Aksinin kabulü; ayrı yapılan yargılamalar sonucunda verilen ve birbiri ile çelişkili kararları ortaya çıkaracağı, bu şekilde çelişik kararların birbirleri üzerinde meydana getireceği "kesin hüküm nedeniyle oluşan kesin delil" etkisi nedeniyle telafisi zor durumlar oluşturacağı tartışmasızdır. 17. Eldeki davaların her ikisi de, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olup, asıl boşanma davası kadın, birleşen boşanma davası ise erkek eş tarafından açılmış; ilk derece mahkemesince boşanmaya sebep olan olaylarda davalı erkek eşin tam kusurlu olduğu kabul edilerek asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir....
yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı kadın tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 162, 163. ve 166/1. maddesinde düzenlenen hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı boşanma davası açılmış, davalı-karşı davacı erkek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak karşı boşanma davası açmıştır....
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma Taraflar arasındaki uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (2.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ömer Uğur Gençcan, Boşanma, Tazminat ve Nafaka Hukuku, sayfa 386) Söz konusu TMK 166/1 hükmü uyarınca evlilik birliği, eşler arasında ortak hayatı çekilmez duruma sokacak derecede temelinden sarsılmış olduğu takdirde, eşlerden her biri kural olarak boşanma davası açabilir ise de, Yargıtay bu hükmü tam kusurlu eşin dava açamayacağı şeklinde yorumlamaktadır. Çünkü tam kusurlu eşin boşanma davası açması tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır. Boşanmayı elde etmek isteyen kişi karşı tarafın hiçbir eylem ve davranışı söz konusu olmadan, evlilik birliğini, devamı beklenmeyecek derecede temelinden sarsar, sonra da mademki “birlik artık sarsılmıştır” diyerek boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir. Böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer (TMK m. 2)....
manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, erkeğin kabul edilen evlilik birliğinin temelinden sarsılması davası nedeniyle ve kadının reddedilen haysiyetsiz hayat sürme davası nedeniyle erkek yararına; erkeğin reddedilen zinaya dayalı boşanma davası nedeniyle ve kadının kabul edilen zinaya dayalı boşanma davası nedeniyle kadın yararına maktu vekâlet ücreti ödemesine karar verilmiştir....
Mahkemece; "Dava ve karşı dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle karşılıklı boşanma talebine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesinde; "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir. Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/06/2018 NUMARASI : 2017/185 ESAS - 2018/383 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma davasının yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı karşı davacı vekili tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI ; Davacı-karşı davalı Serhat Atay vekili dava dilekçesinde, tarafların 19/12/2015 tarihinden bu yana evli olduklarını, aralarındaki geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla, tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece kabul edilen ve temyiz edilmeksizin kesinleşen kusurlu davranışlara göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında sadakat yükümlülüğüne aykırı davranan davacı erkek tamamen kusurludur. Davalı kadının kusurlu bir davranışının varlığı ispatlanamamıştır. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır. Bu hükmü, tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamak ve değerlendirmek doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davacı erkek evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tamamen kusurludur. Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde "evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerin her birinin boşanma davası açabileceği" hükme bağlanmıştır. Bu hükmü, tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamak ve değerlendirmek doğru değildir. Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer....
Davadan sonra gerçekleşen eylemleri "evlilik birliğinin sona ermesi tarihine kadar yükümlülükler sürer" gerekçesiyle hükme esas alınmaya kalkışılırsa; -Boşanma davasına "sonsuz sayıda" delil listesi sunabilirsiniz, çünkü evlilik sona ermemiştir. -Boşanma davasına temyiz ya da karar düzeltme aşamasında delil sunabilirsiniz, çünkü evlilik sona ermemişt -Boşanma davasına "davanın reddi gerekir" şeklindeki bozma kararına uyulmuş olsa bile delil sunabilirsiniz. Çünkü evlilik sona ermemiştir. Davadan sonra gerçekleşen eylemler hükme esas almaya kalkışılırsa sunulacak her yeni delil listesi ile boşanma davalarının kilitleneceği izahtan varestedir. Boşanma davalarında da "yükümlülüklerin evlilik sona erinceye kadar sürdüğü" gerekçesi evlilik bitene kadar her zaman ve her koşulda delil sunabilirsiniz anlamına gelmektedir....