Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup davacı yüklenici sözleşmenin kendileri tarafından haklı olarak feshedildiğinden bahisle davalı sahibinin elinde kalan ekipmanlarının iadesini, malzemeler için 3. kişilere ödenen kira bedelinin tahsilini ve davalının sebepsiz zenginleşmesi nedeni ile uğradıkları maddi ve manevi tazminatın tazminini talep etmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı sahibi vekilince istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15....

    TBK'nın 474/I. maddesine göre sahibinin eserin tesliminden sonra işlerin olağan akışına göre geç sayılmayacak bir süre içinde eseri muayene edip varsa ayıplarını yükleniciye bildirmesi gerekir. Dosya kapsamında davalının davacıya ayıpları bildirdiği, davacının da bir takım düzeltmeler yapmaya çalıştığı açıktır. Bu nedenle davalının eseri ayıplı haliyle kabul ettiği kabul edilemeyecektir. Ayıp halinde sahibinin hakları 6098 sayılı TBK'nın 475. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre sahibinin seçimlik hakları sözleşmeden dönme, bedelden indirim yapılmasını veya ayıbın giderilmesini talep etme haklarıdır. Tespit edilen ayıba göre davalının bedelden indirim hakkı kabul edilmelidir. Davacının edimine karşılık bilirkişi raporuyla tespit edildiği üzere bakiye 6.664,20 TL bedelinin olduğu anlaşılmıştır....

      Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun tebliğ edilmiş, cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür DELİLLER ve GEREKÇE: Dava, Hukuki niteliği itibariyle eser sözleşmesinden kaynaklı, ayıplı mal nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. 15/05/2023 tarihli ticari defterlerin incelenmesi ihtarlı ön inceleme duruşma tutanağı taraflara tebliğ edilmiştir. Dosya konusunda uzman Mali Müşavir bilirkişiye verilerek, rapor alınmıştır....

        Somut olayda taraflar arasında pis su arıtma tesisi inşasına ilişkin eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu çekişmesiz olup, davalının 29.07.2016 tarihli tahsilat makbuzuyla bedelinin ödenmesi için davacıya 40.000 TL, 50.000 TL, 60.000 TL ve 70.000 TL bedelli çekleri teslim ettiği, belirtilen çekler ile banka havalesiyle yapılan 43.000 TL ödemenin davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı yüklenici tarafından bedeline ilişkin düzenlenen ... sayılı 200.600 TL tutarlı faturanın her iki taraf ticari defterine kaydedildiği, bedelinin 200.600 TL olduğunun ihtilafsız olduğu, faturada bedelinin banka havalesi ve çeklerle kısmen ödenmesine ilişkin açıklamada 60.000 TL ve 70.000 TL bedelli bu çeklere yer verilmediği, tahsilat makbuzunda yer almayan 27.000 TL bedelli çekle de ödeme yapıldığının yazıldığı, bakiye bedelinin (40.600 TL) banka havalesi ile ödeneceğinin yazıldığı, faturada belirtilen 27.000 TL bedelli çekin davacı defterinde kayıtlı olduğu, bu çeke ilişkin ödemenin davalı...

          Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talepli olup mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Somut olayda davacının taşeron, davalının ise yüklenici olarak 11.04.2016 tarihli eser sözleşmesinin akdettikleri çekişmesizdir. Sözleşmede bedelinin KDV dahil 170.000 TL olduğu kararlaştırılmış, davalı bedeline karşılık belirtilen daireyi vermeyi taahhüt etmiştir. Yargılama sonucunda mahkemece davacının üstlendiği pvc işini eksiksiz yaptığı ile bedelinin davalı tarafından ödenmediği gerekçesiyle verilen davanın kabulüne dair karar davalı tarafça istinaf edilmemiştir....

            DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 08/05/2023 KARAR TARİHİ : 08/05/2023 KARARYAZ.TRH: 08/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA : Davacı vekilinin dava dilekçesi ile ""işveren üçüncü kişi ...'e ait villanın müteahhitliğini kapsamında davacı ...'ya mobilya işlerinin 16/06/2020 tarihli sözleşme ile taşere edildiğini, mobilya işlerinin tamamlanmasının aynı zamanda asıl işin yani üçüncü kişi ...'...

              Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı alacak davasıdır. Mahkememizce toplanan deliller, yapılan yargılama, keşif, ihtarnameler, fatura, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı vekili tarafından davacı şirketin davalının evinde bir takım imalatlar yaptığını ancak davalının sözleşme bedeli ödemediğini beyan ederek sözleşme bedeli olan 35.960,50 TL'nin davalıdan tahsili için bu davayı açtığı anlaşılmıştır. Davalı vekili tarafından dosyaya sunulan cevap dilekçesi ile davalının dava dayanağı yaptığı faturaya noter aracılığıyla itiraz ettiğini, yapılan işin ayıplı olduğunu, davacı şirketten davalının hizmet almadığını beyan etmiştir. Taraflar arasında yapılan yazılı sözleşme yoktur. Taraflar arasında eser sözleşmesinin yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise davacının eser sözleşmesi gereğince yapmış olduğun işin ayıplı olup olmadığı, faturanın içeriğinin doğru olup olmadığı, davalı tarafça sözleşme bedelinin ödenip ödenmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır....

              Davacı sahibi mahkeme marifetiyle yaptırdığı 18.09.2006 tarihli tesbitte aynı anda üç ayrı bilbordda asılı olması gereken ilânlardan birisinin yerinde olmadığını tesbit ettirerek buna dayalı şekilde ödediği çek bedelinin tümüyle istirdadını istemiştir. Ancak sözleşmede çekin, yani bedelinin tümüyle iadesine ilişkin olarak getirilen hüküm davacıya ait afişlerin bilbordlara asılmasına engel bir halin çıkması için öngörülmüştür. Böyle bir durum ise, taraflarca iddia ve ispat edilmiş olmadığından çek bedelinin tümüyle iadesi düşünülemez. Ancak “çoğun içinde az da vardır” kuralı gereğince davacıya ait afişlerin bir müddet bilbordlarda asılı olmadığı tesbit ettirilmiş olmakla bu sürenin ne kadar olduğu konusunda taraflara delilleri sorulup ibraz ettirilerek belirlenecek süreye ve askısı olmayan bilbord sayısına göre bu sürenin ve sayının götürü bedeline oranlanması suretiyle davacının istirdada hak kazandığı miktar belirlenmelidir....

                Bilindiği üzere Borçlar Kanununda düzenlenen eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, işsahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir” Eser sözleşmesi tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir. Eser sözleşmesi rızaî bir sözleşmedir. Eser sözleşmesi sürekli bir borç ilişkisi doğurmaz. Eser sözleşmesinde yüklenicinin borçlandığı bir eser meydana getirme ediminin konusu, bir görme sonucu (Arbeitserfolg)dur. Eser, bir maddî veya maddî olmayan belirli bir görme sonu­cudur. Meydana getirme kavramı, yeni bir eser meydana getirmeyi, mevcut bir eser üzerinde gerçekleşen çalışma sonuçlarını, insan vücudu üzerinde gerçekleştirilen çalışma sonuçlarını kapsar. Eser sözleşmesinde sahibinin meydana getirilecek eser karşılığı olarak bir ücret ödemeyi taahhüt etmesi, bu sözleşmenin aslî yükümlerindendir. İstisna sözleşmesinin geçerliliği, kural olarak herhangi bir şekil şartına bağlı değildir....

                  ayın kira bedelinin doğduğu tarihten itibaren ayrı ayrı reeskont faiziyle birlikte, yine 10.000,00 TL yalıtım bedelinin ödeme tarihiden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu