Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi hallerinde bu kez baba, velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacaktır, o halde baba bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kayıtlarının güvenilirliğini ve istikrarını zedeleyeceği ve asıl bu gibi uygulamaların çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacağı açıktır. Yargı mercilerinin bu durumu ve çocuğun yüksek yararını gözeterek anne ile babanın ya da ailelerin hukuken oluşmuş statüleri değiştirmeye çalışmalarına izin vermemesi gerekir. Somut olaya gelince; soyadının değiştirilmesi istenen ...'in evlilik içinde doğduğu ve Türk Medeni Kanunu'nun 321.maddesine göre ailenin, diğer bir deyimle babanın soyadını aldığı anlaşılmıştır....
Maddesinden anlaşılacağı üzere anne baba evli iken doğan çocukların babasının soyadını taşıyacağını, çocuğun soyadı bu şekilde belirlendikten sonra velayet hakkına ve sair nedenlere dayanarak çocuğun soyadının bu şekilde belirlendikten sonra velayet hakkına ve sair nedenlerle dayanarak çocuğun soyadını değiştirmenin mümkün olmadığını, velayetin anneye verilmesinin çocuğun soyadını değiştirmek için haklı bir neden sayılamayacağını, velayet hakkının geçici bir hak olduğunu, tüm bu nedenlerde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı erkek vekili süresi geçtikten sonra vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı erkeğin Suudi Arabistan'da yaşadığını ve Türkiye'ye sık gidip gelmediğini, davacı kadının davalı erkeğe çocuğu göstermediğini, Konya 2. İcra Müdürlüğünün 2015/4699 esas sayılı dosya ile kişisel ilişki tesisi konusunda icra takibi başlatıldığını, tebligata rağmen davacı kadının çocuğu göstermediğini, bu nedenlerden dolayı Konya 3....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Hükme karşı davalı Nüfus Müdürlüğü temsilcisi tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup 21/01/2019 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; davacının davalıdan boşanması sonucunda annenin çocuğun soyadını değiştirme hakkını kazanmayacağını, çocuk reşit oluncaya kadar veya baba TMK 27.maddedeki koşulları kanıtlayarak soyadını değiştirmedikçe soyadının değiştirilmesinin yasal olarak mümkün olmadığını, evlilik içinde doğan çocuğun babanın soyadını alacağına dair düzenlemenin emredici olduğunu, bu nedenle verilen kararın hukuka ve kanunlara aykırı olması nedeni ile kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, çocuğun velayet sahibi annenin soyadını kullanmasına izin verilmesi istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış çocuğun annesinin soyadını kullanmaya izin istemine ilişkindir. Dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacı kadının tüm istinaf istemlerinin HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
bekarlık soyadının çocuğun üstün yararının bulunması halinde alabileceği, bu konuda başkaca bir yasal düzenlemenin bulunmadığı gibi öte yandan çocuğun üstün menfaatinin her zaman ortadan kalkacak ve zedelenebilecek durumda olduğu, davacı kadının, evlilik ile kazandığı kişisel durumunun her zaman değişebilecek durumda olduğu da dikkate alındığında; zamana ve şarta göre bu yönde talepte bulunarak velâyet hakkına dayanılarak velâyet altına bulunan küçüğe oluşan bu duruma göre yeni soy isim verilmesi isteminin somut olayda olduğu gibi kadının yeniden evlenme ile kazandığı soy adının velâyet altında bulunan küçüğe verilmesi isteminde, küçüğün üstün yararının mevcut bu duruma göre korunamayacağı ve değişkenlik göstereceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, çocuğun velâyet sahibi annesinin soyadını kullanmasına izin verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, kabul kararının çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 10 uncu, 20 nci maddesi, 41 inci maddesi ile 90 ıncı maddesi, 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, 11 nolu Protokol ile Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 nolu Protokol 5 inci maddesi, Anayasa Mahkemesi'nin 8.12.2011 tarihli ve 2010/119 Esas, 2011/165 Karar sayılı İptal Kararı, 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 3....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; "davalı erkeğin davacı ile evliliği devam ederken Fikret Başçoban isimli bir kadınla birlikteliğinin olduğu, bu evlilik dışı birlikteliğinden 20/05/2017 doğumlu müşterek bir çocuğunun olduğu, bu çocuğun davalı tarafından tanındığı, bu kapsamda zinanın ispatlandığı, ortak hayatın yeniden kurulma ihtimalinin kalmadığı, evlilik birliğinin devamında taraflar ve toplum için korunması gereken bir faydanın bulunmadığı, evlilik birliğinin taraflar açısından çekilmez hale gelmesi nedeniyle temelinden sarsıldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların TMK'nun 161.maddesi gereğince boşanmalarına, davacı tarafından TMK'nun 163.maddesine dayalı açılan boşanma davasının reddine, 20.000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminatın kararın kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, boşandıktan sonra davacı kadının davalı erkeğin soyadını kullanmasına izin verilmesine...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1309 KARAR NO : 2021/1638 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2020 NUMARASI : 2019/723 ESAS-2020/166 KARAR DAVA KONUSU : Boşanan Kadının Kocasının Soyadını Kullanmaya İzin KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; davalı T4 ile davacı kadının boşandıklarını, davacı kadının nüfus kayıtlarında "Yeşil" olarak geçen soyadının eski eşinin soyadı olan "Brendel" olarak değiştirilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf davaya cevap vermemiştir. İlk derece mahkemesince; davanın reddine hükmedilmiştir. Davacı kadın vekili, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmek suretiyle istinaf başvurusunda bulunmuştur....
O halde, idrak çağında bulunan ortak çocuğun anne soyadını kullanma konusundaki görüşü alınarak ve toplanan diğer delillerle birlikte değerlendirilerek, anne soyadını kullanmaya izin konusunda bir karar verilmesi gerekirken; bu hususta eksik incelemeyle hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı bulunmuş bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 23.06.2021 (Çrş.)...
in M… … B… … ile evlenmekle Bir soyadını aldığı, kocasının 01.07.1963 tarihinde öldüğü, davacının kocası hanesinde kalarak onun soyadını kullanmaya devam ettiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 187. ve Soyadı Nizamnamesinin 17.maddelerinde kadının evlenmekle kocasının soyadını alacağı, isterse kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabileceği, daha önce iki soyadı kullanan kadının bu haktan sadece bir soyadı için yararlanabileceği, Soyadı Nizamnamesinin 18.maddesinde de dul bir kadının evlenmekle yeni kocasının soyadını alacağı, Nüfus Hizmetleri Kanununun 23.maddesinin ikinci fıkrasında ise kadının evlenmekle kaydının kocası hanesine taşınacağı, koca ölse de kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalacağı, ancak dilerse babasının kütüğüne dönebileceği öngörülmüştür. Bu durumda kadının kocasından aldığı soyadı ancak yeniden evlenmekle veya kendi isteğiyle babası kütüğüne dönmekle değişebilir....