Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici Mahkemesince davanın kabulü ile, banka tarafından emekli maaşına konulan blokenin kaldırılmasına ve dava tarihinden sonra davacının Aralık 2013 tarihli maaşından tahsil edilen 575,55TL’nin davalı bankadan tahsiline hükmedildiğini, kararın kesinleştiğini, blokenin kaldırılmasına rağmen müvekkiline ait Ekim ve Kasım 2013 dönemlerine ait maaşların müvekkiline iade edilmediğini, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 5. maddesi gereğince müvekkilinin emekli maaşı üzerine konulan blokenin haksız şart olduğunu, ayrıca 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun (5510 sayılı Kanun) 93. maddesi uyarınca maaşı haczedilemeyeceğinden haksız olarak bloke edilen bu maaşların müvekkiline iadesi gerektiğini ileri sürerek Ekim 2013 tarihli 1946,10TL ve Kasım 2013 tarihli 1.965,80TL olmak üzere toplam 3.911,90TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabı: 5....

    CEVAP Davalı alacaklı cevap dilekçesinde; şikayetin süresinde olmadığını, şikayetten sonra borçlunun maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasına karar verildiğinden borçlunun şikayette hukuki yararın bulunmadığını, haczin borçlunun maaşı dışındaki bakiyelere konulduğunu savunarak şikayetin reddini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı alacaklı tarafından şikayetçi borçlu aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, şikayetçi borçlunun çalıştığı iş yerine maaş haciz müzekkeresi gönderildiği, şikayetçi borçlunun mahkemeye başvurusunda ... ve Kredi Bankasında bulunan maaş hesabındaki paraya konulan blokenin kaldırılmasına ve paranın iadesine ilişkin ret kararının iptali talebinde bulunduğu, ......

      Hukuk Dairesi Davacı, Emekli maaşı ile eşinden dolayı elde ettiği dul yetim aylıklarını davalı banka şubesinden aldığını, önceki borçlarının yapılandırılması ve yeni ihtiyaçları nedeniyle davalı bankadan kullanmış olduğu krediler ile kredili mevduat hesabı taksitlerinin maaş hesaplarından çekilmesi amacıyla davalı banka tarafından hesabı üzerine konulmuş olan bloke işlemi nedeniyle maaşından kendisine hiç bir şey kalmadığını, zor durumda olduğunu ileri sürerek, emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılmasına ve kullanmış olduğu kredinin yapılandırılmasına ya da nevinin değiştiirlmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, banka tarafından yapılan işlemlerin davalı ile aktedilen sözleşme ve eki taahhütlere uygun olduğuna dayanarak davanın reddi gerektiğini savunmuştur. İlk derece yargılama makamınca, dosya kapsamında görüşüne başvurulan bilirkişi raporu tespit ve mütalaalarına da dayanılmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş; davalı tarafın istinaf talebi, ......

        Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10/11/2015 tarih ve 2015/763-2015/1046 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, 2012 yılında davalı bankadan tüketici kredisi kullandığını, davalı bankaya kredi kartı borcunun da bulunduğunu, davalı bankanın 2012 yılı Ağustos ayından beri aldığı emekli maaşına el koyduğunu, 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesine aykırı olarak davalı bankanın emekli maaşından kesinti yaptığını ileri sürerek, maaşı üzerindeki blokenin kaldırılmasını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla emekli maaşından yapılan 7.900,00 TL kesintinin temerrüt faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir....

          İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, davalı tarafından davacının emekli maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması talebini içermektedir....

          Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 93. md. uyarınca "Bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu Kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler; 88 inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez."; mağduriyetin giderilmesi için davalı bankaya ihtarname gönderildiğini, ihtarda belirtilen süre içerisinde davalı bankanın işlemi geri almadığını belirterek; müvekkilinin hesabına konulan blokenin kaldırılmasını ve 2015 yılının Haizran ayından itibaren kesilen maaşlarına dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile müvekkilinin hesabına yatırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının müvekkil banka Küçüksu Cad....

          KARAR Davacı, bir kısım kredileri dolayısıyla, davalı tarafından emekli maaşının yattığı banka hesabına bloke konulduğunu, 2012 yılı Ağustos ayından bu yana tüm maaşının kesildiğini, emekli maaşı üzerine haciz konulmasının mümkün olmadığını, davalı bankanın işleminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek blokenin tümüyle kaldırılmasına ve 2012 yılı Ağustos ayı ile 2013 yılı Mart ayı dahil ödenmeyen 12.000,00 TL maaş alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....

            emekli aylığına konulan blokenin kaldırılmasına, emekli aylığından haksız olarak yapılan kesintilerin ticari faiziyle birlikte müvekkiline iadesine, promosyon ödemesinin iptali ile SGK kayıtlarından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              üncü maddesinde açıkça belirtildiği gibi haczi yasaklanan gelirlerin aylık ve ödenekler olduğunu öte yandan icra takibi olmaksızın bankaca yapılacak bloke işleminde bu hususun dikkate alınması gerektiğini, müvekkili tarafından 28/05/2019 tarihinde bankaya blokenin kaldırılması için talepte bulunmuş ise de, bugüne kadar herhangi bir yanıt alamadığını belirterek müvekkilinin emekli maaşı üzerindeki blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Ancak davalı vekili adına çıkartılan tebligat adresi konut olmadığı gibi, tebliğ evrakında vekilin neden bulunamadığına dair bir belirleme de olmadığı için yapılan tebligatın Tebligat Kanunu'nun 11., 17. ve 20. maddelerine aykırı olduğu anlaşıldığından, mahkemenin 17/04/2015 tarihli davalı vekilinin temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararının kaldırılarak esasa yönelik temyiz incelemesine geçilmesine karar vermek gerekmiştir. 2- Dairemizce verilen 04/10/2012 gün ve 2011/15875 E. 2012/15253 K. sayılı bozma ilamına karşı mahkemece verilen direnme kararının yerinde olduğuna, İl Sağlık Müdürlüğünün davacının maaşı üzerindeki haciz nedeniyle 1/4 ü kesildikten sonra maaşından geriye kalan 3/4 ünün bankadaki maaş hesabına yatırıldığının, davalı bankaca davacının hesabına yatan kalan 3/4 ü üzerine haciz ve bloke koyulduğunun, bu kısma yönelik ve dava konusu olan blokenin kaldırılması ve ödemelerin iadesi talebinin yerinde olduğunun anlaşılmasına göre, 6763 sayılı Kanun'un 43. maddesi ile değişik...

                UYAP Entegrasyonu