WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

No:21 İç kapı no:1 Kahta/ADIYAMAN adresinde sırası ile TK'nın 21/1 ve 21/2 maddeleri uyarınca tebliğ edildiği, yapılan tebliğin usulsüz olmasına rağmen, dosyaya 04.10.2017 tarihinde vekalet sunup, 17.11.2017 tarihinde davaya cevap veren davalı vekilinin dilekçesinin mahkeme tarafından cevap dilekçesi mahiyetinde kabul edilmemesi, 2- Dosyada, davalı kadının akıl hastası olduğu iddiaları karşısında, davalı kadın hakkında Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri bölümünden alınan 12.02.2019 tarihli tek hekim raporunda davalıda hafif derecede zeka geriliği olduğu, evlenmeye muktedir olmadığı, aynı hastaneden alınan 28.10.2019 tarihli tek hekim raporunda da davalıda hafif mental retardasyon olduğu, çocukluğundan geldiği, evlenmeye muktedir olmadığı belirtilmiş olup Mahkeme tarafından vasi tayin edilmesi için Sulh hukuk mahkemesine ihbarda bulunulmuş, Kahta Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/149 E. 2019/234 K....

olanak bulunmadığını, davalı için vasi tayini gerektiği hususlarının bildirildiği, davalının evlenme esnasında evlenmeye engel rahatsızlığının bulunduğu hususunun davacı tarafça kesin olarak öğrenilebilmesinin ancak aldırılan raporla mümkün olduğu, davalının hasta olduğu hususundaki vakıaların davacı açısından şüphe aşamasında kaldığı, bu nedenlerle TMK'da belirtilen 6 aylık hak düşürücü sürenin henüz geçmeden işbu davanın açıldığı, davalının evlenme sırasında evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığının bulunması ve bu durumun evlenmeden önce davacı ve ailesine bildirilmemesi nedeniyle davanın kabulünün doğru ve yerinde olduğu, kadın için tedbir nafakası verilmesi ve miktarının yerinde olduğu, işbu davada cevap dilekçesinde yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminatla ilgili herhangi bir talebin bulunmaması karşısında mahkemece bu konularda herhangi bir hüküm kurulmamasının doğru olduğu, butlan davasının boşanma davasından önce incelenip karara bağlanması gerektiğinden işbu davanın...

olanak bulunmadığını, davalı için vasi tayini gerektiği hususlarının bildirildiği, davalının evlenme esnasında evlenmeye engel rahatsızlığının bulunduğu hususunun davacı tarafça kesin olarak öğrenilebilmesinin ancak aldırılan raporla mümkün olduğu, davalının hasta olduğu hususundaki vakıaların davacı açısından şüphe aşamasında kaldığı, bu nedenlerle TMK'da belirtilen 6 aylık hak düşürücü sürenin henüz geçmeden işbu davanın açıldığı, davalının evlenme sırasında evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığının bulunması ve bu durumun evlenmeden önce davacı ve ailesine bildirilmemesi nedeniyle davanın kabulünün doğru ve yerinde olduğu, kadın için tedbir nafakası verilmesi ve miktarının yerinde olduğu, işbu davada cevap dilekçesinde yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminatla ilgili herhangi bir talebin bulunmaması karşısında mahkemece bu konularda herhangi bir hüküm kurulmamasının doğru olduğu, butlan davasının boşanma davasından önce incelenip karara bağlanması gerektiğinden işbu davanın...

nın eşinin ölmüş olması nedeni ile evlenmeye karar verdiği, arkadaşları aracılığıyla temyiz dışı sanık ... ile telefonda irtibata geçtiği, sanık ...'nın kandisini ...ismiyle tanıttığı, evlenmesi konusunda katılana yardımcı olabileceğini ,...'da katılanın evlenebileceği bir kadın olduğunu söylediği, bunun üzerine katılanın yanında eniştesi olan tanık Hasan Karapınar ile 19/07/2013 tarihinde ... ili merkezine gittiği, temyiz dışı sanık ...'nın katılan ve eniştesini, sanık ...'in evine götürdüğü, sanık ...’in kendisini...olarak tanıttığı, bir süre sonra kendini... ismi ile tanıtan gerçek kimlik bilgileri tespit edilemeyen bayanın bu eve getirildiği, bu bayan ile katılanın başbaşa görüştükleri ve evlenmeye karar verdikleri, kendisine yardımcı olması nedeni ile katılanın temyiz dışı sanık ...'ya bir Cumhuriyet altını verdiği, katılan,... isimli kişi, sanık ...’in hep birlikte katılanın ...'...

