Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesince, talebin evliliğin butlanı istemine değil anne baba adının ve nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın evliliğin butlanı istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda davaname ile davalıların nüfus kaydında amca yeğen olarak göründükleri bu sebeple evliliğin butlanına karar verilmesini talep edilmiş olup, davalıların beyanından ve yapılan kolluk araştırma tutanağından aslında amca çocukları oldukları, Afacan'ın babasının vefat etmesi nedeniyle dedesi üzerine kaydedildiği, bu şekilde nüfus kayıtlarında hata yapıldığı anlaşılmış olup davanın nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Dava bu niteliğiyle evliliğin butlanı davası olmayıp, hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36....

    Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı tarafından açılan boşanma ve evliliğin iptali davası ile davalı tarafından açılan birleşen boşanma davasında, davalardan biri hakkında taraflardan birinin temyizi , o tarafın temyiz etmediği dava yönünden; diğer tarafa katılma yoluyla (HUMK. md. 433/2) temyiz hakkı vermez. Hükmü, davacı-davalı erkek, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat istekleri, nafaka ve görevsizlik kararı yönünden temyiz etmiştir. Davalı-davacı kadın ise katılma yoluyla evliliğin iptali davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen yoksulluk nafakası ve tazminatlar yönünden temyiz etmiştir. Evliliğin iptali davasına yönelik bir temyiz bulunmadığına göre, bu dava katılma yoluyla da temyize getirilemez....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki evliliğin tespiti istemine ilişkin davada ... 2. Aile ve 1. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, T.M.Y.nın 134. maddesi uyarınca evliliğin tespiti istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davacı ile dava dışı ... ... 1991 yılında ... Belediyesi evlendirme memuru önünde evlendikleri, üç çocukları olduğu; belediye tarafından evlenmesi nüfus müdürlüğüne bildirmediğinin iddia olunduğu, bu durumun ... ... ölümü anında ortaya çıktığı, çocukların ... ... babası tarafından baba hanesine nüfusa kaydedildiği, annelerin ..., babalarının ... olarak yazılı olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; davacının talebi evliliğin tespiti istemine ilişkin olduğu anlaşılmakla, T.M.Y.nın 134. maddesi kapsamında bulunan uyuşmazlığın T.M.Y.'...

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evliliğin Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, evliliğin tespitine ilişkin olup 29.01.2010 tarihinde açılmıştır. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun, 5133 sayılı Kanunda değişik 4/1. maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun üçüncü kısmı hariç olmak üzere, ikinci kitabından kaynaklanan davalara aile mahkemelerinde bakılır. Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında dikkate alınması zorunludur. Evliliğin tespiti davalarının evli olunduğu iddia edilen kişi sağsa ona, ölmüşse mirasçılarına karşı açılması gerekir....

          Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden davalı erkek vekilinin istinaf talebinin kabulü ile davacı kadının evliliğin iptali davasının reddine karar verilmek suretiyle hükmün HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca düzeltilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Evliliğin İptali-Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat ve nafakalar yönünden; davalı kadın tarafından ise hükmün tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek evlilik birliğin sarsılması hukuki sebebine dayanarak boşanma davası açmış, daha sonra davasını ıslah ederek, evliliğin iptaline (TMK m. 145) karar verilmesini, bu mümkün değilse akıl hastalığı sebebiyle (TMK m. 165) boşanmalarına karar verilmesini istemiştir....

            Birleştirilerek görülen davaların yapılan yargılaması sonucunda ise mahkemece davalı-davacı erkeğin davasının kabulü ile evliliğin mutlak butlan sebebi ile iptaline, davacı-davalı kadının boşanma davasının ise konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı-davacı erkek vasisi tarafından açılan mutlak butlan sebebiyle evliliğin iptali davası, boşanma davası açısından bekletici sorun oluşturur. O halde davalı-davacı erkeğin mutlak butlan sebebiyle evliliğin iptali davasının tefrik edilerek sonucu beklendikten sonra boşanma davası hakkında olumlu ya da olumsuz karar vermek gerekirken bu yön nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 2- Davacı-davalı kadının ziynet alacağının reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı-davalı kadın ziynet alacağı davasını gösterdiği delillerle kanıtlayamamıştır....

              Kayden geçerli bir evliliğin söz konusu olduğu eldeki davada, evliliğin geçerli olmadığına ilişkin olarak Kurum’un karar verme yetkisinin bulunmadığı ancak mahkeme kararı ile bu hususun belirlenebileceği ayrıca sona ermiş bir evliliğin mutlak butlanını C.Savcısı tarafından re’sen istenemez ise de, ilgililer tarafından davanın açılabiliceği gözetilmelidir. Şu halde yapılması gereken iş ; yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, öncelikle, davalı Kurum’a mehil verilerek evliliğin butlanla sakat olduğuna ilişkin Aile Mahkemesi’ne dava açması sağlanmalı ve bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

                Dosya kapsamından, davalı kadının adli yardım talebinin açıkça dayanaktan yoksun olmadığı görülmekle, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 336/5. maddesi gereğince bu talebinin kabulüne, temyiz harç ve giderlerinden geçici olarak muafiyetine karar verilip, temyiz talebinin incelenmesi gerekmiştir. 2-Mahkemece; “dosya arasında bulunan davalı erkeğe ait raporlar ve vesayet dosyası birlikte değerlendirildiğinde davalı erkekte akıl hastalığı bulunduğu ve bu hastalığın evliliğin iptaline sebebiyet veren nedenlerden olduğu” gerekçesiyle, “evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptaline” karar verilmiştir. Eşlerden birinin evlenme sırasında sürekli bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun bulunması veya evlenmeye engel olacak derecede akıl hastası olması, evliliği mutlak butlanla sakatlar (TMK m. 145/2-3)....

                  Bu durumlarda evliliğin yokluğundan söz edilecektir. Evliliğin yok hükmünde olması durumunda, evlilik hiç olmamıştır ve dolayısıyla evliliğin doğurduğu sonuçlar da meydana gelmemiştir. Bu hallerde evliliğin yokluğu iddiası için ayrıca bir dava açılmasına gerek duyulmamaktadır; ancak somut durumun evliliğin yokluğu hallerine girip girmediği çekimseli ise, bu durumda dava açılır ve dava sonucunda verilen karar da bir tespit kararıdır. Evlenme, aynı cinsten iki kişi arasında yapılmışsa, resmi memur önünde yapılmamışsa ve evlenmek üzere nişanlılardan biri olumlu iradesini açıklamamış ise yok sayılacaktır. Yokluk ifade eden işlemlerden dolayı kanun koyucu hak düşürücü süre veya zamanaşımı gibi dava açmayı önleyici ve kısıtlayıcı süreler kabul etmemiştir.Bu çeşit işlemlerin her zaman iptalleri istenebilir. Yokluk ifade eden işlem ve sözleşmelerde iyiniyete dayanılamayacağı gibi bunlar herhangi bir şekilde de geçerlilik kazanamazlar....

                    UYAP Entegrasyonu