Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kural olarak götürü bedelli eser sözleşmelerinde, bedelinin tamamı veya bir kısmı ödenmemiş ise, yüklenici işi kararlaştırılan götürü bedelle yapmak zorunda olduğundan yüklenicinin hakettiği imalât bedelinin, fiziki oran yöntemi ile başka bir ifadeyle yüklenicinin sözleşme kapsamında gerçekleştirdiği imalâtların eksik ve ayıpları da dikkate alınarak işin tamamına göre fiziki oranının tespit edilip, bulunacak bu oranın götürü bedeline uygulanması suretiyle saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek hesaplanması gerektiği kabul edilmektedir. Bu şekilde belirlenen bedeli yapılan ödemelerden az ise, sahibi fazla ödediği bedelin iadesini; fazla ise yüklenici ödenmeyen bedeli alacağının tahsilini isteyebilir. Sözleşme dışı kalemlerine ilişkin istemlerde ise, yapıldıkları yıl mahalli piyasa rayiç bedellerine göre hesaplama yapılarak bedelinin bulunması gerekir. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, .......

    Mahkeme tarafından davalı tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi üzerine, davacı tarafın ibraz ettiği ticari defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi raporunda davacının fatura kapsamındaki bakiye bedelinin ödenmediği, davacının 6.214,98 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Eser sözleşmesi sahibinin ödemeyi taahhüt ettiği ücret karşılığında yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi ve teslim etmeyi üstlendiği iki taraf için hak doğuran ve borç yükleyen bir sözleşmedir. TBK’nın 470 ve devamı maddelerine göre, yüklenici bir bedel karşılığında sahibine bir eser meydana getirmeyi, sahibinin de yapılan karşılığı bir bedel ödemeyi yükümlenmiştir. Yüklenici, eseri sözleşmeye fen ve sanat kurallarına ve sahibinin ondan beklediği amaca uygun olarak imal edip, tam ve eksiksiz olarak süresinde sahibine teslim ettiğini, sahibi de bedelini ödediğini ispatla yükümlüdür....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekilinin mimari projeyi denetlemesinin beklenemeyeceğini, süresinde kendilerine bildirimde bulunulmadığını, müvekkilinden sadece yıkılan iki duvarın bedelinin talep edilebileceğini, kapı bedeline hükmedilemeyeceğini, lehlerine vekalet ücretinin eksik hesaplandığını, istinaf yargılama giderlerinin hükümde belirtilmediğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak istinaf edenin sıfatına göre yapılan inceleme neticesinde; Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı ayıplı iddiasına dayalı alacak talebine ilişkindir. Davacı sahibi, davalı ise yüklenicidir....

      TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekilinin borçlu firmaya sprey poliüretan uygulaması işi yaptığını ve yaptığı işi usulüne uygun faturalandırdığını, bedelinin 9.994,60 L olduğunu ve ham madde fiyatlarında ki artışın davalının onayı ile bedelin yansıtıldığını davalının bedelini ödememesi üzerine hakkında Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün 2018/15508 Esas sayılı icra takip dosyasında ilamsız icra takibi yapıldığını ancak davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına,%20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; taraflar arasında götürü bedel eser sözleşmesi ilişkisi bulunduğu ve 60.000 TL bedelle anlaşıldığı tartışmasız olup davacı sözleşmeden kaynaklı bakiye bedelinin ödenmediğini ayrıca sözleşme dışı yapıldığını ileri sürerek başlatmış olduğu takibe yönelik itirazın iptâlini istemiştir. Mahkemece tespit raporu dikkate alınarak davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme yeterli olmadığı gibi değerlendirmede de hataya düşülmüştür. Davalı taraf eksik ve ayıp iddiasında bulunmuş ve bu konuda tespit yaptırmıştır....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı-karşı davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye bedelinin tahsiline, karşı dava; eserin sözleşmede belirlenen tarihten geç teslim edilmesi nedeniyle gecikme tazminatı ve üçüncü şahsa yaptırılan eksik imalat bedeli istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen karar, davalı-karşı davacılar vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere göre davalı-karşı davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacı-karşı davalı yüklenici vekili, müvekkilinin sahibi davalılarla imzalanan 16.08.2011 tarihli sözleşme ile, davalılara...

