Davalı-karşı davacının, reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri ile davacı-karşı davalı kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatlara dair istinaf başvuruları yönünden; TMK.nun 174. maddesinde "Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir." denilmektedir. Tarafların boşanmalarına sebebiyet veren olaylarda davalı-karşı davacı erkek tam kusurludur. Davacı-karşı davalı kadının ise kusuru bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesince davalı-karşı davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi kararında isabetsizlik bulunmamaktadır....
Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 09/05/2011 tarihinde evlendiklerini, davalının, evliliğin ilk yıllarından itibaren sürekli davacı ile tartışmak için bir sebep bulduğunu, ev içinde ve ev dışında başkalarının yanında davacıyı küçük düşürdüğünü, davalının yolda birşey olur kaygısıyla 22 ayar kırmızı altın takı setinin davacıya vermediğini, davacıya ait çeyiz eşyaları ile ziynet eşyalarının bir kısmının davalının yaşadığı müşterek konutta kaldığını, bu ziynet ve çeyiz eşyalarının davacıya ait olduğunu belirterek, listesi yapılan 7.230 TL değerindeki çeyiz eşyaları ile 22 ayar ( 1 kolye, l bileklik , l çift küpeden oluşan) kırmızı altın takı setinden ibaret 3.770 TL değerindeki ziynet eşyalarının aynen ya da olmadığı takdirde toplam değerleri olan 11.000,00 TL bedelin, (değer bilirkişi marifetiyle tespit edildiğinde arttırılmak kaydıyla), dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin …. tarih ve E:…, K:.. sayılı kararının, maddi tazminat talebinin reddine ilişkin kısmının ONANMASINA, manevi tazminat talebinin reddine ilişkin kısmının 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 3. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 08/12/2021 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi....
Mahkemece; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; davacının maddi tazminat talebinin reddine, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı Fuat'dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; maddi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, manevi tazminat talebinin ise tamamen kabulünün karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE: Dava; boşanmadan sonra açılan maddi-manevi tazminat davası niteliğindedir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....
Davacının isteğinin mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı alacağı, TMK’nun 174.maddesine dayanılarak açılan maddi ve manevi tazminat ile ev eşyalarının bedelinin iadesi olmadığı takdirde aynen iadesi isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Eşlerin birbirlerinin mal varlıklarına katkılarının kanıtlanması durumunda, katkı oranında alacak hakkı doğar. 743 sayılı MK.nun yürürlükte bulunduğu, 01.01.2002 tarihinden önce eşler arasında yasal mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde, karı ve kocanın diğerinden katkı payı karşılığında tazminat isteyebilmesi için mutlaka parasal veya parayla ölçülebilen maddi bir değer koymak suretiyle katkısının bulunması gerekir. Bundan ayrı, aynı Kanunun 153. maddesi gereğince eve kadın bakar. Başka bir anlatımla kadının eve ve çocuklarına bakması, ev işleri yapması onun yasal ödevidir. Eşlerden birinin edindiği mala diğer eşin doğrudan maddi bir katkısı yoksa, bu talep kabul edilemez....
Ev eşyaları yönünden ise; davacının dava dilekçesinde belirttiği eşyaların davalı uhdesinde olduğu mahkemece yapılan tespit ile sabit olduğundan ve davalı her ne kadar davacının talep ettiği ev eşyalarından cevap dilekçesinde tek tek saydığı bir kısmının evlilik birliği içinde birlikte alındığını iddia etmiş ise de, dosya kapsamı itibariyle bu iddiasını ispata yönelik bir delile rastlanmadığından, ayrıca ev eşyalarına ilişkin olarak dinlenen davacı tanığının; davacının evlenirken Ordu'daki evinde bulunan ev eşyalarını büyük bir kamyon ile .... taşıttığını gördüğü yönündeki beyanları karşısında, davacının ev eşyaları yönünden de davasını ispatlamış olduğu anlaşılmakla dava konusu ev eşyaları yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekmekte iken kısmen kabul kararı verilmesi doğru görülmemiştir. ../... -3- O halde, mahkemece; yukarıdaki ilke ve esaslar gözetilerek, davacı tarafça varlığı ve bozdurularak harcandığı ispatlanan toplam 3 adet bilezik ile davacının talep ettiği ev eşyalarının...
Yine tazminat talep eden tarafın kusursuz veya daha az kusurlu olması gerekmektedir. Diğer maddi koşulu ise tazminat istenenin kusurlu olmasıdır....
Mahkemece, maddi tazminat davasının kabulüne, davacıdan dosya masrafı adı altında alınan 5.325,00 TL'nin, kredi kullanımından ötürü davacının dava tarihine kadar uğramış olduğu zarar bedeli olarak 30.644,12 TL olmak üzere toplam 35.969,12 TL'nin davalıdan tahsiline; manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, 500,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile 2008 Mart ayında ön onayı alınan kredinin bilgisi dışında hesabına geçirilip, yine bilgi ve talimatı olmadan döviz işlemleri yapıldığını ve bu miktar üzerinden geri ödemelerinin başlatıldığını, gerçekte 107.212,91 TL kredi kullandığı halde 135.000 TL'ye göre hazırlanan ödeme planına göre geri ödeme yapıldığını ve böylece zarara uğradığını ileri sürerek maddi ve manevi tazminat talep etmiştir....
in ceza mahkemesinde kasten yaralama suçundan yargılandıkları ve adli para cezası aldıkları; davalılar vekilinin cevap dilekçesinden, ziynet eşyalarının yanısıra davaya konu olan mobilya, beyaz eşya gibi tüm ev eşyalarının davacıya bağışlandığının açıklandığı; mahkemece, ziynetlerin davalı N.. A.. 'in kasasında saklandığı gerekçesi ile davalı M.Ü. aleyhine açılan ziynet alacağı davasının reddedildiği, ortak konuttaki ev eşyalarından ise yalnızca davalı M.Ü.A.in sorumlu olduğu gerekçesi ile davalı N.. A.. aleyhine açılan ev eşyası davasının reddedildiği görülmektedir. Somut olayda; davacıya bağımsız bir konut açılmamıştır. Cevap dilekçesinde davaya konu olan tüm eşyaların davalılar tarafından davacıya bağışlamış olduğu ve davacı evden gittikten sonra ziynetler ile diğer ev eşyalarının davalılarca satılarak düğün borçlarının ödendiği belirtilmişitr. İhtiyati tedbir kararının infazı sırasında da davacının ve eşinin yaşadığı eve, görevlileri davalı N.. A.. kabul etmiştir....
Mahkemece, bu husus gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. 2-Davalı-davacı erkeğin ziynet, ev eşyası ve çeyiz alacağı davaları ile maddi tazminat talebinin tefrikine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....