WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Yağma HÜKÜM : Beraat Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Olay tarihinden 9 gün önce resmi nikahla evlenen katılan ... ve sanık ...’ın aynı evde ortak yaşamlarını sürdürmeye başladıkları, sanık ...’ın bir takım nedenlerle katılandan düğünde taktığı bilezik ve diğer altınlarını istediği, katılanın olumsuz yanıt vermesi üzerine sanık ... ve ...’nin katılanın kollarından tutarak, göğsüne bastırıp basit tıbbi müdahale ile iyileşecek şekilde darp edip, kolundaki bilezikleri zorla aldıkları, katılanın iddiası ve bunu doğrulayan 10.12.2013 ve 12.12.2013 tarihli adli muayene raporları dikkate alındığında sanıklar hakkında mahkumiyet yerine, yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan...’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ücret alacağı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır....

      verildiği halde, açıklanması geri bırakılan hükmün, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle yeniden ele alınarak kurulan hükümde, önceki hüküm değiştirilmeden açıklanması gerekirken, açıklanması geri bırakılan hükümden daha aleyhe uygulama yapılarak aynı Yasanın 52/4. maddesinin uygulanmaması, Bozmayı gerektirmiş olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasına 4 nolu bendinin 5. paragrafından sonra gelmek üzere “Suça sürüklenen çocuğa verilen adli para cezasının TCK.nun 52/4 maddesi uyarınca her ay bir taksit olmak üzere 5 taksitte suça sürüklenen çocuktan tahsiline, taksitlerden bir tanesinin süresinde ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edilmesine...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmî evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yaptırma HÜKÜM : Mahkûmiyet Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ... hakkında atılı suçtan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde; Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Sanık ... hakkında atılı suçtan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde; Sanığa atılı aralarında resmi evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yaptırma suçunun özgü suçlardan olduğu, bu nedenle dini nikâhla evlenen ve nikâhı yapan kişiler dışında diğer kişilerin cezalandırılamayacağı gözetilmeden atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla...

          Şişli Nüfus Müdürlüğünde Veri Hazırlama Kontrol İşletmeni olarak görevli olan sanığın, görevi gereği 20/02/1995 tarihinde evlenen ...'ın evliliğini Sosyal Güvenlik Kurumuna ( suç tarihlerinde Emekli Sandığına) bildirmediği ve adı geçenin yetim aylığı almaya devam etmesine sebebiyet vererek kamu zararına sebebiyet verdiğinin iddia edilmesine ve söz konusu aylığın 28/2/2004 tarihine kadar ödenmeye devam edildiğinin anlaşılması karşısında, suç tarihinin anılan aylığın son kez alındığı tarih olacağı gözetilmeden, suç tarihinin tespitinde yanılgıya düşülerek sanık hakkındaki kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi, Yasaya aykırı ve katılan SGK vekilinin temyiz temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            olduğu, 01.01.1962 günü ... ile evlenen kişinin nüfusta ... olarak görülmesine rağmen gerçekte ... olduğu tüm dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Kayıt düzeltme davaları nitelikleri gereği kamu düzenine ilişkin davalardır. Hakim bu tür davalarda doğru sicil oluşturmak mecburiyetindedir. Davanın bu niteliği dikkate alınarak mahkemece istem doğrultusunda bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/05/2022 NUMARASI : 2022/113 E 2022/388 K DAVA KONUSU : Evlenen Kadının Önceki Soyadını Kullanmasına İzin Verilmesi KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, Dahili davalı Levent tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP:Davacı dava dilekçesinde özetle;dahili davalı Levent ile 2014 yılında evlendiğini ve kocasının soyadını kullanmaya başladığını, evlendiği tarihte bekarlık soyadını kullanabilme hakkından haberdar olmadığını, kadının erkeğin soyadını kullanmaya başlamasının cinsiyet arasında farklılık oranı oluşturduğunu, kızlık soyadını kullanmak istediğini belirterek "Ergin" olan evlilik soyadının iptaline, " Can" olan kızlık soyadını kullanmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

              AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/05/2022 NUMARASI : 2022/113 E 2022/388 K DAVA KONUSU : Evlenen Kadının Önceki Soyadını Kullanmasına İzin Verilmesi KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı, Dahili davalı Levent tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP:Davacı dava dilekçesinde özetle;dahili davalı Levent ile 2014 yılında evlendiğini ve kocasının soyadını kullanmaya başladığını, evlendiği tarihte bekarlık soyadını kullanabilme hakkından haberdar olmadığını, kadının erkeğin soyadını kullanmaya başlamasının cinsiyet arasında farklılık oranı oluşturduğunu, kızlık soyadını kullanmak istediğini belirterek "Ergin" olan evlilik soyadının iptaline, " Can" olan kızlık soyadını kullanmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir....

              Hukuk Dairesi KARAR Dava, 2005 yılında evlenen taraflar arasındaki boşanma davası derdest iken açılan katkı bedelinin ödetilmesi isteğine ilişkin olup, evliliğin tasfiyesine yönelik bulunduğundan , kararın temyizen incelenmesi Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 6.Hukuk Dairesi Başkanlığı’naGÖNDERİLMESİNE, 7.7.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetlerin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden birleştirilmesi zorunludur. Bununla birlikte, işçiye önceki feshe bağlı olarak kullanmadığı izin ücretleri tam olarak ödenmişse, bu dönemin sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı mümkün değildir. Önceki çalışma döneminde izin kullandırılmak veya fesihte karşılığı ödenmek suretiyle tasfiye edilmeyen çalışma süreleri, aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerindeki çalışmalara eklenir. İşçinin aralıklı olarak aynı işverene ait işyerinde çalışması halinde, önceki dönemin kıdem tazminatı ödenerek feshedilmiş olması, izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmaz. Yine, önceki çalışılan sürede bir yılı doldurmadığı için izne hak kazanılmayan süreler de, işçinin aynı işverene ait işyeri ya da işyerlerindeki sonraki çalışmalarına eklenerek yıllık izin hakkı belirlenmelidir. Yıllık izin, özde bir dinlenme hakkı olup, aralıklı çalışmalarda önceki dönem zamanaşımına uğramaz....

                  UYAP Entegrasyonu