Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan bedeli alacağının tahsili istemi ile yapılan icra takibine itirazın iptali isteğine ilişkindir. Davacı yüklenici, taraflar arasında 12.12.2015 ve 10.02.2016 tarihlerinde düzenlenen sözleşmeler kapsamında davalının yapımını üstlendiği inşaatlarda takibin dayanağını oluşturan faturalardaki işlerin yapılmış olmasına rağmen bedelinin ödenmediğini, yapılan icra takibine yapılan itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesi isteğinde bulunmuştur....

    İşleri işleri götürü usulüne göre üslendiğini, müvekkilinin üstlendiği işi bitirdiğini ve teslim ettiğini, ancak yapığı betelinin bir kısım alacağını alamadığını,alacaklarının ödenmesi konusunda davalı şirkete Noter kanalı ile ihtar gönderdiğini, ihtara rağmen alacaklarının ödenmediğini beyan ederek, müvekkilinin yaptığı işin bedelinin ödenmeyen bir kısmının şimdilik 50.000,00TL sinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Müvekkili davacı tarafından davalı müvekkili şirkete karşı Eser Sözleşmesinden kaynaklı olarak açılan kısmi davanın reddine karar verilmesini, dava dilekçesinde davacı vekilinin talebinin dayanağı, neye ilişkin olduğu, hangi kalem için hangi miktarın talep edildiği gibi zorunlu ve yargılamayı sürdürmeye yarayacak hususları içermediğini, açılan işbu davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, bu nedenle görevsizlik kararı verilmesini talep etmişir....

      Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye bedeli alacağının tahsili için yürütülen icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili, birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkin olup mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karar, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı birleşen dosya davacısı vekilinin tüm, davacı birleşen dosya davalısı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı birleşen dosya davalısı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Asıl davada, davacı eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye bedelinin ödenmediğini...

        Mahkemece, davanın 2004 sayılı yasanın 67. maddesine dayalı itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasında 16/05/2006 tarihli bir kısım inşaat imal, nakil ve montaj işini konu alan eser sözleşmesi akdedildiği, davacının yüklenici, davalının sahibi olduğu, gerek sözleşmenin imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nun 126/4 ve gerekse 6098 sayılı TBK'nın 147/6. maddesine göre yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuruyla hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında, eser sözleşmesinden doğan alacakların 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, taraflar arasındaki ilişki eser sözleşmesinden kaynaklandığından, olayda uygulanması gereken zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğu, zaman aşımı süresinin alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başladığı, eser sözleşmelerinde sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa bedeli alacağı eserin tamamlanıp teslim edildiği tarihte, sözleşmenin feshi halinde ise fesih iradesinin karşı tarafa ulaşmasıyla muaccel hale geldiği, takibe konu edilen alacağın...

          DAVALI VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacı tarafın dava dilekçesini kabul etmediklerini, davacı tarafın 02/10/2020 tarihinde arabuluculuk yoluna başvurduğunu, davacı tarafın arabuluculuk başvurusunun "eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak olarak eser sözleşmesinde kararlaştırılan dairenin tescili veya bedelinin ödenmesi hususunda" yapıldığını, 02/11/2020 tarihinde anlaşmama olarak imzalandığını, açılan davanın ise sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak olarak açıldığını, söz konusu arabuluculuk başvurusu davanın konusuna ilişkin olmayıp bu sebeple davanın usulden reddini gerektirdiğini, davacının davasını sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak olarak açtığını, taraflar arasında davalıya yüklenici olarak davacı taraf da alt yüklenici olarak imzalandığı, eser sözleşmesi mevcut olup davaya konu alacak eser sözleşmesinden kaynaklanan sebebe bağlı alacak olduğunu, davacı taraf eser sözleşmesine konu edimlerini yerine getirmemiş olup muaccel hale gelen bir alacağının mevcut olmadığını...

          Hukuk Dairesi'nin 13/05/2022 tarih, 2021/1857 E. 2022/703 K. sayılı ilamı ile "...Dava; eser sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Eser sözleşmelerinde sözleşme ilişkisi ispatlanmış ise yapılan ve yapılmayan işlerin ne olduğu, konusu hukuki işlem niteliğinde olmadığından, bu nedenle senetle ispat kuralına tabi olmadığından tanık dahil her türlü delille ispatlanabilir. (Emsal Yargıtay 15. HD'nin 24/04/2017 tarih, 2016/1874 esas ve 2017/1749 karar sayılı ilamı). Somut olayda; taraflar arasında sözlü olarak eser sözleşmesi aktedildiği, davacı tarafça bedelinin 100.300,00 TL olduğu ileri sürülmüştür. Mahallinde yapılan keşif neticesi alınan bilirkişi raporlarındaki hesaplama yapılan kalemlere davalı tarafça bir itirazda bulunulmayıp cevap dilekçesine ekli davacı tarafından kaleme alınan belgedeki işlerin yapıldığı davalının da kabulündedir....

          İlk Derece Mahkemesince; Asıl davanın eser sözleşmesinden kaynaklı ödenmemiş bedelinin tahsili talebiyle başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali, karşı davanın ise edimin ifa edilmediği iddiasına dayalı sözleşme gereği ödenmiş bedelin istirdadı ve sözleşmedeki cezai şartın tahsiline karar verilmesi istemli eda davası olduğu, taraflar arasında ... ... ve ......

            Davacı vekilinin istinaf başvurusu incelendiğinde; 1- Davacı, dava konusu aracın davalı tarafından yapılan damper kasa yapım işinden kaynaklı arızaya sebep vermesi sebebiyle davacının bu arızanın giderilmesi için tamir masrafının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Tarafların tacir oldukları, aralarındaki ticari mahiyetinde olmakla, taraflar arasındaki anlaşmazlık araç tamirine ilişkin yapılan eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı ifa nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkindir. Davacı sahibi, davalı ise yüklenicidir. Dolayısıyla dava TBK. 470 ve devamı maddelerinden düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklandığından mahkemece eser sözleşmesine ilişkin ayıba ilişkin hükümlerine göre uyuşmazlığın çözümü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile uyuşmazlığa satım sözleşmesi hükümlerinin uygulanması doğru değildir. Davacı sahibi, davalı yüklenicidir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 31/03/2016 NUMARASI : 2014/655-2016/324 Taraflar arasındaki dava, eser sözleşmesinden kaynaklı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 23.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca dosyanın temyiz inceleme görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'ne ait bulunduğundan Dairemizin görevsizliğine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, Dairemizin görevsizliğine, dosyanın görevli Yargıtay 15. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 18.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu