, emekli maaşına konan blokenin kaldırılmadığını, müvekkilin kredi sözleşmesi ile imzaladığı evrağın tarihinin 06.11.2017 yani icra takibi öncesi olduğunu, söz konusu hususun yasaya aykırı olduğunu, bu hususta dilekçe ekinde Yargıtay kararlarının sunulduğunu, (Yargıtay 13.HD 2016/12232 E. 2017/6649 K),davalı bankanın icra dosyası kapsamında müvekkilden herhangi bir muvafakat almadığını, söz konusu evrak ile emekli maaşının tamamına el konulduğunu, aynı zamanda icra takibi başlatıldığını, müvekkilin böyle bir evrak imzalama iradesi olmadığını, evrakın içeriği hakkında müvekkile bilgi verilmediği, kendisine bilgi verilmeden imzalatılan ve aleyhine olan bu genel işlem koşulunun yazılmamış sayılmasına karar verilmesini, sözleşme aşamasında müvekkilin kredi borcunun ve ödeme planının belli olduğunu, müvekkilin bilinçli olarak emekli maaşını rehnetmesinin hayatın doğal akışına aykırı olduğunu, müvekkilin emekli maaşı harici geliri bulunmadığını, emekli maaşın asgari düzeyde olduğunu, ayrıca %...
DAVACI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İlk derece mahkemesi kararının usul ve yasalara aykırı olduğunu, kanunda haczedilebilirliğin hüküm altına alındığını, emekli maaşı üzerine haciz işlemi uygulanamayacağını ve emekli maaşı üzerindeki önceden anlaşmaların da geçerli bir anlaşma olarak kabul edilemeyeceğini, işbu davada davalı tarafların davacıya karşı kredi sözleşmesinden kaynaklı olarak herhangi bir bildirimde bulunmadıkları gibi davacı aleyhine herhangi bir takip açmadıklarını çünkü bu yola başvurdukları takdirde usulüne uygun şekilde ödeme tahsil edemeyeceklerini, emekli maaşının haczi kanunla engellenmiş olmasına rağmen davalılar tarafından davacının deneyimsizliği ve tecrübesizliği fırsat bilinerek davacı aleyhine icra takibi başlatmadan emekli aylığından kesinti yoluna gidildiğini, usulüne uygun yapılan ödemelere ilişkin bir itirazlarının bulunmamasına rağmen gerekçeli kararda ileri sürülen bankanın alacağının imkansızlaşması, kredi borçlusunun borcunu hiç ödememesi...
Bu hüküm ile icra takibinin kesinleşmesi sonrasında takip alacaklısının borçlunun emekli maaşı üzerine haciz konulması talebinin kabul edilebilmesi, borçlunun muvafakati şartına bağlanmıştır. Borçlu hacze muvafakat etmez ise haciz talebi reddedilecektir. 26. Gelinen aşamada bu hükmün konuluş amacı irdelenmelidir. 27. İcra ve İflas Kanunu’nun 82. maddesine eklenen ve yukarıda 23. bentte bahsi geçen düzenleme öncesi dönemde; İİK’nın 79. maddesi hükmüne göre icra memurlarının haciz talebine konu mal veya hakkın haczinin mümkün olup olmadığını denetleme imkânı bulunmadığından SGK gelir, aylık ve ödenekleri de haczedilmekte, sonrasında takip borçlularının haczedilemezlik şikayetleri icra mahkemeleri önüne taşınıp Kanun’un açık hükmü gereği emekli maaşları üzerine konulan haciz kaldırılmakta iken; gerek Kurum gerekse icra daireleri ve mahkemeleri nezdinde gereksiz iş yüküne neden olan bu duruma son vermek için 5510 sayılı Kanun’un 93/son düzenlemesi getirilmiştir....
SGK emekli maaşından yaptığı kesintilerin haksız olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak SGK emekli maaşının yatırıldığı maaş hesabına davalı bankaca haksız biçimde konulan blokenin kaldırılmasına, 01/01/2009 tarihinden bu yana tamamen ve kısmen bloke edilip kredi ödemesi kesintisi olarak davalı bankanın Bayraklı şubesince emekli maaşından kesilen paranın yasal faiziyle birlikte kendisine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile 37.654,63-TL'nin haksız olarak kesildiği tarihten itibaren ticari avans faiziyle davalıdan tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır....
Hukuk Dairesi'nin 2014/14713 Esas 2015/274 Karar, 2015/15635 Esas 2016/3948 Karar, 2014/14285 Esas 2015/10780 Karar sayılı içtihatlarında bankaların tek taraflı bir işlem ile icra takibi bile yapmaksızın kesinti ve/veya bloke yapmasının özellikle Tüketici Kanunun olmak üzere yasaya aykırı olduğunu içtihat ederek konulan kesinti yada blokenin kaldırılmasına karar vererek hadiseyi aydınlattığını, bu nedenle de müvekkilinin yetim maaşına konulan usulsüz kesintinin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılarak sübut bulan davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; emekli maaşı üzerine konulan kesinti işleminin kaldırılmasına ilişkindir. İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK'nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır....
Somut olayda, davacı borçlunun emekli maaşının haczedilmesine ilişkin muvafakati takibin kesinleşmesinden sonra olduğundan, emekli maaşı üzerine haciz konulması usul ve yasaya uygundur. Davacı borçlu tarafından ekonomik durumunun bozulduğuna, emekli maaşı üzerine konulan haczin mağduriyetine yol açtığına ilişkin herhangi bir delil sunulmamış, ileri sürülen hususlar ispatlanamamıştır. Yukarıda belirtilen nedenlerle, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, istinaf olunan ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik davacı borçlunun istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Manisa 1....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP, DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının emekli maaşı üzerine yasal bir sebep bulunmadığı halde davalı banka tarafından bloke konulduğunu ve maaştan kesintiler yapıldığını, yapılan işlemin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek davacının emekli maaşı hesabı üzerine konulan blokenin kaldırılmasını ve kesilen para miktarının tespit edilerek kesinti tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilin talep ve dava etmiştir....
Şubesi'ndeki emekli maaş hesabı üzerine davalı tarafından tedbir konulduğunu, oysa emekli maaşı üzerine 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesi uyarınca tedbir konulamayacağını ileri sürerek, emekli maaş hesabına konulan tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının imzaladığı kredi sözleşmelerinde tanınan yetkiye dayalı olarak hesabı üzerine bloke konulduğunu, yapılan işlemin yasalara uygun bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 93. maddesi uyarınca emekli maaşları üzerine nafaka alacakları dışında haciz konulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının emekli maaşı hesabı üzerine bankaca konulan tedbirin kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....
Hukuk Dairesi KARAR Dava, kredili mevduat hesabından kaynaklı emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması talebine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 19. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; davacı tüketici tarafından davalı bankadan çekilen kredi nedeniyle kredi borcundan kaynaklı davacının emekli maaşı aldığı davalı banka nezdindeki hesaba konulan blokenin kaldırılması ve hesaptan tahsil edilen tutarın istirdatı istemine ilişkin olup, eldeki istinaf konusu uyuşmazlık davacı hesabına konulan blokenin tedbiren kaldırılmasına dair ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddi kararının istinafıdır. İlk derece mahkemesince davacının ihtiyati tedbir isteminin kısmen kabulüyle takdiren teminatsız olarak davacının maaş hesabından yapılan kesintinin 1/4 oranında devamına 3/4 oranında yapılan kesinti işleminin davanın kesin sonucuna kadar ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına karar verilmiş, davalının tedbir kararına yapılan itirazın da duruşmalı inceleme sonunda reddine karar verilmiştir....