Mahkemece, tarafların aynı zamanda Almanya Federal Cumhuriyeti vatandaşı oldukları, kadının boşanma sonrası ortak çocukla birlikte Almanya'da yaşadığı, Alman Medeni Kanunu'nun getirtilen 1355. maddesi gereğince boşanan kadının ayrıca bir işleme gerek kalmadan eşinin soyadını kullanmaya devam edebildiğinden doktor olan davacının mesleğinde bu soyadıyla tanındığı, ortak çocukla aynı soyadını taşımamasının problemlere neden olduğu, Türkiye'de de eşinin soyadıyla bilindiği, kadının, soyadını kullanarak menfaat temin ettiği, davalının da bundan zarar gördüğü yönündeki tanık anlatımlarının aktarıma (duyuma) dayandığı, kadının eski kocasının soyadını kullanmakta hem mesleği açısından menfaati hem de aynı soyadını taşıyacak olması sebebiyle müşterek çocuk açısından üstün yararı bulunduğu kabul edilerek dava kabul edilmiştir....
Hukuk Dairesinin 21.02.2013 gün ve 2012/2319 E. 2013/4523 K. sayılı ilamıyla; (...Davacı, evlenmekle yasa gereği kocasının soyadını almıştır. Kocasının soyadı önünde evlenmeden önceki soyadını da kullanmaktadır. Mahkemece; davacının evlenmekle aldığı kocasının soyadının iptaline, kızlık soyadını kullanmasına izin verilmesine karar verilmiş, hükmü nüfus idaresi temyiz etmiştir. Verilen karar, evlenen kadının soyadı ile ilgili olduğuna göre, işin aile mahkemelerinin görevine girdiği kabul edilmiş ve karar aile kütüklerinde değişiklik sonucunu hasıl edeceğinden nüfus idaresinin kararı temyiz yetkisinin bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır (5490 s. NHK. m. 37). Mahkemece verilen karar, evli kadının soyadında değişikliğe ilişkindir. Evli kadının soyadı, kocasına bağlı olarak değişebilir. Kocasının soyadında bir değişiklik olmadıkça evlenen kadın kocasının soyadını taşımak zorundadır. Yasal düzenleme böyledir (TMK. m. 187)....
Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 59. maddesinin 1. fıkrası "Boşanan kadının koca hanesindeki kaydı kapatılıp önceki soyadı verilerek, bu evlenmeden önce kayıtlı bulunduğu hanedeki nüfus kaydı açılır.", 3. fıkrası ise "Hakim, boşanan kadının kocasının soyadını taşımasına izin vermiş ise kadın bu evlenmeden önce kayıtlı bulunduğu haneye, taşımasına izin verilen koca soyadı ile döner ve buradaki nüfus kaydı açılır." hükümlerini içermektedir....
Davacı boşandığı eşinin soyadı olan “Sarıçiçek” soyadını almak ve nüfus kaydını bu şekilde düzeltilmesini istemektedir. Yasa koyucu boşanma durumunda; boşanmanın hukuksal sonucu olarak, kadının evlenmeden önceki soyadını yeniden alacağını öngörmüştür (TMK.md.173/1). Bu kural kamu düzeni gereğince konulmuş bir emredici hukuk kuralıdır. Bu kuralın tek istisnası hakimin boşanan kadına boşandığı eşin, soyadını taşımaya izin vermesidir (TMK.md.173/2). Yasanın bir emredici hukuk kuralıyla yasakladığı sonucu bir başka yasal olanakla sağlanmak istenmesi “yasaya karşı hile” olup; hukuk düzenince korunamaz....