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 14/05/2019 NUMARASI : DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 24.06.2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 24.06.2021 Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin davada mahkemece davanın kabulüne dair verilen karara karşı süresi içinde davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili özetle; ...'in mimar ve davacı müvekkili şirketin sahibi olduğunu, davalı şirketin talebiyle ... numaralı parselde fabrika ve eklentilerine ilişkin mimari projeyi çizdiğini, projenin onaylandığını, davalının bedelini ödemediğini, gönderilen 18.12.2017 tarihli ve 123.852,80 TL tutarlı faturanın davalı tarafça 25.12.2017 tarihinde iade edildiğini, davalının sözleşme yapılmadığını ve bedel ödenmeyeceğini bildirdiğini öne sürerek 123.852,80 TL'nin en yüksek mevduat faiziyle tahsilini talep etmiştir....

            Takip alacaklısı davalı müteahhit ile takip borçlusu davacı sahibi arasında vaki eser sözleşmesi ile tarafların 26.500- TL üzerinden anlaştıkları dava dilekçesine ekli sözleşmeden anlaşılmaktadır. Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Eser sözleşmesinde sahibinin asli edim yükümü ücret ödeme borcudur. Eser sözleşmesinin esası, ücret karşılığında görme faaliyetiyle belirli bir görme sonucunun yerine getirilmesinin taahhüt edilmesidir. O halde, iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme olan istisna sözleşmesinde karşılıklılık ilişkisi, görme edimi ve eseri teslim borcu ile ücret ödeme borcu arasındadır. Bu nedenledir ki, eser sözleşmesinde borçlanılan görme edimi belirli bir görme sonucuna yönelmiş nitelikli bir görme edimidir....

            Konusu ... markalı alışveriş platformu için yürütülecek olan mobil uygulama ve web sitesi tasarımı, yazılımı ve pazara açılış süreçlerindeki müşteri deneyimlerini, bilgi birikimlerini içerir şekilde stratejik danışmanlık kapsamında verilecek hizmetler ve bu hizmetlerin ne şekilde yürütüleceği ile taraflar arasındaki çalışma koşul ve yöntemleri ve bu kapsamda tarafların hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesi olan, taraflar arasında yapılmış 10/06/2020 tarihli eser sözleşmesi her iki tarafında kabulünde olup, asıl davada davacı taraf, taraflar arasındaki eser sözleşmesi kapsamındaki eserin ayıplı olduğunu ileri sürerek eserin 3.kişiye yaptırılması nedeniyle davalı yükleniciye ödenen bedelinin tahsilini istemiş; karşı davda davacı taraf ise, aynı eser sözleşmesi kapsamında bakiye alacağın ve ilave bedelleri ile mahrum kalınan karın karşı davalıdan tahsilini istemiştir....

              Davacı yüklenici, davalılar sahibidir. Taraflar arasında davalılara ait villanın tamir tadilat işlerinin yapımına ilişkin eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu anlaşılmaktadır. Anılan sözleşmede bedelinin belirlenmediği anlaşılmaktadır. Taraflarca da bedeli konusunda bir kararlaştırma bulunmamaktadır. Bu durumda bedelinin ihtilaflı olduğu ortadadır. Yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre eser sözleşmesi ilişkisinin varlığı kabul edilip sözleşmede bedel yazılı olmaması ya da sözlü sözleşme ilişkisinde tarafların bedelde anlaşamamaları halinde yüklenicinin gerçekleştirdiği imalât bedelinin sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 481. maddesi hükmünce yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleriyle hesaplanacağı kabul edilmelidir. Mahalli piyasa rayiçleri içerisinde yüklenici kârı ve KDV olacağından bunlar ayrıca eklenmeyecektir. Mahkemece bu yönteme uygun olarak alınan teknik bilirkişi raporuna göre davacının hakettiği bedeli 134.050 TL olduğu anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu