Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, borçlunun takibin kesinleşmesinden sonra icra müdürlüğüne 01.03.2013 tarihinde vermiş olduğu dilekçesi ile maaşından kesinti yapılmasını muvafakat ettiği, borçlunun bu beyanı esas alınarak icra müdürlüğü tarafından borçlunun emekli maaşından kesinti yapılmaya başlandığı, ancak alacaklının haczin kaldırılmasına ilişkin talebi üzerine, emekli maaşına konulan haczin kaldırılması için yazı yazıldığı, alacaklı tarafından borçlunun almakta olduğu emekli maaşına ve taşınmazlarına haciz konulması için 30.06.2014 tarihinde icra müdürlüğüne talepte bulunduğu, bu talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Borçlunun emekli maaşına konulan her haciz, kendi özgün koşulları içinde ve ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Konulan her haczin, öncekinden farklı olarak ayrıca bir şikayet hakkı doğuracağı ise tartışmasızdır....

    İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine 15/03/2019 tarihinde takip başlatıldığını, aynı tarihte ödeme emrinin elden tebliğ edildiğini, müvekkiline 15/03/2019 tarihinde takibe itiraz olmadığı, lehine işleyecek sürelerden feragat ettiği, emekli maaşının tamamının haczine muvafakat ettiğine dair belge imzalattırıldığını ve emekli maaşına haciz konulduğunu, aynı gün içerisinde müvekkiline hile ile imzalattırılan belgeler ile müvekkilinin borçlandırıldığını, emekli maaşına haciz konulmasına dair muvafakat beyanının geçersiz olduğunun tespiti ile hacizlerin iptaline, kesilen bedellerin iadesine karar verilmesini istemiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davanın kabulü ile davacı T1 adına emekli maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasına, 19.231,78 TL alacağın kesinti tarihlerinden itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve fazlaya ilişkin hakkın saklı kalınmasına karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının hukuki gerekçeden yoksun olduğunu, mahkeme kararı ile bilirkişi raporunun içeriğinin çeliştiğini, mevcut bilirkişi raporuna göre davanın reddi gerekirken mahkemece davanın kabulü ile davacının hesabına herhangi bir bloke konulmamış olmasına rağmen davalı tarafa blokenin kaldırılması yükünü yüklediğini, yine mahkeme kararının kredi sözleşmesini aykırı olduğunu, kredi sözleşmesinin 8....

    Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan deliller ile hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı Kurum vekilinin tüm, davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacı, emekli maaşına ve malvarlığına konulan haciz işleminin iptali ile yapılan kesintilerin iadesini talep etmiş olup, davacının talebi doğrultusunda emekli maaşı ile birlikte dava konusu edilen 2014/13718 takip sayılı ödeme emri nedeniyle malvarlığına konulan haczin de iptaline dair hüküm oluşturulması gerekir iken Mahkemece sadece emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılmasına hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması amacı ile müvekkili banka davalı gösterilerek açılan davanın hukuka ve usule aykırı olduğunu davayı kabul etmediklerini, müvekkili banka ile davacı T1 arasında Kredi Sözleşmeleri imzalandığı ve davacıya kredi kullandırıldığını kullanılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine davacının hesaplarının kat edildiğini hakkında İzmir 15. İcra Müdürlüğü'nün 2019/4230 E. Sayılı ve İzmir 16. İcra Müdürlüğü 2020/2177 E....

      . - 2020/379 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davacının davalı banka şubesinden 2014 yılında 69.000,00 TL bedelli, 36 ay vadeli ihtiyaç kredisi kullandığını, maaşının kredinin kullanıldığı dönemde 2.150,00 TL ve kredi aylık ödeme tutarının ise 2.408,00 TL olduğunu, maaş hesabının yanında, 10.000,00 TL bedelli KMH hesabı ile 750,00 TL tutarında kredi kartı bulunduğunu, yapılandırma ile aylık ödeme tutarının 2.908,66 TL’ye çıktığını, maaşına hukuka aykırı olarak bloke konduğunu, davacı hakkında başlatılmış bir icra takibi olmadığını, 2014 yılı Kasım ayından itibaren maaşını alamadığını belirterek davacının maaş hesabına konulan blokenin kaldırılmasına...

        DAVA KONUSU : Tüketicinin Açtığı Tüketici Kredisinden Kaynaklanan KARAR : İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı bankadan geri ödemesi 117.227,27 TL olan 60.000 TL tutarlı tüketici kredisi kullandığını, borçlarının bir kısım ödemelerini yaptığını, sıkıntılar yaşayıp ödeme yapamayınca emekli maaşına bloke konulduğunu, buradan kesinti yapıldığını, emekli maaşı dışında geliri bulunmadığından müvekkilinin mağdur olduğunu, hacizden önceki dönemde aslında haczi kabil olmayan mal ve hakkın haczedilebileceğine dair anlaşmaların geçersiz olduğunu, bu önde HGK kararı bulunduğunu belirterek davacının maaşına konulan blokenin kaldırılmasını, davacının hesabından yapılan 41.690,62- TL kesintinin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. talep ve dava etmiştir....

        DAVA Davacı dava dilekçesinde; emekli maaşını davalı bankadan aldığını, davalı bankanın emekli maaşından 1/4 oranda kesinti yaptığını, yasa gereğince emekli maaşından icra kesintisi yapılamayacağını, emekli maaşından kesinti yapılması konusunda talimatının olmadığını, bu nedenle noter aracılığıyla bankaya ihtarname çekerek durumun düzeltilmesini talep ettiğini, ihtarnameye rağmen davalının promosyon iptali ve emekli maaşının blokesini kaldırma yoluna gitmediğini ve emekli maaşını başka bankaya taşımaya da izin vermediğini ileri sürerek, 2016 yılından bu yana yasal olmayan bir şekilde konulan blokenin kaldırılmasına ve hiçbir icra dosyasına yatmayan emekli maaş kesintilerinin davalıdan faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 18.02.2021 tarihli ıslah dilekçesiyle dava değerini 21.192,43 TL'ye yükseltmiştir. II....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki emekli maaşının tamanına konulan blokenin kaldırılması davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 18.1.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            HUKUK DAİRESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, tüketici kredisi nedeniyle hesaptan çekilen emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması isteminden kaynaklanmasına göre, kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesine ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21/09/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu