Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 06/07/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 09/07/2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında mahkemece davanın usulden reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili; müvekkili şirketin ... Müdürlüğü'nün 23/05/2013 tarihli ......

    Davacı yüklenici işin yapılmadığını ileri sürerek ödediği bedelin iadesini istediğinden burada uygulanması gereken zamanaşımı süresi beş yıldır. BK’nın 128. maddesi hükmünce de zamanaşımı süresi alacağın muaccel olduğu tarihten işlemeye başlar. Eser sözleşmelerinde gerek iş bedeli gerekse fazla ödeme yönünden alacak, eserin teslim edildiği ya da sözleşmenin feshedildiği tarihte istenebilir hale geleceğinden zamanaşımı da bu tarihlerden başlar. Somut olayda sözleşmenin feshedildiği ileri sürülüp kanıtlanmamıştır. Yanlar arasındaki 19.07.2004 tarihli sözleşmede aksi kararlaştırılmadığından BK’nın 364. maddesi ile Dairemizin bu konudaki yerleşik uygulamalarına göre eserin sözleşme ve eklerine uygun olarak tamamlanıp, bedele hak kazanıldığını ispatlamak yükleniciye (somut olayda davalı-karşı davacı taşeronlara), iş bedelinin ödendiğini ispatlamak da iş sahibine (somut olayda davacı-k.davalı yükleniciye) aittir....

      uğramış olduğu tüm zararların var olduğu yönünde hüküm kurulan davacı alacağına mahsubu gerektiğini belirterek kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davacı iş sahibi tarafından sözleşmenin feshi nedeniyle davalı yükleniciye ödenen avansın iadesi ve menfi zararların tahsili talebine ilişkin açılan davada, davalı feshin haksız olduğunu, avansın iade edilemiyeceğini savunmuş; mahkemece feshin haksız olduğu kabul edilerek davalı tarafından yapılan masraflar mahsup edilerek bakiye kısım için davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine davalı tarafça istinaf yoluna başvurulmuştur.Taraflar arasında 21/01/2016 tarihli eser sözleşmesi ve sözleşmenin eki niteliğinde 01/05/2016 tarihli ek protokol düzenlenmiş olup, davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir....

        Bu açıklamalara göre, mahkemenin sözleşmenin niteliğini tavsifi yerindedir. Sözleşmenin imzalandığı tarihte yürülükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 147/6 maddesinde de eser sözleşmesinden doğan alacakların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu kabul edilmiştir. Yanlar arasındaki ilişki eser sözleşmesinden kaynaklandığından, olayda uygulanması gereken zamanaşımı süresi 5 yıldır. 6098 sayılı TBK'nın 149. madde hükümleri gereğince zamanaşımı süresi alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başlar. Eser sözleşmelerinde sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa iş bedeli alacağı eserin tamamlanıp teslim edildiği tarihte, sözleşmenin feshi halinde ödenen bedelin geri istenmesiyle ilgili alacak da fesih iradesinin karşı tarafa ulaşmasıyla muaccel hale gelir. Dosya kapsamında sözleşmeden kaynaklı son işlem 02.02.2017 tarihinde 29 adet ürünün iade edilmesi işlemidir. Ürünlerin bu tarihten önce teslim edildiği ve bu tarihten sonra ürün teslim edilmediği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır....

          Yüklenici tarafından açılan asıl davada sözleşmeden kaynaklı bakiye iş bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali, iş sahibince açılan karşı davada ise yüklenicinin edimini ifa etmediği iddiasıyla sözleşme gereği ödenmiş bedelin istirdadı ve sözleşmedeki cezai şartın tahsili isteminde bulunulmuştur. Davalı- karşı davacı iş sahibi tarafından karşı davada ödenen bedelin iadesi talep edilmiş olmakla fesih iradesi ortaya konulmuş olup, sözleşmenin 11/5 maddesindeki düzenleme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 179/I. fıkrasında tanımlandığı üzere sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için kararlaştırıldığından seçimlik ceza niteliğinde olduğu, sözleşmenin feshi halinde de istenebileceğine ilişkin aksine düzenleme bulunmadığı anlaşıldığından karşı davada talep edilen cezai şartın reddi gerekirken mahkemece kabulü doğru olmamıştır....

            ödenen 20.000,00 TL'nin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca davacıya faizi ile derhal ödenmesine ve davalı ile imzalaman sözleşmenin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Noterliği 04.11.2021 tarih ve ... yevmiye numaralı ihtarname ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin faizi ile birlikte iadesi için davalı şirkete ihtarname keşide edildiğini, ihtarnamenin davalı şirkete 08.11.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirketçe ödenen bedel iade edilmediğini, ......

                İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin geçersiz olduğunun tespiti ve ödenen bedellerin iadesi, olmadığı taktirde sözleşmenin feshi ile alınan bedelin iadesi istemidir. Mahkemece karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda, davacı tarafından Bakırköy 5 Tüketici Mahkemesinin 2019/751 E sayılı dosyasında 4.12.2019 tarihin de açılan davada, yürütülen yargılama sonunda 13.2.2020 tarih 2020/76 K sayılı karar ile davanın organizasyona katılım bedelinin tahsili niteliğinde olduğu, davacının tüketici sıfatında olmadığı kabul edilerek Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği, taraflarca istinaf kanun yoluna taşınmadan 1.7.2020 tarihinde kesinleştiği davacı vekilinin süresindeki tahrik dilekçesi üzerine davanın, Bakırköy 9 Asliye Mahkemesine 2020/140 Esas sayılı dosyasına intikal ettiği ve 22.10.2020 tarihinde karşı görevsizlik kararı verdiği ,davalı şirket vekilinin bu kararı istinafa taşıdığı anlaşılmıştır....

                Hukuk Dairesince, taraflar arasındaki sözleşmenin devre mülk sözleşmesi olduğu ve sözleşmeye konu taşınmazın ise davacı adına 06/10/2015 tarihinde tapuya tescil edildiği, sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi halinde aynı zamanda tapu iptal ve tescil de gerekeceğinden davacı talep etmese de bu yönde karar verilmesi gerektiği, bu durumda taşınmazın aynına ilişkin olması nedeniyle taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin HMK m.12 gereği kesin yetkili olduğu gerekçesiyle İstinaf Başvurusunun kabulü ile HMK m. 353/1-a-3 uyarınca İstanbul Anadolu 7. Tüketici Mahkemesinin 10/04/2018 tarihli ve 2017/364 E. 2018/286 K. Sayılı kararının kaldırılmasına, İstanbul 7.Tüketici Mahkemesi'nin yetkisiliğine, dosyanın yetkili Yalova Asliye Hukuk Mahkemesi'ne (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) gönderilmek üzere kararı veren mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Yalova 3....

                  Hukuk Dairesince, taraflar arasındaki sözleşmenin devre mülk sözleşmesi olduğu ve sözleşmeye konu taşınmazın ise davacı adına 26/01/2016 tarihinde tapuya tescil edildiği, sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi halinde aynı zamanda tapu iptal ve tescil de gerekeceğinden davacı talep etmese de bu yönde karar verilmesi gerektiği, bu durumda taşınmazın aynına ilişkin olması nedeniyle taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin HMK m.12 gereği kesin yetkili olduğu gerekçesiyle İstinaf Başvurusunun kabulü ile HMK m. 353/1-a-3 uyarınca İstanbul Anadolu 1. Tüketici Mahkemesinin 03/07/2018 tarihli ve 2016/1898 E. 2018/524 K. sayılı kararının kaldırılmasına, İstanbul Anadolu 1.Tüketici Mahkemesi'nin yetkisiliğine, dosyanın yetkili Yalova Asliye Hukuk Mahkemesi'ne (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) gönderilmek üzere kararı veren mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Yalova 4....

                    UYAP Entegrasyonu