Her ne kadar davacı vekili müvekkilinin 14/01/2021 tarihinde maaş haczine muvafakat beyanının icra dosyasında mevcut olduğunu ileri sürmüş ise de, bu tarih pazara gelmekte olup dilekçenin icra dosyasına giriş tarihi de 15/01/2021 dir. Öyleyse artık 7 günlük süre 15/01/2021 tarihinden itibaren başlamakla, şikayet süresindedir. Davacı sadece müvekkilinin emekli maaşından kesinti yapıldığı dolayısıyla herhangi bir hacze kabil mal bulunmadığı ifadesinin doğru olmadığını ileri sürerek iptal talep etmektedir. İptali istenen zabıt 12/11/2021 tarihlidir. İİK 8/son madde kapsamı içinde davacı taraf bu ibarenin aksini gösterir somut bir delil sunmamıştır. Haciz zabıtları aksi ispat edilinceye kadar geçerli zabıtlardandır. 15/11/2021 tarihli maaş kesintisine muvafakat beyanı daha önceki 12/11/2021 tarihli zaptın içeriğinin iptaline dayanak teşkil etmeyeceğinden mahkemenin söz konusu maddeye dayalı olarak şikayeti ret etmesinde bir usulsüzlük yoktur....
sağlayamadığını, belirterek davanın kabulüne ödeme emri ve takibin iptaline, takip iptal edilmezse emekli maaşının 1/4 oranında haczedilmesine karar verilmesini, bakiyesinin üzerindeki haczin kaldırılmasını, müvekkilinin emekli maaşından kesilip alacaklıya ödenen miktarın iadesini istemiştir....
B..nda 29.03.2009 tarihine kadar belediye başkanlığı görevini yaptığını, belediye başkanı olmadan önce başka bir kamu kurumunda emekli sandığına tabi olarak çalıştığını, 2006 yılında emekli olduğunu ancak 2004 ve 2006 yılları arasında belediye başkanlığı görevini yaptığı sırada davalı belediye tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenmesi gereken kurum karşılığı emekli keseneğinin ödenmediğinin bildirildiğini ve anılan kesintinin emekli ikramiyesinden yapıldığını belirterek sözkonusu kesintiler toplamının belediyeden tahsilini, ödenmeyen 2009 yılı Şubat ve Mart ayları maaş alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı G.. B.. vekili, davalının emekli sandığı kesenekleri de dahil sosyal güvenlik kurumuna olan tüm borçlarını yapılandırdığını, davacının maaş alacağı bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Dahili davalı Sosyal Güvenlik Kurum vekili davanın reddini talep etmiştir....
- K A R A R - Davacı, emekli maaşına davalı banka tarafından bloke konulduğunu ve maaşında kesinti yaptıklarını, 2011 yılında davalı bankadan tüketici kredisi çekerken haberi olmadan kendisine emekli maaş rehinnamesi diye bir evrak imzalattıklarını, bankaya sorduğunda ise kredi kart borcu sebebiyle kesinti yaptıklarını beyan ettiklerini ileri sürerek, maaş üzerindeki blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir Davalı vekili, davacının kredi kartı borcunu ödemediğini, kendisinden alınan muvafakat uyarınca kesinti yaptıklarını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
KARAR Davacı, SSK emeklisi olup davalı bankadan emekli maaşını aldığını, davalı bankadan 25.000.00 TL tüketici kredisi kullandığını, banka tarafından kredi kartı verildiğini, davalı banka tarafından tüketici kredisi ödemeleri ve kredi kartı için emekli maaşına haksız olarak bloke konduğunu, bu nedenle uzun süredir maaş alamadığını, 506 sayılı yasa gereğince emekli maaşının haciz edilemeyeceğini ileri sürerek emekli maaşından haksız kesilen 2.500.00 TL'nin iadesine ve emekli maaşına haksız konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/28521 Esas sayılı dosyasından emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılmasını, icranın tedbiren durdurulmasını, dosyadan müvekkilinin emekli maaşı üzerine konulan bütün hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının şikayet talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...Şikayet konusu uyuşmazlık, borçlunun emekli maaşının haczi kararının hatalı olup olmadığı noktasındadır. Şikayet süreye tabi değildir. 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı yasanın 56. maddesi ile değişik 5510 sayılı yasanın 93.maddesi “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez....
Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; davacı borçlunun daha öncesinde emekli maaşından her ay 500 TL haciz ve kesinti yapılması için muvafakat verdiğini, akabinde borçlunun istemi ve taraflarınca da kabul edilmesi üzerine aylık kesintinin 250,00 TL ye düşürüldüğünü, ancak borçlunun sözünde durmadığını ve dosya borcunun kapatılmadığını, daha sonra da borçlunun 03/04/2018 tarihinde aylık 250 TL olan muvafakatını yine 500 TL 'ye çıkardığını , o tarihten sonra da aylık 500 TL kesinti yapılmaya devam edildiğini, bu itibarla şikayetin reddinin gerektiğini, ayrıca borçlunun daha önce emekli maaş haczinin kaldırılması istemi ile yapmış olduğu şikayet başvurusunun reddedildiğini ve bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek onandığını, bu durumun kesin hüküm teşkil ettiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir....
dan aldığı emekli maaşı üzerine, gerek haciz gerek şikayet, gerek dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler karşısında haciz konulamaz. Somut olayda, davalı-alacaklı tarafından davacı-borçlu hakkında yapılan takipte davacının .........'nden aldığı emekli maaşına haciz konulmuş ise de takip dosyasında borçlunun hacze muvafakat etmediği görülmüştür. O halde mahkemece istemin tamamen kabulüne karar vermek gerekirken; yazılı ve yanılgılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, ....04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; borçlunun henüz emekli olmaması dolayısıyla da emekli ikramiyesine hak kazanmamasından ötürü şikayetçinin 26.01.2011 tarihli haciz kararının reddedilmesi sebebiyle geçerli bir haciz işleminin yapılamadığı, şikayet olunan tarafından borçlunun emekli olduğunun öğrenilmesi üzerine emekli ikramiyesine haciz konulması talebinde bulunularak 24.02.2014 tarih ve saat 15:29'da uyap sisteminden haciz konulduğu, bu itibarla şikayet olunanın haczinin 1. sırada yer almasının usule uygun olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Davalı banka genel müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen 21/07/2020 tarihli cevapta, davacıya ait hesap üzerinde bloke bulunmadığı, davacının kanuni takip müşterisi olduğu, maaş tutarının kredi borcuna tahsil edildiği, maaş muvafakatnamesi bulunmadığı bildirilmiştir. Anılan genel müdürlükçe verilen 22/07/2020 tarihli müzekkere cevabında aynı hususlar tekrar edildikten sonra davacıya ait hesaba 02/03/2020 tarihinde 375,00 TL emekli maaş promosyon ödemesi yapıldığı, promosyon ödemesine ilişkin taahhütnamenin Telemarketing tarafından müşterinin kayıtlı telefonu aranarak ses kaydıyla alındığı, davacının kanuni takip müşterisi olduğu, hesaba yatan maaş tutarından kanuni takibe aktarılarak borcuna tahsilat yapıldığı belirtilmiştir. Verilen 03/12/2022 tarihli cevabi yazıda da, davacının kanuni takip müşterisi olduğu, maaş tutarının kredi borcuna istinaden tahsil edildiği, emekli maaş muvafakatnamesi bulunmadığı bildirilmiştir....