WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, insan sağlığına ve çevreye zararlı tesis kurmak suretiyle oluşan eylemden kaynaklanan elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazların inceleme görevi Yüksek 4.Hukuk Dairesine aittir. Ne varki 4.Hukuk Dairesi görevli olduğundan Dairece görevsizlik kararı verildiği halde, Yüksek 4.Hukuk Dairesi tarafından karşı görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına, 13.7.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava insan ve çevre sağlığına aykırı eylemden kaynaklanan elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 4.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,10.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Davaya konu olayda uygulama imkanı bulunan TMK’nun 740. maddesi, başkasının mülküne geçip zarar veren dal ve köklerin, zarar gören mülk sahibi tarafından kesilebileceği hükmünü içermektedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.08.2001 ve 19.11.2001 gününde verilen dilekçeler ile tapu iptali ve tescil, birleştirilen davada ise elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, birleşen davanın kabulüne dair verilen 25.12.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, inanç ilişkisine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Birleşen davada mülkiyet hakkına dayanılarak elatmanın önlenmesi istenmiştir. Mahkemece, inanç ilişkisine dayalı davanın reddine, birleşen elatmanın önlenmesi istemine dair davanın ise hapis hakkı tanınarak kabulüne karar verilmiştir....

          Somut olayda; dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olup, 6100 sayılı HMK’nin yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra (24.09.2014 tarihinde) açıldığından, davanın 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi uyarınca genel yetkili asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekir. 3. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da el atmanın önlenmesi davasını etkilemez. 4. Dava elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/01/2014 NUMARASI : 2012/626-2014/30 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .. . raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacılar, kayden maliki oldukları 270 ada 114 parsel sayılı taşınmazı 3 yıldır haksız yere davalının kullandığını, kira ödemediği gibi taşınmazı da boşaltmadığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesine ve 01.06.2007 tarihinden itibaren belirlenecek ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir....

              Dava çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 683.maddesi " Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davacı açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir " hükmünü içermektedir. Eldeki davada, davacı 106 ada 24 parsel sayılı taşınmazın malikidir. Mahallinde yapılan keşif ve 10.11.2010 tarihli fen bilirkişi raporuna göre elatmanın önlenmesi davasına konu olan taşınmazın 105 ada 145 parsel sayılı taşınmaz olduğu tespit edilmiştir. Dosyada getirtilen tapu kaydı incelendiğinde 105 ada 145 parsel sayılı taşınmaz davacı adına kayıtlı olmayıp dava dışı ... adına tapuda kayıtlıdır. Bu durumda davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır....

                Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin taşınmazı malik sıfatıyla kullandığını, ecrimisilin ancak haksız ve hukuka aykırı bir eylemden dolayı talep edilebileceğini ileri sürerek kararın kaldırılıp davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil istemine ilişkindir. Yargıtay kararlarında da belirtildiği şekilde; elatmanın önlenmesi davası, mülkiyet hakkına dayanan ve kaynağını TMK’nın 683. maddesinden alan bir dava türüdür. Müdahalenin men’i davasında amaç, mülkiyet hakkına olan saldırının veya müdahalenin ortadan kaldırılmasıdır. Böylelikle malına haksız olarak müdahalede bulunulan malik, içinde bulunduğu durumdan kurtulmuş olur. Bahsi geçen müdahale maddi olabileceği gibi farklı şekillerde de ortaya çıkabilmektedir. El atmanın önlenmesi davası açabilmek için dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır....

                Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

                O halde, Mahkemece, davacı vekiline tapu malikinin veraset belgesini alması için süre ve imkan verilmesi, tapu maliki ile veraseti alınan ...'nın aynı kişi olup olmadığı ile veraset belgesine göre tarafların tapu malikinin mirasçısı olup olmadığının tereddüte yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi; tarafların tapu malikinin mirasçısı olduğunun tespit edilmesi halinde ise, davacının payına karşılık çekişmesiz olarak kullanabileceği bir kısım yerin olup olmadığının araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu