Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile takip konusu asıl alacak tutarı üzerinden davalının vakî itirazının iptâline; fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş ve verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davada, yanlar arasında davalıya ait aracın “Digital baskılı folya ile kaplanması ve aplikasyonu” işinin davacı tarafından yapılması için “sözlü” sözleşme yapıldığı ileri sürülmüş; ancak, davalı tarafça varlığı ileri sürülen sözleşme inkâr edilmiştir. Kural olarak, eser sözleşmesi zorunlu şekil koşuluna bağlı değildir. Somut olayda ise, uyuşmazlığın tutarına göre yanlar arasında yapıldığı ileri sürülen eser sözleşmesinin kurulmuş olduğunun davacı yüklenici tarafından, HUMK’nın 288.maddesi gereğince, yasal ve yazılı delille kanıtlanması gerekmektedir....

    arasında kurulan eser sözleşmelerini tüketici işlemi kapsamına almıştır....

      Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Yasada tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir. Bu durumda, eldeki davada uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanuna göre Tüketici Mahkemelerinde değil genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

        Konut ve İş Merkezi Projesi Balkon Korkuluk Taşeron Sözleşmesi" ile yapıldığı anlaşılan eser sözleşmesi uyarınca, davacı tarafından yapılan işler nedeniyle davacının, davalıdan asıl dosya dayanağı takip dosyası uyarınca alacaklı olup olmadığı, davacı tarafından yapılan işlerin ayıplı olup olmadığı, süresinde hakedişelerin yapılıp yapılmadığı, birleşen dosya yönünden davalının eksik, ayıplı işler ve eksik sgk işçilik bildirimi sebebiyle alacağı olup olmadığı, her iki dosya da itirazın iptali davasının yasal şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır. Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, taraflar arasında eser sözleşmesi bulunduğu görülmüş, davalı tarafından dosyaya sunulan tutanaklar ve yazışmalar incelenmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Eser sözleşmelerinde açık ayıp halinde ihbar şartı aranmakta olup, asıl davada davalı birleşen davada davacı yanca ayıp ihbarına veya nama ifaya ilişkin dosya kapsamına herhangi bir delil sunulmadığı anlaşılmıştır....

          Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meskende kombi, doğalgaz, havalandırma, sıhhî ve pissu tesisat işinden kaynaklanan eser sözleşmesi nedeniyle tazminat davasıdır. ... Asliye Hukuk Mahkemesince uyumazlığın 6502 sayılı Tüketici Kanununun kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ......

            Bunun gibi, alarm düzeni kurdurulması, anten taktırılması, ev ve işyerine klima monte edilmesi, parke döşetilmesi olaylarında bir satın alma olgusu varsa da, “yaptırma-taktırma-döşetme” nedeniyle eser sözleşmesi ilişkisi ağırlık kazanmaktadır. e) Bir bina inşa ettirmek eser (inşaat) sözleşmesi, binayı veya daireyi satın almak satım sözleşmesidir. Kat karşılığı inşaat sözleşmesi bir eser sözleşmesi ise de, topraktan kat satışı, eser sözleşmesi değil, satım sözleşmesidir.Çünkü, bu sözleşmede emek değil, nesne teslimi edimi üstün bulunmaktadır. Bağımsız bölüm satış vaadi, inşa edilecek veya edilmekte olan binalardaki katlara ilişkindir. Topraktan kat satışı denilen bu hukuki ilişki; bir eser sözleşmesi değil, bir satım sözleşmesidir. Çünkü bunda önceden belli bir projeye göre işin yerine getirilmesi söz konusudur ve emek (çalışma), satılan kat için özel bir nitelik taşınmamaktadır....

            Mahkemece eser sözleşmesi hükümleri, çerçevesinde kusur incelemesi yapılmamıştır. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmektedir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; eser sözleşmesi hükümleri uyarınca kusur değerlendirmesi yapılarak davalının ağır kusurlu olup olmadığının eser sözleşmesi konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor almak ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 19.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi. .......

              Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tazminat talebine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Kanun'un 3. maddesi (L) bendinde "gerçek veya tüzel kişilerle tüketiciler arasında kurulan eser sözleşmelerini tüketici işlemi kapsamına almıştır. Kanun'un 73/1. maddesi ise tüketici işlemlerinden doğan davalarda tüketici mahkemelerinin tüketici görevli olduğu belirlenmiştir. 6502 sayılı Kanun'un 3. maddesi gerekçesinde eser sözleşmelerinin kanun kapsamına alınmasına herhangi bir açıklama getirilmemiştir. Ancak kanunun sistematiği nazara alındığında kanunda zikredilen eser sözleşmelerinden kastın; ticari ve mesleki olmayan amaçlarla, salt kişisel ihtiyaçları için kullanma ve tüketme amacıyla gerçek ve tüzel kişi ile tüketici arasında yapılan eser sözleşmeleri olduğu anlaşılmaktadır....

                Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser de ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusudur. Somut olayda, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de Genel Hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasanın 3/d Maddesi kapsamında hizmet olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla, görevli mahkeme tüketici mahkemesi değil genel mahkemelerdir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Ümraniye 3. Asliye Hukuk Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 26/09/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser de ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusudur. Somut olayda, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de Genel Hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasanın 3/d Maddesi kapsamında hizmet olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla, görevli mahkeme tüketici mahkemesi değil genel mahkemelerdir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 27/12/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu