Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 29.12.2014 birleştirilen dosyada 06.11.2015 gününde verilen dilekçeler ile asıl davada elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil, birleştirilen davada temliken tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 05.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-birleştirilen dava davalısı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil, birleştirilen dava ise, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın reddine, temliken tescil şartları gerçekleştiğinden birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.08.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.04.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve tazminat istemlerine ilişkindir. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Mamalek hukukundan doğan davalarda, mahkemenin görevini davanın açıldığı tarihteki dava değeri belirler. Somut olayda; çekişme konusu 314 ada 254 parsel sayılı taşınmazın 619,50 m2 yüzölçümünde olduğu ve arsa niteliği ile tapuda kayıtlı bulunduğu anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.04.2005 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.05.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, üzerinde kat mülkiyeti kurulu taşınmazda davacılara murislerinden intikal eden 2 numaralı bağımsız bölümün, projesine aykırı olarak 6 ve 7 numaralı bağımsız bölüme katılmak suretiyle tamamen kaldırıldığından, bu bağımsız bölüme davalılarca yapılan elatmanın önlenmesi ve projesine uygun olarak 2 numaralı bağımsız bölümün eski hale getirilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar tarafından, davalı aleyhine asıl davada 16.03.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, yola elatmanın önlenmesi ve kal; birleştirilen dava ormanlık alana elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. Asıl davada davacı, davalının kadim köy yoluna yapı yapmak ve etrafını çitle çevirmek suretiyle müdahalede bulunduğunu belirterek elatmanın önlenmesi ile yapı ve çitin kaldırılmasını istemiştir. Birleştirilen davada davacı ... idaresi, davalının ormanlık alana elattığını belirterek elatmanın önlenmesi ve kal talebinde bulunmuştur....

          Görülüyor ki; asıl dava çapa dayalı elatmanın önlenmesi ve kal, buna karşı açılan birleştirilen dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı temliken tescil istemlerine ilişkindir. Elatmanın önlenmesi ve kal davasının davacıları, birleşen 2007/59 Esasta kayıtlı temliken tescil davasında davalıdır. Gerçekten; her iki dava ayrı ayrı açılmış olsa bile, biri hakkında verilecek hüküm diğerini etkileyecek nitelikte bulunduğundan, 2004/275 sayılı asıl dava ile, temliken tescil isteğine ilişkin 2007/59 sayılı davanın birleştirilerek sonuçlandırılması HUMK.nun 45. maddesi gereğidir. Birleşen 2005/145 sayılı dava dosyasında Türk Medeni Kanununun 747. maddesine dayanılarak 53 parsel malikleri, 54 parselden geçit hakkı kurulması 53 parsel maliklerinden ... ise, tapu kaydındaki ... isminin ... olarak düzeltilmesini istemiştir....

            Mahkemece, davalının devletin hüküm ve tasarrufu altındaki 1020 m2 yere elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu "güney" mevkiindeki yer, daha önce davacı ... Başkanlığının taraf olmadığı üç ayrı davaya daha konu olmuştur. Akkuş Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/12 Esas sayılı dosyasında davacı ..., davalılar ... ... ve ... ...'e karşı tapulu yere elatmanın önlenmesi davası açmış ve yapılan yargılama sonunda davacı tapusunun dava konusu yere uymadığı ve yerin köy halkı tarafından hayvan otlatılması amacı ile kullanıldığı sabit olduğundan reddedilmiş ve hüküm Yargıtay 1.Hukuk Dairesince onanarak kesinleşmiştir. Bunun üzerine yine Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/172 Esas sayılı dosyasında bu kez davacılar ... ... ve ... ... davalı ...'e karşı meraya elatmanın önlenmesi davası açmışlar ve bu davada davacıların sıfat ve hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş ve temyiz edilmeden kesinleşmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar tarafından, davalılar aleyhine 08.01.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal, birleştirilen davada davacılar tarafından davalılar aleyhine 01.06.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne birleştirilen davanın reddine dair verilen 01.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı birleştirilen dosya davacıları... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava elatmanın önlenmesi ve kal, birleştirilen dava Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleştirilen tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.05.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 01.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, maliki olduğu 83 parsel sayılı taşınmaza elatmanın önlenmesini ve betonun kal’ini istemiştir. Davalı, davacının taşınmazı fiilen kullanmadığını ve beton zemini diğer paydaşların onayı ile yaptığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, pafta ve zeminin birbirine uyumlu bulunmadığı, davacının iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir....

                  Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya şuyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazların harici veya fiili taksimi ile paylarının mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz....

                    Ancak, o paydaşın taşınmazda payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa elatmanın önlenmesi davası dinlenemez. Yerleşik Yargıtay uygulamasına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorunu elatmanın önlenmesi davasıyla değil kesin sonuç sağlayacak taksim veya şuyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözülebilir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazların harici veya fiili taksimi ile paylarının mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz....

                      UYAP Entegrasyonu