Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, davalının ise hiçbir hak ve hukuk gözetmeksizin bu fotoğrafları kullandığını, davalının fotoğrafların yayın hakkı sahibiymiş gibi hareket ederek mesleği fotoğrafçılık olan ve geçimini bu yolla sağlayan müvekkilini maddi ve manevi yönden zarara uğrattığını, müvekkilinden dava konusu fotoğraflara ilişkin herhangi bir izin alınmadığını, müvekkili ile herhangi bir sözleşme imzalanmadığını, ödeme yapılmadığını, müvekkilinin isminin eser sahibi olarak belirtilmediğini iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 50.000 TL maddi ve 50.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Taraflar arasındaki akdi ilişki, TBK'nın 470 (BK. m. 355) ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, maddi ve manevi tazminat talep edilmektedir. Eser sözleşmesinde, işin uzmanı sayılan yüklenici, yapımını yüklendiği işi, özen borcu gereği olarak fen ve sanat kurallarına, sözleşme hükümlerine, kendisine duyulan güvene ve beklenen amaca uygun şekilde yapmakla ödevlidir. Eser sözleşmelerini diğer iş görme sözleşmelerinden ayıran önemli hususlardan birisi sonuç sorumluluğu, yani tarafların iradeleri doğrultusunda yüklenici tarafından bir sonucun meydana getirilmesi taahhüdüdür. Zira; eser sözleşmesinde bir eserin, sonucun yaratılıp teslim edilmesi borcu altına girilmektedir. Bu borcun altına giren taraf yani yüklenici, işin mahiyeti gereği işi sadakat ve özenle yerine getirmek zorundadır. Sadakat borcu, yüklenicinin iş sahibinin yararına olacak şeyleri yapması ve ona zarar verecek her türlü eylemden kaçınmasıdır....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği(Tük.Mah.Sıf) Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı-k.davalı vekili ile davalı-k.davacılar tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesine göre yapılması gereken işlerin eksik ve ayıplı imali nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile fazla ödenen bedelin iadesi (istirdat), karşı dava ise; bakiye iş bedelinin tahsili talebine ilişkindir. Dava ve karşı dava tarihinde yürürlükte bulunan ve somut olaya uygulanması gereken 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/e maddesinde tüketici, “bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişi” olarak tanımlanmıştır. Bu tanımlamaya göre yasa, hazır bir malı veya hizmeti satın alarak onu günlük yaşamında kullanan veya tüketen kişiyi korumaktadır....

        Somut olayda, davacı vekili, müvekkilinin davalı ile evinin mutfak ve iç dekorasyonunun davalı tarafça 40.000.00.- TL bedelle 20 günlük süre içinde yapılması konusunda anlaştıklarını, davalının sözleşmede kararlaştırılan marka ve modelde işin yapımını süresinde bitirmediğinden, davacının 13.836.00.-TL daha fazla masraf yaparak daireyi kullanılır hale getirdiğini ileri sürerek 1.000.00.- TL maddi zarar, 1.000.00.- TL yoksun kalınan kar ve 20.000.00.- TL manevi zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan eser sözleşmesinden kaynaklandığı, davacının tacir olmadığı ve davanın her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendiren ticari dava niteliğinde bulunmadığı anlaşıldığından, davaya bakmakla görevli mahkeme ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 3....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava: Davacının ...sayılı 5.1 numaralı tasarımına ve tasarımın FSEK kapsamında eser olduğu iddiası ile esere yönelik davalının tecavüz ve haksız rekabette bulunduğunun tespiti, önlenmesi, ortadan kaldırılması, 554 sayılı KHK 52/a maddesi ve FSEK 68. maddesi gereğince fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 10.000TL maddi (22.04.2019 tarihli ıslah dilekcesi ile maddi tazminat istemi 100.000 TL ye çıkarılmıştır) ve 50.000TL manevi tazminatın tahsili ile hükmün ilanına ilişkindir. 6769 sayılı SMK 10/01/2017 tarihinde yürürlüğe girmiştir....

            Amacı ise kişinin, hukuka aykırı olan eylemden dolayı bozulan manevi dengesinin eski haline dönüşmesi, kişinin duygusal olarak tatmin edilmesi, zarar vereni bir daha böyle bir eylemde bulunmaktan alıkoyması gibi olguları karşıladığı bir gerçektir. Manevi tazminat, kişinin çekmiş olduğu fiziksel ve manevi acıları dindirmeyi, hafifletmeyi amaçlar. Bu tazminat bizzat yaşanan acı ve elemin karşılığıdır. Bu tazminat türü, kişinin haksız eylem sonucu duyduğu acı ve elemin giderilmesini amaçladığı için, zarar gören kişi, öngördüğü miktarı belirleyerek istemde bulunabilir. Maddi zararda olduğunun aksine manevi tazminatta kesin bir hesabın yapılması olanaksızdır. Bunun için miktarı, somut olayın özelliği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak TMK’nın 4. maddesi uyarınca hakim tarafından takdir ve tayin edilir. Hakim, manevi tazminatın miktarını belirlemede geniş bir yetkiye sahiptir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 2.583.93 TL ve 2.331.50 TL maddi, 2.000 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekili ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan maddi zararının “286,40” TL olduğu hususu gözetilmeden, hükme esas alınan 23/12/2015 tarihli rapor kapsamında, çalışamamaktan kaynaklı zararının 252,43 TL, vekalet ücreti ödemekten kaynaklı zararının ise 2.331,50 TL, toplam 2.583,93 TL maddi zararının olduğu değerlendirilip, bu bedelin maddi tazminat kapsamında hüküm altına...

                Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan estetik operasyonunun ayıplı ifası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup mahkemece davanın manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Yargıtay 3.Hukuk Dairesi’nin 2014/6966 Esas 2014/11870 Karar sayılı 16.09.2014 tarihli ilâmıyla kararı bozulmuş, davalı vekilinin karar düzeltme talebi yerinde görülerek hüküm davalı yararına da bozulmuştur. Mahkemece bozma ilâmına uyularak maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir....

                  eşi selma için 20.000,00 TL manevi ve 30.000,00 TL maddi, çocuklar için ayrı ayrı 5.000,00'er TL manevi, 10.000'er TL maddi tazminat) 20/12/2012 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesini, davalının malları üzerine teminatsız olarak tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir....

                  Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser sözleşmesinde ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusu olmaktadır. Somut olayda, davacıların murisi olan ...' nın, tapuda maliki olduğu taşınmaz üzerinde yüklenici olan davalı ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıkları, yapılan dairelerin davacılar tarafından kullanılmakta iken meydana gelen depremde hasar görmesi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istenmektedir. Somut olayda, 4077 sayılı Kanunda tanımlanan "hizmet" kavramından ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de genel hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği anlaşıldığından, 4077 Sayılı Kanun kapsamında bulunmayan uyuşmazlığın genel mahkemelerde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK.’nun 21., 22. ve 23. maddeleri gereğince Bakırköy 8....

                    UYAP Entegrasyonu