Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenle 6100 Sayılı HMK' nın 309. ve devamı maddelerinde, feragatin, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği, feragatin tek taraflı taraf beyan olduğu, davayı bitiren taraf işlemlerinden olduğu ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğu belirtildiğinden bu haliyle dava dosyamız açısından yapılan feragat beyanı karşısında, feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş ve ayrıca teminatın iadesi yönündeki talebin kabulü ile kararın kesinleşmesinden sonra teminatın davacıya iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    TALEBİN KONUSU : Teminatın İadesi KARAR TARİHİ : 25.11.2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 25.11.2022 Taraflar arasındaki davadan dolayı İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 15.09.2022 gün ve 2022/132 D.iş E. - 2022/132 D.iş K. sayılı hükmün istinaf yoluyla Dairemizce incelenmesi teminatın iadesini isteyen (alacaklı) vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: Talep, ihtiyati haciz nedeniyle takdir edilen teminatın iadesi istemine ilişkindir. HMK'nın 341. maddesinde ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği düzenlenmiş, İİK’nun 258 ve 265. maddelerinde de ihtiyati haciz isteminin reddi halinde alacaklının, ihtiyati hacze itiraz sonucu verilen kararlara karşı ise tarafların istinaf hakkının bulunduğu belirtilmiştir....

      İhtiyati haczin düzenlendiği İİK.nun 257-268. maddelerinde teminatın iadesi taleplerine ilişkin kararların temyiz edilebileceğine dair bir kanun hükmü de bulunmamaktadır. Bu açıklamalar çerçevesinde teminatın iadesi talebi hakkında verilen mahkeme kararının temyizi mümkün olmadığından temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle ihtiyati haciz isteyen vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        DAVA : Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi (Tahsil İstemli) DAVA TARİHİ : 26/06/2019 KARAR TARİHİ : 01/04/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/04/2022 Mahkememizin yukarıdaki esasına kayden açılan Banka Teminat Mektubunun iadesi (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda; Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA VE İSTEK : Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; davacı ... Seracılık İlaçlama Peyz. Otopark Temizlik İnş. Oto. Gıda Turz. San. Tic. Ltd....

          Şubesi'nin 19.292.000.000 TL. tutarlı kat’i teminat mektubu verildiği, herne suretle olursa olsun haczedilemeyeceği ve ihtiyati tedbir konulamayacağı, “Teminatın Geri verilmesi” başlıklı 31.maddesinde, kesin hesabın tekemmülünden sonra yüklenici şirket Sosyal Sigortalar Kurumu ile ilişiğinin kalmadığını bir belge ile bildirdiği takdirde kesin teminatın geri verileceği hükümlerine yer verilmiştir. Davalının dosyaya giren 10.03.2006 günlü yazısında, kesin kabulün 26.03.2004 tarihinde yapıldığı, SSK ilişiksizlik belgesinin 21.07.2004 tarihinde verildiği cevaben bildirilmiştir. Esasen bu hususlar uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık davacı aleyhine yapılan takiplerde haczine karar verilen teminat mektubunun iadesinde ve hacizlerin davacı tarafından mı kaldırılacağı konusundadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Asıl ve birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, asıl dava eser sözleşmesinin feshi nedeniyle menfi tespit, fazla ödemenin istirdadı, cezai şart, güncellenen ihale bedeli ile sözleşme bedeli arasındaki farktan ibaret zararın tahsili, birleşen dava eser sözleşmesinin feshi sebebiyle tasfiye hesabının çıkartılarak iadesi gereken ürünlerin aynen iadesi, mümkün olmaması halinde bedelin tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece “asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne” dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Somut olayda, asıl davada davalı ve birleşen davada davacı olan yüklenici şirket vekili asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmü, her iki dava yönünden temyiz ettiği halde, asıl davada hüküm altına alınan 1.505.330,40 TL üzerinden 25.707,28 TL nispi temyiz karar harcı yatırması gerekmekte iken 59,30 TL maktu temyiz karar harcı yatırdığı anlaşılmaktadır....

              Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi (eser sözleşmesi) düzenlenmiş ve bir tarafın iş sahibi, bir tarafın ise, yüklenici konumunda olan ve bedeli karşılığında bir şeyin imalinin yapılması hususunun eser sözleşmesi olarak açıklandığı yeralmıştır. Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser de ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusudur. Somut olayda, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de Genel Hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasanın 3/d Maddesi kapsamında hizmet olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla, görevli mahkeme tüketici mahkemesi değil genel mahkemelerdir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 23/12/2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi (eser sözleşmesi) düzenlenmiş ve bir tarafın iş sahibi, bir tarafın ise, yüklenici konumunda olan ve bedeli karşılığında bir şeyin imalinin yapılması hususunun eser sözleşmesi olarak açıklandığı yeralmıştır. Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser de ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusudur. Somut olayda, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de Genel Hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasanın 3/d Maddesi kapsamında hizmet olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla, görevli mahkeme tüketici mahkemesi değil genel mahkemelerdir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Serik Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 07/02/2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi (eser sözleşmesi) düzenlenmiş ve bir tarafın ... sahibi, bir tarafın ise, yüklenici konumunda olan ve bedeli karşılığında bir şeyin imalinin yapılması hususunun eser sözleşmesi olarak açıklandığı yeralmıştır. Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser de ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusudur. Somut olayda, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de Genel Hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasanın 3/d maddesi kapsamında hizmet olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla, görevli mahkeme tüketici mahkemesi değil genel mahkemelerdir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 28/02/2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Borçlar Yasasının 355. maddesinde ise, istisna akdi (eser sözleşmesi) düzenlenmiş ve bir tarafın iş sahibi, bir tarafın ise, yüklenici konumunda olan ve bedeli karşılığında bir şeyin imalinin yapılması hususunun eser sözleşmesi olarak açıklandığı yeralmıştır. Hizmet sözleşmesi ve eser sözleşmesi birbirine çok yakın kavramlar olup; hizmette, ücret-bağımlılık ve devamlılık, eser de ise, bir şeyin ücret karşılığı imali söz konusudur. Somut olayda, hizmetten ziyade eser sözleşmesinin mevcut olduğu ve eser sözleşmesinin de Genel Hükümler ve Borçlar Yasasının 355. maddesinde düzenlendiği, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasanın 3/d Maddesi kapsamında hizmet olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla, görevli mahkeme tüketici mahkemesi değil genel mahkemelerdir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 20/11/2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu