İstinaf Sebepleri ... erkek vekili, kadının belirttikleri kusurlu davranışlarının dinlenen tanık beyanları ile ispatlandığını, kadının tam kusurlu olduğu halde kusur belirlemesinin hatalı yapıldığını, eksik inceleme ile karar verildiğini, kadın lehine tedbir nafakası verilmesi şartlarının oluşmadığını, müvekkilinin maddî ve manevî tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kadının karşı boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, erkeğin reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri ile kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası ve miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....
Bu durumda somut olayda olduğu gibi davacı annenin velisi bulunduğu Fasel, Fahid, Azab, ..., Gurbet ve Semanur'un soyadlarının değiştirilmesi konusuda açtığı davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmadığı gibi davacı ..., ... ... ile evli iken ... 18.02.2009 tarihinde öldüğüne, Nüfus Hizmetlerine Ait Kuruluş, Görev ve Çalışma Yönergesinin 141. maddesinde "Kocası ölen kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalır ve kocasının soyadını taşımaya devam eder. Yazılı talebi halinde bekarlık hanesine dönerek bekarlık soyadını alıp kapanmış olan nüfus kaydı açılabilir" hükmü karşısında kocası ölen davacı, eşi hanesinde kaldığına göre ölen eşinin soyadını taşıyacağı hususu da dikkate alınmadan davacı ...'nin soyadının değiştirilmesine karar verilmesi de yerinde değildir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 31/12/2020 NUMARASI : 2020/819 ESAS 2020/763 KARAR DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Boşanan Kadının Kocasının Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : YAZILDIĞI TARİH : 31/03/2021 Kayseri 4. Aile Mahkemesi'nin 2020/819 Esas 2020/763 Karar sayılı ilamı resen istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olmakla inceleme aşamasında dosyadaki tüm bilgi ve belgeler incelendi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/104 KARAR NO : 2021/298 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : None TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2001 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden bir tane müşterek çocuklarının bulunduğunu, tarafların uzun yıllar ayrı yaşadıklarını, davalının ayrılıktan sonra çocuğunu görmediğini ve arayıp sormadığını, daha sonra tarafların Ankara 9....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; çocuğun annesinin soyadını kullanmasına izin verilmesi talebine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'na göre; "Çocuk, ana ve baba evli ise ailenin; soyadını taşır. Ancak, ana önceki evliliğinden dolayı çifte soyadı taşıyorsa çocuk onun bekârlık soyadını taşır.” (TMK.m.321). "Ergin olmayan çocuk, ana ve babasının velâyeti altındadır. Yasal sebep olmadıkça velâyet ana ve babadan alınamaz.Hâkim vasi atanmasına gerek görmedikçe, kısıtlanan ergin çocuklar da ana ve babanın velâyeti altında kalırlar" (TMK.m.335). "Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velâyeti birlikte kullanırlar.Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hâli gerçekleşmişse hâkim,velâyeti eşlerden birine verebilir....
Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi hallerinde bu kez baba, velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacaktır, o halde baba bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kayıtlarının güvenilirliğini ve istikrarını zedeleyeceği ve asıl bu gibi uygulamaların çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacağı açıktır. Yargı mercilerinin bu durumu ve çocuğun yüksek yararını gözeterek anne ile babanın ya da ailelerin hukuken oluşmuş statüleri değiştirmeye çalışmalarına izin vermemesi gerekir. Somut olaya gelince; soyadının değiştirilmesi istenen ...'ın doğum tarihi 21.09.1996 tarihinde ve yine ...'un doğum tarihi olan 23.05.2009 tarihinde anne ve babası resmen evlidir....
Bir kadının evlilik dışı birlikte yaşaması ve o kişiden evlilik dışı çocuklarının olması ona birlikte yaşadığı bu kişinin soyadını taşıması hakkı kazandırmaz ve soyadını değiştirmek için haklı neden olarak kabul edilemez. Mahkemece yukarıda açıklanan hususlar gözönünde tutularak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçeyle davanın kabulü ile davacının ve kendi nüfus hanesinde kayıtlı çocuklarının soyadının değiştirilmesine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalının boşanmadan sonra kocasının soyadını kullanmaya izin talebi yönünden boşanma davasının reddedilmesi sebebiyle konusuz kalmasından dolayı KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı/ karşı davalı kadın vekili hükmün; asıl davanın ve ferilerinin reddi ile eşya ve ziynet alacağı davası yönünden aleyhine takdir olunan vekalet ücretleri yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı/ karşı davacı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma, fer'ileri, eşya ve ziynet alacağı istemine ilişkindir. Karşı dava; davalı/ karşı davacı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....
Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi hallerinde bu kez baba, velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacaktır, o halde baba bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kayıtlarının güvenilirliğini ve istikrarını zedeleyeceği ve asıl bu gibi uygulamaların çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacağı açıktır. Yargı mercilerinin bu durumu ve çocuğun yüksek yararını gözeterek anne ile babanın ya da ailelerin hukuken oluşmuş statüleri değiştirmeye çalışmalarına izin vermemesi gerekir. Somut olaya gelince; soyadının değiştirilmesi istenen 01.01.2001 doğumlu ...'nın doğum tarihinde anne ve babası resmen evlidir. Çocuk evlilik içinde doğmuştur ve Türk Medeni Kanununun 321.maddesine göre ailenin, diğer bir deyimle babanın soyadını almıştır....
Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi hallerinde bu kez baba, velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacaktır, o halde baba bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kayıtlarının güvenilirliğini ve istikrarını zedeleyeceği ve asıl bu gibi uygulamaların çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacağı açıktır. Yargı mercilerinin bu durumu ve çocuğun yüksek yararını gözeterek anne ile babanın ya da ailelerin hukuken oluşmuş statüleri değiştirmeye çalışmalarına izin vermemesi gerekir. Somut olaya gelince; soyadının değiştirilmesi istenen ...'nın doğum günü olan 12.10.2007 tarihinde anne ve babası resmen evlidir. Çocuk evlilik içinde doğmuştur ve Türk Medeni Kanununun 321.maddesine göre ailenin, diğer bir deyimle babanın soyadını almıştır....