    Kaçırılmasından sonra davacının, davalı ve kaçırma suçuna iştirak edenler tarafından tehditle ve korkutularak davalı ile cinsel ilişkiye zorlandığı, bu zorlama sonucu cinsel ilişkinin gerçekleştiği, davalının artık bir başkasıyla evlenme şansının kalmadığı ruh hali ve çaresizlik içinde davalı ile evlenmeye razı olduğu anlaşılmaktadır. Olayların açıklanan gelişimi içinde davacının evlenme iradesinin, her türlü etki ve baskıdan uzak, tamamıyle hür bir ortamda oluştuğunu kabul etmeye olanak yoktur. Davacının, her şey olup bittikten sonra Cumhuriyet savcısına 20.9.2007 günü "...her şey rızam ve talebim doğrultusunda oldu..." demiş olması, beyanının aksi yönündeki deliller çürütülmedikçe ve aktin icra edildiği mekan ve evlendirme memurunun kendi yetki alanı dışında işlem yapmış olması gözetildiğinde, ne kendi rızasıyla kaçtığını ve ne de evlenmeye serbest iradesiyle razı olduğunu gösterir. Bu bakımdan Türk Medeni Kanununun 151'nci maddesindeki butlan sebebi gerçekleşmiştir....

      ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 230/5, 62, 50/1-a ve 52/1. maddeleri uyarınca 1.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmalarına dair TİREBOLU Asliye Ceza Mahkemesinin 26/05/2015 tarihli ve 2014/553 esas, 2015/378 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak; Hükümlü ... ... hakkında verilen mahkumiyet kararının kesinleşmesini müteakip hükümlünün beraatine dair Tirebolu Asliye Ceza Mahkemesinin 11/03/2016 tarihli ve 2014/553 esas, 2015/378 sayılı ek kararının hukuki değerden yoksun olduğu düşünülerek yapılan incelemede; Dosya kapsamına göre, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 230/5. maddesinin Anayasa'nın 174. maddesi ile koruma altına alınmış olan 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun medenî nikah ile ilgili hükmünü koruyarak bu hükmü ihlâl eden eylemleri yaptırım altına aldığı, ancak söz konusu maddedeki evlenme akdi olmaksızın dinsel törenle evlenmeye ilişkin düzenlemenin Anayasa Mahkemesi'nin 17/11/2011 tarihli ve 2010/115 esas, 2011/154 sayılı kararı ile iptal...

        ın on yedi yaşını doldurmuş olmakla birlikte yasal temsilcilerinin geçerli bir izinlerinin bulunmadığı; ikinci sebep ise, evlenenlerden davalı kocanın, evlenme aktinin yapıldığı tarihte, evlenmeye engel olacak derecede akıl hastası olduğu iddiasıdır. Dava, evlenenlerden davalı (koca)'nın, ilk eşinden olan çocukları tarafından açılmıştır. Küçüğün yasal temsilcisinin hiç ya da geçerli bir izni olmaksızın evlenmiş olması halinde evliliğin iptalini isteme hakkı, izni alınmayan yasal temsilciye aittir. (TMK.m.153/1) Evlenenlerden koca'nın önceki eşinden olma çocuklarının bu sebeple evliliğin iptalini dava etme hakları mevcut değildir. Davanın reddi, bu sebep yönünden sonucu bakımından doğru bulunmuştur. Evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığı sebebiyle ilgililerin evliliğin iptali davası açmaları için dava açmakta hukuksal yararlarının bulunması şarttır. Salt "ilgili" olmak, dava hakkı vermez....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Evlenmenin Butlanı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalıların evlenmeye engel teşkil edecek şekilde yakın akraba olmadıkları ileri sürülerek, davalılar tarafından açılan ... 1....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kalkandere Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :27.02.2013 NUMARASI :Esas no:2010/343 Karar no:2013/65 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, o yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, eşler arasında evlenmeye engel olacak derecede hısımlık bulunması sebebiyle evliliğin iptaline (TMK md. 145/4) ilişkin olup, Cumhuriyet savcısı tarafından re'sen açılmış ise de, butlan kararı verilmeden önce evlilik 06.08.2010 tarihinde eşlerden Emsile'nin ölümüyle sona ermiştir. Bu halde mutlak butlanın karar altına alınmasını ancak ilgililer talep edebilir (TMK md. 147/1). Cumhuriyet savcısının hükmü temyiz etmekte artık kamusal bir yarar kalmamıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine göre sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Oluş ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın olay günü evlenmeye ikna etmek amacıyla işe gitmek üzere evinden çıkan mağdureyi kolundan tutarak zorla yanında bulunan ... ile beraber herkesçe görülebilir vaziyetteki park alanına götürdüğü ve burada silahla hürriyetten yoksun kılma eylemine devam ettiği olayda, cinsel amaçla hareket ettiğinden bahsedilemeyeceğinden koşulları oluşmadığı halde, TCK.nın 109/5. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412...

                UYAP Entegrasyonu