Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıda yapılan açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde ise, her ne kadar davacı tarafça icra takibinin ve satış işlemlerinin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir talep edilmiş ise de, İİK'nın 72/3 maddesi uyarınca, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesinin istenebileceği, bu itibarla, ilk derece mahkemesinin kararında bir yanlışlık bulunmadığı anlaşıldığnıdan ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf isteminin HMK'nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir....

İİK’nun 72/2. maddesinde icra takibinden önce açılan menfi tespit davasında talep halinde alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat karşılığında ihtiyati tedbir yolu ile icra takibinin durdurulmasına karar verilebileceği hükme bağlanmıştır. Yine İİK'nun 72/4. maddesinde ise; ''Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar.'' hükmü yer almaktadır. Anılan yasal düzenleme uyarınca menfi tespit davasında ''davanın reddi'' ile birlikte tedbir kararı kendiliğinden ortadan kalkacağı ve ihtiyati tedbir kararının kalkması için mahkeme kararının kesinleşmesi koşulunun da bulunmadığı açıktır....

    İİK’nun 72’nci maddesinin 2’nci ve 3’üncü fıkralarına göre, “İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.-İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.” Bu hükümde, icra takibinden önce açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulabileceği, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesine giren paranın takip alacaklısına ödenmemesine karar verilebileceği öngörülmüştür....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık, ihtiyati tedbir talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. Dosyanın incelenmesinde; İhtiyati tedbir talep eden davacının Ereğli/Konya İcra Müdürlüğü’nün ...Esas sayılı dosyası ile takibe konu edilen 20.11.2021 tanzim, 20.05.2022 vade tarihli 90.000,00 TL bedelli senet nedeniyle borçlu olmadığını ileri sürerek ihtiyati tedbir talep ettiği, İcra ve İflas Kanunu’nun 72/3. maddesinde yer alan; “ İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık, ihtiyati tedbir talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. Dosyanın incelenmesinde; İhtiyati tedbir talep eden davacının Ereğli/Konya İcra Müdürlüğü’nün 2022/4143 Esas sayılı dosyası ile takibe konu edilen 20.11.2021 tanzim, 20.05.2022 vade tarihli 90.000,00 TL bedelli senet nedeniyle borçlu olmadığını ileri sürerek ihtiyati tedbir talep ettiği, İcra ve İflas Kanunu’nun 72/3. maddesinde yer alan; “ İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

      Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesini isteyebilir. Bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere menfi tespit davasında amaç bir hukukî ilişkinin veya bir hakkın gerçekten mevcut olmadığının tespitidir. Başka bir deyişle hukukî bir yarar bulunması koşuluyla sonuçta alacak-borç ilişkisi doğuracak bir durumun olmadığının tespiti amaçlanır....

        Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun U 2017- (19)11- 1644 Esas, 2021/1017 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukukî ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit olarak adlandırılmaktadır. Menfi tespit davası 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....

        İİK nun 72. maddesinde "Borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispatlamak için menfi tespit davası açabilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir." şeklinde düzenlenmiştir. Bununla birlikte İİK 72. maddesi uyarınca talep edilen ihtiyati tedbir istemleri değerlendirilirken HMK 389 vd. maddelerinin de dikkate alınması gerekir. Bununla birlikte HMK 390/3 maddesi "Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır." hükmünü haizdir....

          açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı verilmesi takibi durdurmamakta; ancak icra veznesine giren paranın alacaklıya verilmesini önlemekte olduğunu ara kararının kaldırılarak haklı taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu