Yukarıda açıklanan olgular birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu 16 ve 18 parsel sayılı taşınmazlar bakımından ecrimisile ve dava konusu 16 sayılı parsel bakımından elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Davacının temyiz itirazlarına gelince; Dava konusu edilen 18 parsel için elatmanın önlenmesi isteği bakımından olumlu – olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru değildir. Kabule göre de, elatmanın önlenmesi isteği bakımından noksan harcın tamamlanmış olmasına rağmen, alınması gereken karar ve ilam harcının ve davacı yararına hesaplanacak vekalet ücretinin sadece hükmedilen ecrimisil değeri üzerinden berlenmiş olması da isabetsizdir. Davacının temyiz itirazları yerindedir....
Bu durum karşısında davanın, paydaşın paydaş aleyhine açmış olduğu elatmanın önlenmesi davasına dönüştüğü gözetilerek taraflar arasındaki çekişmenin, TMK’nın 688. ve devamı maddelerinde öngörülen paylı mülkiyet hükümleri uygulanmak suretiyle çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Bilindiği üzere; paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenilmesini her zaman isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur....
Bilindiği üzere; elatma haksız eylem olup elatmanın önlenmesi davaları da haksız eylemleri gerçekleştiren kişi ya da kişiler aleyhine açılır. Somut olayda; davacının paydaş olduğu davaya konu 599 ada 104 nolu parselde davalının kayden hakkının bulunmadığı tartışmasızdır. Ne var ki; davalının babası Mehmet Hurşitoğlu da taşınmazda paydaştır. Bu durumda, davalının çekişme konusu taşınmazı babasına teban kullandığı belirlendiği takdirde davanın, paydaşın paydaşa karşı açtığı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası olarak değerlendirilmesi gerekeceğinde kuşku yoktur. Bilindiği üzere; paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenilmesini her zaman isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenilmesi davası açabilir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... ... 'nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacılar, kayden paydaşı olduğu 666 parsel sayılı taşınmazdaki payının davalı tarafından ekim yapmak suretiyle haksız olarak kullanıldığını ileri sürerek payına yönelik elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “Elatmanın Önlenmesi ve Ecrimisil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Akhisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesince elatmanın önlenmesine yönelik davanın reddine, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne dair verilen 12.07.2012 gün ve 2012/53 Esas, 2012/415 karar sayılı kararın temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmesi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 25.02.2013 gün ve 2012/14348 E., 2013/2603 K. sayılı kararı ile: (Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 683. maddesi uyarınca mülkiyet hakkına dayanan elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin reddine, ecrimisil isteğinin ise taşınmazda üçüncü kişi lehine intifa hakkının tesis edildiği tarih olan 20.01.2011 tarihi ile sınırlı olarak kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü ile mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına kısıtlanabileceği temel ilke olarak kabul edilmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
Mahkemece elatmanın önlenmesi talebinin kabulü ve ecrimisil talebinin ise kısmen kabulünü içeren bozmaya konu olan ilk kararda, elatmanın önlenmesi hususunda açık bir onama yapılmamış olması nedeniyle Dairemizce düzelterek onamaya konu edilen kararda elatmanın önlenmesi yönünden de hüküm tesis edilmiş olması doğrudur. Bu bağlamda elatmanın önlenmesi talebinin kabulü ve ecrimisil talebinin ise bozma ilamında belirtildiği üzere işlem yapılarak kısmen kabulü yönünde verilen mahkeme kararında bir isabetsizlik olmadığının anlaşılması nedeniyle düzelterek onama kararının kaldırılarak hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....
Dava, çapa bağlı taşınmaza elatmanın önlenmesi; birleştirilen dava ise, elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istemlerine ilişkindir. ./.. 2009/11396-12736 -2- Malik ya da zilyet olunan taşınmaza haksız elatma halinde taşınmazın korunması istemi yargı önüne taşınabilir. Mülkiyet hakkının içeriği başlıklı TMK. 683.maddesinde “Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü yer almaktadır. Somut olayda; davacı ..., 1535 sayılı taşınmazına davalının tel çit yapmak yoluyla elattığından elatmanın önlenmesini; yargılamanın devamı sırasında ise, tel çitin kendisi tarafından hatalı yere yapıldığını, davalının doğru kısma yapılmasını engellediğinden elatmanın önlenmesini istemiştir....