Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacının işbu davayı sadece Vergi Dairesi'nin haciz yazısına istinaden konulan bloke nedeniyle açmış olmasına, dava tarihinden önce Vergi Dairesi'nin parayı talep etmesi üzerine blokenin kaldırılarak paranın Vergi Dairesi'ne gönderilmiş olmasına, çek yaprakları nedeniyle konulan blokenin ise işbu dava tarihinden sonra 05.08.2013 tarihinde konulmuş olmasına ve işbu davanın konusunu oluşturmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 25/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
- K A R A R - Davacı vekili, emekli maaşını davalı bankanın Cebeci/Ankara Şubesi'nden aldığını, kullandığı tüketici kredisi nedeniyle aşırı kesintiler yapıldığından üç aydır maaşını alamadığını,ileri sürerek emekli maaşının üzerindeki blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yapılan işlemin sözleşmeye uygun olduğunu sözleşmenin kuruluşu bir kez gerçekleştikten ve kredi alındıktan sonra müşterinin tek taraflı bir irade beyanı daha evvel kabul ettiği bu şartlardan vazgeçmesi hukuken mümkün ve kabul edilebilir bir durum olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....
- K A R A R - Davacı asil, kredi borcu nedeniyle davalı banka tarafından maaş hesabına bloke konulduğunu, maaşının bir kısmının da icra kesintisiyle takip dosyasına yatırılması sebebiyle, hiç maaş alamadığını ileri sürerek, banka tarafından konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili bankanın davacı ile aralarındaki sözleşme uyarınca, kredi borcunun tahsili amacıyla, maaş hesabına bloke koyma yetkisinin bulunduğunu ileri sürerek, davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği HÜKÜM : Beaat Ankara İli Sosyal Hizmetler Müdürlüğü Özürlü Evde Bakım Tahakkuk Birimi mutemedi olan sanığın, ...’ya ait hesaba konulan blokenin kaldırılması için 27/05/2010 tarih ve 9333 sayılı yazıyı sahte olarak düzenleyerek blokenin kaldırılmasını, ayrıca evde bakım ücreti ödemelerine ilişkin bankaya gönderilen talimat yazılarının da içeriğinde sahtecilik yaparak bu yazıların da İl müdürü imzasıyla bankaya gönderilmesini sağladığı iddiası ile açılan kamu davasında; suça konu belgelerin sanığın görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu belgelerden olmadığı ve eylemin TCK’nin 204/1 maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçu kapsamında kaldığı gözetilmeden, aynı Kanun’un 204/2. maddesi uyarınca beraat kararı verilmesi, Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412...
Karara karşı davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunarak, müvekkilleri adına icra dosyasının mevcut olduğunu, uyuşmazlığın icra dosyası üzerinde davacı borçlunun emekli maaşına konulan hacizlerin hangi alacak kalemlerine ilişkin olduğu yönünde olduğunu, borçlunun nafakaların düzenli ve zamanında ödemediğinden nafaka alacaklarının biriktiğini, alacak kalemleri arasında maddi ve manevi tazminat ve diğer alacak kalemlerinin de yer alması emekli maaşından kesilen kısmın birikmiş nafaka için kesildiği gerçeğini değiştirmediğini, davanın kötüniyetli olduğunu, maddi ve manevi tazminat yada sair alacak kalemler için kesintinin olmadığını, icra dosyasındaki dosya hesabı raporunda da açık olduğunu, birikmiş nafaka için emekli maaşından kesinti yapılacağı hususu Yargıtay içtihatları ile sabit olduğunu, mahkemece davanın reddine karar verilmesinin gerekirken kısmen kabul kısmen reddine karar verildiğini, verilen kararda davacıya vekalet ücretine hükmedilirken taraflarına da vekalet ücretine hükmedilmemesinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi istemine lişkindir. Uyuşmazlık bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 13.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 13.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın anılan Daireye gönderilmesine, 26.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, kredi borcu nedeniyle maaş hesabına konulan blokenin kaldırılması istemiyle eldeki davayı açmıştır. 9.2.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 günlü ve 2014/1 sayılı kararı uyarınca işbu davada temyizen incelenme görevi 01.02.2014 tarihinden itibaren Yargıtay 11.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, İİK'nın 83. maddesi gereğince davacının maaşının tamamının haczinin mümkün olamayacağı gerekçesi ile davacının maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasına ve davacının maaş hesabına 16/05/2008 tarihinde bloke konulan paranın her ay itibariyle ödenmesi gereken miktarının yasal faizi ile birlikte toplam 10.418,90 TL'nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Dairemizin 2011/15875 E - 2012/15253 K sayılı ilamı ile, İİK'nın 83/2. maddesi uyarınca maaş üzerine 1/4 oranında haciz konulabileceği gözetilmeden yazılı gerekçe ile karar verilmesinin doğru görülmediği belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiş; mahkemece bozma ilamına direnilmiştir....
doğacağı gerekçesiyle izin vermediğini ve hesaba bloke koyduğunu, davalıya blokenin kaldırılması için yapılan başvurunun da sonuçsuz kaldığını, anılan işlemin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin hesabına konulan blokenin kaldırılmasına ve blokenin kaldırılması için gönderilen ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren davalının müvekkilinin parasını işletmesinden sebepsiz bir şekilde zenginleşerek elde ettiği kar oranına avans faizi uygulanması suretiyle müvekkilinin zararının tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 19.06.2008 tarihinde tebliğ edildiği, takibin kesinleşmesinin ardından 02.12.2008 tarihinde alacaklının talebi üzerinde borçlunun emekli maaşına haciz konulması için SGK'ya müzekkere yazıldığı, 21.01.2009 tarihinde SGK tarafından emekli maaşı üzerindeki haczin sıraya alındığının bildirildiği, şikayetçi borçlunun SGK'dan aldığı emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılması istemiyle mahkemeye yaptığı başvurunun .... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 04.08.2010 tarih 2010/693-701 Esas- Karar sayılı ilamı ile kabulüne karar verildiği ve bu kararın taraflara tebliğ edildiği halde temyiz edilmeyerek kesinleştiği anlaşılmıştır. İcra mahkemesi kararları, maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmese de, kendi aralarında kesin hüküm oluşturdukları uygulamada kabul edilmektedir....