemesi, davalının ailesine soğuk davranması nedeniyle hafif derecede kusurlu olduğu, evlilik birliğini fiilen ve ruhen sona erdiği, tarafların evlilik birliğinin devamında taraflar, müşterek çocuklar ve toplum için korunması gereken bir faydanın kalmadığı anlaşılmakla davacının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, Maddi tazminat yönünden; TMK 174/1 maddesi gereğince mevcut ve beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz tarafın kusurlu taraftan tazminat isteyebileceği belirtilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu