Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın elatmanın önlenmesi konusunda karar verilmesine yer olmadığına ve ecrimisil talebinin de kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu dava konusu taşınmaza davalının tecavüzde bulunduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve 1.500 TL ecrimisile hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesi konusunda karar verilmesine yer olmadığına ve ecrimisil talebinin de kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.08.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne ve kal talebinin reddine dair verilen 29.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, kal isteminin reddine ve ecrimisil isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

      Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....

        Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....

          Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davlarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda, somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....

            K A R A R Davacı vekili, dava dilekçesinde belirtilen dava konusu taşınmazın vekil edenine ait olduğunu, taşınmazların davalı tarafından kullanıldığını belirterek, davalı tarafından yapılan elatmanın önlenmesini, eski hale getirilmesini ve 5.000,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 26.03.2014 tarihli dilekçeyle ecrimisil yönünden talep miktarını toplam 7.794,77 TL'ye yükseltmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 15.05.2014 tarihli kararla elatmanın önlenmesi yönünden davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil yönünden davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 05.06.2017 tarihli ilamı ile ecrimisilin kabulüne karar verilmesi gerektiği ve elatmanın önlenmesi isteği bakımından harcı yatırarak açılmış bir dava olmadığından elatmanın önlenmesine yönelik bir karar verilmesi isabetsiz olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 02.04.2010 gününde verilen dilekçe ile ecrimisil ve elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin reddine, ecrimisil isteminin kısmen kabulü ile 712,50 TL'nin davalıdan alınmasına karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Taşınmazın aynına yönelik davalarda görevli mahkemeyi taşınmazın dava tarihindeki değeri belirler (HUMK m.1/2-2/2)....

                Dava, tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; davacının çekişme konusu taşınmazın miras bırakanının paydaşı olduğu 1269 tarih 23 sıra nolu tapu kapsamında kaldığını, davalılardan kardeşi Mustafa'nın tarafı olduğu Manavgat İkinci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/160 Esas, 2003/307 Karar sayılı dosyasında aynı yerle ilgili olarak lehine elatmanın önlenmesine karar verildiğini, hükmün kesinleşerek infaz edildiğini, buna rağmen davalıların hala taşınmazı kullandıklarını, kendisinin yararlanmasını engellediklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istediği, mahkemece kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür....

                  Payı nedeniyle davalının da dava konusu taşınmazda yararlanma hakkı bulunduğundan taraflar arasındaki sorunun elatmanın önlenmesi davasıyla değil, kesin sonuç sağlayacak taksim veya şüyuun satış yoluyla giderilmesi davası açılmak suretiyle giderilmesi gerekir. Yukarıda açıklanan bu yön nazara alınmadan elatmanın önlenmesi isteğinin kabulü doğru olmadığından karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 5.11.2009 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                    Yapılacak inceleme ve araştırma sonucu dava konusu taşınmazın bütün paydaşlarının katılması suretiyle kullanma taksimine tabi tutulduğu ve bilirkişilerin rapor ve krokilerinde belirledikleri alanın davacıya veya onun murislerine bırakıldığı saptanırsa, davalının taksimen davacıya bırakılan taşınmaza elatması haksız olacağından elatmanın önlenmesi kararı verilmeli, aksi halde payı sebebiyle davalının da taşınmazda yararlanma hakkı olacağından, elatmanın önlenmesi isteği reddolunmalıdır. Yukarıda açıklanan hususlar üzerinde durulmaksızın eksik inceleme ve araştırmayla elatmanın önlenmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 03.04.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu