TMK 166/ 1- 2 maddesine dayalı boşanma davasının kabul edilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun varlığı gerekir. Davacının TMK 162/1 maddesinden de boşanma istemiş ise de bu özel boşanma sebeplerinin varlığını da ispat edemediği anlaşılmaktadır. Hatta bu konuda bir iddiası bile bulunmamaktadır. Davacının 4 yıl ayrılık bile temelden sarsılma sebebi iddiası kabul edilebilir bir gerekçe olmayacaktır tak başına uzun süre ayrılık boşanmanın gerekçesi kabul edilmemektedir. Davacı davalının kusurlu davranışını ispat edemediği gibi tarafların 2018 yılı yaz ayında davacının Türkiye'ye gelerek davalı ile barışıp 1 hafta aynı evde karı koca hayatı yaşadıklarına ilişkin cevap ve tanık beyanları ile sabit olmuştur. Bu durumda varsa bile kusurlu davranışlar bir arada yaşama ile affedilmiş en azından hoşgörü ile karşılanmış sayılmalıdır....
DAVA KONUSU : Boşanma (Zina Nedeniyle) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; zina yapan kadına yönelik olarak kadının kocası tarafından kars aile mahkemesi 2018/288 esas sayılı dosyası ile boşanma talepli dava açıldığını, müvekkil davacı eş için aylık 800 TL müşterek çocuk Muhammed Efe içinaylık 500 tl tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacı müvekkile verilmesi, müşterek çocuk Muhammed Efe Yeniçırak'ın velayetinin davacı müvekkile bırakılması, evliliğin davalının kusurlu eylemleriyle son bulması nedeniyle davacı müvekkil için aylık 800 ttl yoksulluk müşterek çocuk Muhammed Efe için 500 TL iştirak nafakasının verilmesini, manevi çökünte nedeniyle lehine 200.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini, evliliğin sona ermesi nedenile yoksulluğa düşecek olan müvekkillehine 100.000 tl maddi tazminat hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerine yükletilmesine karar...
DAVA KONUSU : Boşanma (Zina Nedeniyle) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; zina yapan kadına yönelik olarak kadının kocası tarafından kars aile mahkemesi 2018/288 esas sayılı dosyası ile boşanma talepli dava açıldığını, müvekkil davacı eş için aylık 800 TL müşterek çocuk Muhammed Efe içinaylık 500 tl tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacı müvekkile verilmesi, müşterek çocuk Muhammed Efe Yeniçırak'ın velayetinin davacı müvekkile bırakılması, evliliğin davalının kusurlu eylemleriyle son bulması nedeniyle davacı müvekkil için aylık 800 ttl yoksulluk müşterek çocuk Muhammed Efe için 500 TL iştirak nafakasının verilmesini, manevi çökünte nedeniyle lehine 200.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini, evliliğin sona ermesi nedenile yoksulluğa düşecek olan müvekkillehine 100.000 tl maddi tazminat hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerine yükletilmesine karar...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2248 KARAR NO : 2022/2283 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SARAYÖNÜ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/02/2021 NUMARASI : 2019/170 ESAS 2021/17 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/184 KARAR NO : 2022/187 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BARTIN AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2020 NUMARASI : 2019/429 ESAS, 2020/487 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının evliliğin devamı sırasında yemek, ütü vs. gibi birlik yükümlülüklerini yerine getirmediğini, kendisine "gerizekalı" demek suretiyle hakaret ettiğini, 10 yılı aşkın süredir ayrı yattıklarını, mevcut şartlarda evliliğin devamının mümkün olmadığını, bu nedenle boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir....
Oysa boşanma davasında verilen boşanma hükmünün o davanın davalısı tarafından temyiz edildiği ve Yargıtay denetiminden geçerek 15.05.2012 tarihinde kesinleştiği görülmektedir. Boşanma hükmü, davacı tarafından temyiz edilmese bile, diğer tarafın temyizi boşanma hükmünün kesinleşmesine engel olur. Bu bakımdan, boşanma kararı eldeki davanın devamı sırasında kesinleşmiştir. Bu durumda, davacının, dava tarihi itibariyle haklı olup olmadığının, diğer delillere göre değerlendirilerek neticesine göre yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, boşanma hükmünün davacı tarafından temyiz edilmemiş olmasından yola çıkılarak, eldeki davadan önce kesinleştiğinin kabulü ile davacının haklı olmadığı sonucuna ulaşılması doğru bulunmamıştır....
