KARAR Davacı, davalı tarafından kredi kartı borcu nedeniyle aleyhinde icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini ve davalı tarafından emekli olduğu bankanın emekli ve yardım sandığı vakfından aldığı emekli maaşına haciz konulduğunu, 2008 yılından itibaren 4 yıl boyunca da kesintilerin devam ettiğini, haksız kesilen toplam 8.044,33 TL kesintinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı tarafından kendisi aleyhine başlatılan icra takibi sırasında emekli ve yardım sandığı vakfından aldığı emekli maaşından kesintiler yapıldığını, ancak emekli maaşına haciz konulamayacağı iddiası ile yapılan kesintilerin davalıdan tahsilini istemiştir....
gerektiğini, davalıya fazla yapılan kesintinin iadesi için başvurduklarında sonuç alamadıklarını ileri sürerek davalı hakkında başlatılan takibe itirazın iptalini talep etmiştir....
TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü: İNCELEME VE GEREKÇE: MADDİ OLAY : Davacı, Mardin ili, … ilçesi, Toplum Sağlığı Merkezinde aile hekimi olarak görev yapmakta iken 12/03/2014 tarihinde emekliye ayrılmış ve kendisine emekli aylığı bağlanmıştır. Davalı idare tarafından, davacının 01/04/2014 tarihinden itibaren Mardin Valiliği ile sözleşme imzalayarak aile hekimi olarak işe başladığının tespiti üzerine, emekli aylığı kesilmiş ve daha önce ödenmiş olan 7.395,08-TL tutarındaki emekli aylığı davacı adına borç çıkarılmıştır. Davacı, adına borç çıkarılan tutarı yatırmakla birlikte, emekli aylığının ödenmesi ve yatırdığı tutarın kendisine iadesi talebiyle davalı idareye başvurmuştur. Davacının başvurusu, davalı idarenin 15/05/2015 tarihli işlemi ile reddedilmiştir. Bunun üzerine bakılan dava açılmıştır....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca 5510 sayılı Kanun gereğince ''Sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının, Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları devir ve temlik edilemez, gelir aylık ve ödenekleri yasanın 88. maddesine göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.'' hükmünün 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe girdiği, dava konusu edilen somut olayda, emekli maaşına konulan haciz tarihi itibariyle yürürlükte olmadığından borçlunun Emekli Sandığından aldığı emekli maaşının haczinin mümkün olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Davacı, emekli maaşına bloke kaydı konulup kredi borcunun tahsili için kesinti yapıldığını ileri sürerek blokenin kaldırılmasını ve maaşından kesilen tutarın iadesini istemiştir. 5510 sayılı SGK'nun 93/1. maddesi hükmü gelir, aylık ve ödeneklerin haczine ilişkin olup somut olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki kredi kartı üyelik sözleşmesi uyarınca davacı kredi kartı kullanmış ve sözleşme devam ederken 28.07.2008 tarihinde emekli maaşı hesabından kesinti yapılması yönünde bankaya taahhütname aynı tarihli bireysel kredi sözleşmesine ek rehin sözleşmesi ve taahhütname ile kredi kartına ait yapılması gereken tüm ödemelerin emekli maaşı hesabından tahsil edilmesine ilişkin virman, takas, mahsup talimatı vermiştir. Bu durumda davacının muvafakatı gözetilerek davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru görülmemiştir....
Davacı, davalı tarafından icra takibi yapıldığını ve 5510 sayılı Sosyal Sigorta ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince haciz uygulaması mümkün olmayan emekli maaşından kesinti yapıldığını ve bu kesintinin haksız olduğunu ileri sürerek, İİK'nun 72. maddesine göre haksız olarak ilamsız icra takibinde tahsil edilen paranın istirdadını istemiştir. Bu durumda uyuşmazlığın talep çerçevesinde çözümlenmesi gerekirken işlemin ortadan kaldırıldığından bahisle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Yapılan inceleme sonucunda; davacının emekli maaşı hesabı üzerindeki blokenin kaldırılması ve yapılan kesintinin iadesi istemiyle açılan davada mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Davacı davalı bankadan kredi çekmiş, ödeme yapılmaması üzerine hesabı kat edilerek davacı hakkında bankaca takipte bulunulmuştur. Takibe ilişkin Gaziantep 13. İcra T4 2013/53161 Esas sayılı örnek dosyasındaki belgelere göre takibe itiraz olmadığı, icra işlemlerinin devam ettiği anlaşılmıştır. Bankaca taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesinin 7. Maddesine göre, davalı davacının emekli maaşı üzerine bloke koymuş ve borca mahsuben emekli maaşı üzerinden kesinti yapmıştır....
Polis Misafir evinin, kamu kuru ve kuruluşları bütçesinden herhangi bir katkı almadığı bu nedenle 5335 sayılı Kanunun 30. maddesi kapsamına girdiğinde söz edilemeyeceğini, müvekkilinin idariye yanıltıcı ve aldatıcı bi eylemde bulunmadığını, müvekkilinin emekli maaşı kesilerek müvekkile ödenen emekli maaşlarının ve bayram ikramiyelerinin faizi ile birlikte tahsilinin istendiğini, bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek ...'...
in daha sonra ödeme güçlüğüne düştüğü ve taksit ödemelerinde gecikmeler yaşandığı, bu sebeple müvekkilin emekli maaşına bloke konulduğu, 5510 sayılı Kanunun 93. maddesine göre emekli maaşına konulan blokenin hukuka aykırı olduğu, bu sebeple maaşa konulan blokenin kaldırılmasının talep edildiği beyan edilmektedir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, yaşlılık aylığından sağlık primi kesintisi yapılmasına ilişkin Kurum işleminin iptali ve yapılan kesintinin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün uyulan önceki Yargıtay bozma ilâmına uygun biçimde verilmiş olmasına, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça ve yasaca cevaz bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 16.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....