Tarafından bloke konulduğunu, konulan bloke nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunularak 2021/199923 Soruşturma sayılı dosyanın açıldığını, konulan blokenin halen devam etmekte olduğunu belirterek 2.000,00 TL manevi tazminatın ve şimdilik 1.000,00 maddi tazminatın blokenin konulduğu tarihten itibaren işleyecek faizi ile tahsilini, yargılama gideri, vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını ve haksız blokenin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. H U K U K İ N İ T E L E N D İ R M E - G E R E K Ç E : Dava, hesaba konan blokenin haksız olduğu iddiasıyla tazminat istemine ilişkindir. HSK'nin 25/11/2021 tarih ve 1232 sayılı kararı kararı uyarınca ''1) 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinden, 2) 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969....
tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı banka ile POS üye işyeri sözleşmesi yapıldığını, müvekkilin müşterilerinin kredi kartı ve/veya bankamatik kartları ile yapmış oldukları alışverişe ilişkin ödemelerin davalı banka nezdindeki hesaba aktarıldığını, davalı bankaca, kart hamillerinin şikayet ve iade talebi olmamasına rağmen 101.100 USD bedel üzerine bloke konulduğunu, ihtarnameye rağmen blokenin kaldırılmadığını ve kaldırılacağı hususunda da bilgi verilmediğini ileri sürerek, haksız blokenin kaldırılması ve bloke konulan 101.100 USD’nin bir yıl vadeli Amerikan Dolarına uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA) Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 06/04/2015 tarih ve 2014/209-2015/300 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, nüvekkilinin davalı banka ile kredi ve kredi kartı sözleşmesi akdettiğini, ödemelerini aksatması üzerine davalı banka tarafından emekli maaşına bloke uygulandığını ileri sürerek, blokenin kaldırılmasını, maaşından kesilen 1.264,01 TL'nin müvekkiline iadesini talep etmiştir....
Maaşına haciz konulan davacı ...'e ait banka hesabının normal banka hesabı mı yoksa emekli maaşı alınmasına yönelik tanımlı maaş hesabı mı olduğu ve hesaplarda bloke olup olmadığı hususlarında davacı bankaya yazı yazılmış, verilen cevapta anılı hesapların mevduat hesabı olduğu, davacının emekli maaşının da bu hesaplara yattığı ve hesap üzerinde e-haciz blokesi olduğu bildirilmiştir....
KARAR Davacı, emekli maaşını davalı bankadan aldığını, maaşının kredi sözleşmesi nedeniyle kesintiye uğradığını ve bloke edildiğini, davalının maaşına bloke koymasının doğru olmadığını ileri sürerek, maaşına konulan blokenin kaldırılmasına, bloke edilen miktarın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacının işbu davayı sadece Vergi Dairesi'nin haciz yazısına istinaden konulan bloke nedeniyle açmış olmasına, dava tarihinden önce Vergi Dairesi'nin parayı talep etmesi üzerine blokenin kaldırılarak paranın Vergi Dairesi'ne gönderilmiş olmasına, çek yaprakları nedeniyle konulan blokenin ise işbu dava tarihinden sonra 05.08.2013 tarihinde konulmuş olmasına ve işbu davanın konusunu oluşturmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 25/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut uyuşmazlıkta davacının davalı bankadan aldığı işletme kredisi nedeniyle yine davalı bankadan aldığı maaşına konulan blokenin kaldırılmasını talep etmiştir. Taraflar arasında genel kredi sözleşmesi ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, bu durumda davacının tüketici olmadığı gibi, sözleşmenin de tüketici yasası kapsamında kalmadığı, bu haliyle taraflar arasındaki davanın tüketici mahkemesinde görülmesi doğru olmayıp, genel mahkeme görevlidir. Öyle olunca, mahkemece Genel Mahkeme sıfatıyla ve genel hükümlere göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle kararın davalı yararına BOZULMASINA, 2. bentte gösterilen nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 4.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
- K A R A R - Davacı vekili, emekli maaşını davalı bankanın Cebeci/Ankara Şubesi'nden aldığını, kullandığı tüketici kredisi nedeniyle aşırı kesintiler yapıldığından üç aydır maaşını alamadığını,ileri sürerek emekli maaşının üzerindeki blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yapılan işlemin sözleşmeye uygun olduğunu sözleşmenin kuruluşu bir kez gerçekleştikten ve kredi alındıktan sonra müşterinin tek taraflı bir irade beyanı daha evvel kabul ettiği bu şartlardan vazgeçmesi hukuken mümkün ve kabul edilebilir bir durum olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....
- K A R A R - Davacı asil, kredi borcu nedeniyle davalı banka tarafından maaş hesabına bloke konulduğunu, maaşının bir kısmının da icra kesintisiyle takip dosyasına yatırılması sebebiyle, hiç maaş alamadığını ileri sürerek, banka tarafından konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili bankanın davacı ile aralarındaki sözleşme uyarınca, kredi borcunun tahsili amacıyla, maaş hesabına bloke koyma yetkisinin bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği HÜKÜM : Beaat Ankara İli Sosyal Hizmetler Müdürlüğü Özürlü Evde Bakım Tahakkuk Birimi mutemedi olan sanığın, ...’ya ait hesaba konulan blokenin kaldırılması için 27/05/2010 tarih ve 9333 sayılı yazıyı sahte olarak düzenleyerek blokenin kaldırılmasını, ayrıca evde bakım ücreti ödemelerine ilişkin bankaya gönderilen talimat yazılarının da içeriğinde sahtecilik yaparak bu yazıların da İl müdürü imzasıyla bankaya gönderilmesini sağladığı iddiası ile açılan kamu davasında; suça konu belgelerin sanığın görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu belgelerden olmadığı ve eylemin TCK’nin 204/1 maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçu kapsamında kaldığı gözetilmeden, aynı Kanun’un 204/2. maddesi uyarınca beraat kararı verilmesi, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412...