Mahkemelerin, evlenme sözleşmesiyle oluşan hukuki durumu mümkün olduğu ölçüde korumakla yükümlü olduğu, toplumun en küçük birimini oluşturan ailenin korunmasının ön planda tutulacağı, ancak evliliğin devamının toplumun düzenini zedeler hale gelmesi, toplum için sorun oluşturmaya başlaması ve evliliğin, sosyal ve ahlaki yönden çökmesi durumda evliliğin korunmasında taraflar yönünden bir yarar kalmadığından, böyle bir evliliği sona erdirmesinin en uygun çözüm olacağı, konu olayda, evlilik birliğinin temelinden çöktüğünün saptandığı, bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesi karşısında, kocanın boşanma davasının reddine, kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmasına "gerekçesi ile; "Davalı-davacı(koca)nın boşanma davasının REDDİNE, davacı-davalı (kadın)ın boşanma davasının KABULÜNE, tarafların TMK.nın 166/1 maddesi uyarınca BOŞANMALARINA, Duruşma aşamasında kadın yararına takdir edilen aylık 600- TL tedbir nafakasının 11/02...
Bu yasal düzenleme uyarınca, sağ kalan eşin, evliliğin akdi sırasında iyi niyetli olup olmadığının tespiti gerekir. Evliliğin iptaline karar veren A... 11. Aile Mahkemesi miras bırakan İsmail in evlilik sırasında 86 yaşında yaşlı, demans ve parkinson gibi akıl hastalıklarına düçar bir kişi olduğunu, yakın komşusu olan Pakize nin bunu bilerek evlendiğini ve bu evliliğin kurulmasında Pakize 'nin iyi niyetli olmadığını kabul ederek evliliğin iptaline karar verdiği, Aile Mahkemesinin bu kararının Yargıtay denetiminden de geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bu olgu gözetildiğinde evlenmenin yapıldığı sırada iyi niyetli olmayan sağ kalan eşin mirasçı olamayacağı kuşkusuzdur. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2011/7-695 E.K sayılı kararında da Dairemizin bu yöndeki görüşü benimsenmiştir....
Asliye Ceza Mahkemesine konu şiddet olayından sonra tarafların evliliklerinin devam ettiği, bu anlamda önceki olayların boşanma nedeni olarak ileri sürülmesine olanak bulunmadığı, bu tarihten sonra davalının boşanma nedeni olarak ileri sürdüğü iddiaların ispatlanamadığı, internet ortamında tanıştığı bir şahısla bir süre sohbet ettiği anlaşılan kadının daha sonra bu şahıs tarafından rahatsız edilmesi üzerine bu durumu öğrenen davalı erkeğin davacı eşine internet ortamında gereğinden fazla bulunmaması, tanımadığı şahıslarla iletişim kurmaması konusunda uyarılarda bulunmasının mevcut şartlarda erkeğe kusur olarak yüklenmesine olanak bulunmadığı, evliliğin devamı sırasında eğitimine devam eden sıkıldığı zamanlarda dışarı çıkıp kardeşi ve ailesi ile görüştüğü anlaşılan kadının kocası tarafından kısıtlandığının kabulüne olanak bulunmadığının anlaşılması karşısında mahkemece ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gibi, boşanma davası açıldıktan...
faizi ile birlikte davacı-davalıdan alınarak davalı-davacı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine" karar verilmiş, bu karara karşı davacı-davalı taraf; kusur tespiti, davalı-davacı kadın lehine hükmolunan tazminatlar ve tedbir nafakası ile kendisinin manevi tazminat talebinin reddi ile tazminatlar için faize hükmedilmesine yönelik, davalı-davacı taraf ise; davacı-davalı erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur tespiti, tazminatların miktarları, yoksulluk nafakası talebinin reddi ve kendi karşı davası yönünden vekalet ücretine hükmedilmemesine yönelik süresinde istinaf talebinde bulunmuşlardır....