GEREKÇE : Dava soyad kullanma izninin kaldırılması talebinden ibarettir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 173 ncü maddesine göre"...Boşanma hâlinde kadın, evlenme ile kazandığı kişisel durumunu korur; ancak, evlenmeden önceki soyadını yeniden alır. Eğer kadın evlenmeden önce dul idiyse hâkimden bekârlık soyadını taşımasına izin verilmesini isteyebilir. Kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğu ve bunun kocaya bir zarar vermeyeceği ispatlanırsa, istemi üzerine hâkim, kocasının soyadını taşımasına izin verir. Koca, koşulların değişmesi hâlinde bu iznin kaldırılmasını isteyebilir". Yargıtay 2.HD.nin 2022/9963 E-2022/10127 K.sayılı,07.12.2022 tarihli kararına göre"...Boşanan kadının, evliliğin sona ermesinden sonra kocasının soyadını taşımasına imkan tanıyan bu hükmün amacı, kadının sosyal durumunu korumasını sağlamaktır. Bir başka ifade ile kadın evlilik soyadı ile tanınmış ve isim yapmış ise kocanın soyadını kullanmakta menfaati olduğunun kabulü gerekir....
Türk Medeni Kanununa göre, boşanan kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğunu ve bunun kocaya zarar vermeyeceğini ispatlaması halinde istemi üzerine kocasının soyadını kullanmasına izin verilir (TMK. m.173/2). Somut olayda; tarafların boşanmalarına ilişkin karar 20/09/2019 tarihinde kesinleşmiş, işbu dava ise 12/08/2020 tarihinde açılmıştır. Yasal düzenlemeye göre, davacı, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğunu ispat etmelidir. Çocukların menfaatinin olması yeterli değildir....
TMK’nin 173/4. maddesi uyarınca kadının boşandığı eşinin soyadını kullanmaya ilişkin iznin kaldırılabilmesi koşulların değişmesi haline bağlı olup, ispat yükü boşanan kadının soyadının kullanılmasında artık menfaati kalmadığı yahut kadının soyadını kullanmasının kendisine zarar verdiği iddiasında bulunan davacıdadır....
Dava, evliliğin genel hükümleri arasında düzenlenen Türk Medeni Kanunu'nun 187. maddesine dayanan evlenen kadının, soyadı olarak kocasının soyadını alması istemine yöneliktir. Görev kamu düzenine ilişkin olup mahkemelerce yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesinde; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK m.118-395) kaynaklanan bütün davalarda aile mahkemesinin görevli olduğu hükme bağlanmıştır. Şu halde davanın aile mahkemesinde görülüp karara bağlanması gerekir. Yukarıda yapılan açıklamalar karşısında; davanın aile mahkemesinde görülmesi gerektiğinden asliye hukuk mahkemesince dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus düşünülmeden yargılamaya devam edilip yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
K.... ile davalı Nüfus Müdürlüğü arasındaki davada Tarsus 1.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ve Yargıtay'ca incelenmeksizin kesinleşmiş bulunan 18.06.2008 günlü ve 2007/414-2008/100 sayılı kararın yürürlükteki hukuka aykırı olduğu savıyla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 24.12.2010 gün ve Hukuk-2010/322137 sayılı yazısıyla kanun yararına temyiz edilerek bozulması istenilmiş olmakla, dosyadaki tüm kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı tarafından açılan soyadı değişikiği davasında, mahkemece davacının vefat eden kocasının soyadı olan Köşken soyadının davacının kızlık soyadı olan Kasap olarak düzeltilmesine karar verildiği ve kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 23/2. maddesinde, "Evlenen kadının kaydı kocasının hanesine taşınır. Kocası ölen kadın yeniden evlenmedikçe ölen kocasının aile kütüğünde kalır. Ancak dilerse babasının kütüğüne dönebilir." hükmündedir....
ın yanında .... soyadını da taşımaktadır. Türk Medeni Kanununun 187. maddesinde kadının, evlenmekle kocasının soyadını alacağı ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabileceği hükme bağlandığından, evli kadının evlilik soyadının iptali isteminin bu gerekçe ile reddi yerine; 2525 sayılı Kanunun 3. ve Soyadı Tüzüğünün 7. maddelerinde "yabancı ırk ve nüfus adları soyadı olarak kullanılamaz" yine Soyadı Tüzüğünün 5. maddesinde de "yeni takılan soyadları Türk dilinden alınır" hükümlerine yer verildiği gerekçesi ile davacının değiştirmek istediği soyadının anılan Yasa ve Tüzük hükümlerine aykırılığından reddedilmesi doğru değil ise de, sonucu itibari ile doğru olan kararın gerekçe değiştirilerek ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine 14.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....