DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava evliliğin mutlak butlan sebebiyle iptali (TMK.nun 145. Mad.), ayrıca evliliğin TMK 149 ve 150. Maddelerine göre de iptaline ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
Aile Mahkemesi TARİHİ :03.04.2014 NUMARASI :Esas no:2013/277 Karar no:2014/375 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Eşler arasında evlenmeye engel olacak derecede hısımlığın bulunması (TMK md. 145/4) sebebine dayalı mutlak butlan davası, Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından davaname ile açılmıştır. Yargılama sırasında davalıların "gerçekte hala-yeğen olmadıklarını, nüfustaki yanlış yazım sebebiyle bu şekilde görüldüğünü" savunmaları üzerine mahkemece; davalılara, iddia ettikleri yönde nüfus kayıtlarındaki yanlışlığın düzeltilmesi (tashihi) davası açmak üzere süre verilmiş, mahkemece davalıların Şanlıurfa 4....
Mahkemece davacı- davalı kadının boşanma davası reddedilmiş, davalı-davacı erkeğin birleşen boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş, davalı-davacı erkeğin evliliğin iptali talebi hakkında ise olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Somut olayda mahkemece yapılacak iş, davalı-davacı erkeğin davasında delillerin öncelikle nisbi butlan sebebi ile (TMK m. 150) evliliğin iptali talebi yönünden değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi; erkeğin açtığı nisbi butlan sebebi ile evliliğin iptali davasının, davacı-davalı kadın ve davalı-davacı erkek tarafından açılan boşanma davaları bakımından bekletici sorun oluşturacağı gözetilerek ve boşanma davaları tefrik edilerek erkeğin açtığı nisbi butlan sebebi ile evliliğin iptali davasının sonucu beklendikten sonra boşanma davaları hakkında olumlu ya da olumsuz karar vermekten ibarettir. Bu yön nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
CEVAP 1.Davalı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların doğru olmadığını, kadının ailesinin ayrı eve çıkılmasını istemediğini, kadının günlük işleri dahi yapma becerisinin olmadığını, doktora zorla götürmediğini ancak gittiklerinde kadının mental reterdasyonu olduğunun tespit edildiğini iddia ederek mutlak butlan nedeniyle evliliğin iptali, aksi takdirde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 2. Davalı erkeğin mutlak butlan nedeniyle evliliğin iptali talebi tefrik edilerek İlk Derece Mahkemesi'nin 2021/259 Esas sayılı dosyasına kaydedilmiş; yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile evliliğin mutlak butlan nedeniyle iptaline karar verilmiş; iş bu karar 01.06.2022 tarihinde kesinleşmiştir. III....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2021 NUMARASI : 2021/603 ESAS 2021/898 KARAR DAVA KONUSU : Evlenmenin İptali (Mutlak Butlan Sebebiyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2021 NUMARASI : 2021/603 ESAS 2021/898 KARAR DAVA KONUSU : Evlenmenin İptali (Mutlak Butlan Sebebiyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evlenmenin Mutlak Butlan İle İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Cumhuriyet Savcısı tarafından resen açılan dava ile ilgili sahıs tarafından açılan evlenmenin mutlak butlan sebebiyle iptali davası birleştirilerek görülmüştür. Cumhuriyet Savcısına kararın tebliğ edildiğine ilişkin dosyada herhangi bir bilgi ve belge yoktur. Karar Cumhuriyet Savcısına tebliğ edilmiş ise belgesinin eklenmesi, edilmedi ise Tebligat Kanununun 43. maddesinde gösterilen usul çerçevesinde tebliğinin yapılması, eksikliğin tamamlanmasından sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi. 18.03.2013(Pzt.)...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Öncelikle davacı tarafın mutlak butlan sebebiyle evliliğin iptali isteminin incelenmesinde; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 145.maddesinde mutlak butlan sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup davacı taraf 3.bentte yer alan; "Eşlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığı bulunması" sebebine dayanmıştır. Bu iddia kapsamında Mahkememizce yapılan araştırma neticesinde; dosyamız arasına alınan 20/01/2020 tarihli Hitit Üniversitesi Çorum Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi raporuyla davalı/karşı davacı kadında sınır mental kapasite bulunduğu, vesayet altına alınması gerekmediği, evliliği diğer eş açısından çekilmez kılmadığı belirtilmiş olmakla söz konusu sebeple mutlak butlan bulunduğundan bahisle evliliğin iptali talebinin reddi gerekmiştir....
Başsavcılığınca düzenlenen 17.02.2010 tarihli davaname ile nüfus kayıtlarına göre amca yeğen olduğu anlaşılan kişiler arasında gerçekleşen evliliğin TMK’nın 145-146 maddeleri uyarınca iptali talep edilmiştir. Dava bu niteliğiyle evliliğin iptali yahut butlanı davası olmayıp hatalı yapılan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36. maddesi uyarınca nüfus kaydının düzeltilmesine yönelik olan ve Türk Medeni Kanununun 145. maddesinde düzenlenen mutlak butlan ve evlenmenin iptali ile ilgisi bulunmayan bu davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Bakırköy 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 30/10/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
O halde evliliğin mutlak butlan sebebiyle (TMK.m.145/1) iptaline karar verilmesi ve kadın eşin tam kusurlu olduğuda gözeltilerek davacı-davalı erkek lehine maddi ve manevi tazminata karar verilmesi gerekirken hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....