"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar/birleşen davanın davalıları vekili tarafından, davalı aleyhine 27.01.2000 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, birleşen davanın davacısı tarafından, birleşen davanın davalıları aleyhine 25.10.2009 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 02.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ve birleşen davanın davacısı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkemece, Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KİRALANANIN TAHLİYESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, tahsise ve satış vaadi sözleşmesine dayalı elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.04.2011 tarih ve 14 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 02.06.2011 tarih ve 27952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.05.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler, yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine uygun olduğu gibi özellikle dayanılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesi içeriğine göre satışa konu taşınmazın davacıya teslim edildiğine dair bir bilgi içermemesine ve sözleşme uyarınca temlikin 13.08.2008 tarihinde yapılacağı şart edilmiş bulunmasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 20.03.2007 tarihinde oybirliği ile...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı/k.davalılar vekili tarafından, davalı/k.davacı aleyhine 21.01.2010 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi, davalı/k.davacı tarafından davacı/karşı davalı aleyhine 11.03.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 21.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı/karşı davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 25.04.2011 tarihinde...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Davacı banka maliki olduğu dava konusu taşınmazı satış vaadi sözleşmesi ile davalıya devretmiş, ancak davalı tarafından sözleşmede belirlenen bedelin taksitlerinden bir kısmının ödenmemesi nedeni ile sözleşme feshedilmiştir. Davacı banka mülkiyet hakkına dayanarak elatmanın önlenmesi, ecrimisil isteğinde bulunmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak, anılan Daire Başkanlığınca da görevsizlik kararı verildiğinden, görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığına sunulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.04.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, 2. kademede gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi ve alacak talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; men'i müdahale isteminin reddine, akdin feshi ve alacak isteminin kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 24.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.04.2019 tarihinde oy birliği...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ GEREKÇE : Asıl dava taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, karşı dava ise muhdesatın aidiyetinin tespiti, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur. Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Asıl ve birleştirilen dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, çekişme konusu... parsel sayılı taşınmazdaki ...'in ... arsa paylı D Blok 6 nolu dairedeki hak ve alacaklarını 20.08.2004 tarihli Noter gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile devir aldığını, taşınmazda kat irtifakı kurulmadığından malik sıfatı ile hareket eden davalı ...'in ve kiracısı diğer davalı...'ün taşınmaza haksız bir şekilde müdahale ettiklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve 1.000,00 TL ecrimisilin (ıslahla 35.835,00 TL) yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında birleşen davasından feragat etmiştir. Asıl davada davalılar, dava konusu dairenin bulunduğu 5188 parsel sayılı taşınmazın maliklerinden dava dışı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacılar; paydaşı oldukları 47 parsel sayılı taşınmaz bakımından, dava dışı yüklenici ile aralarında düzenlenen 21/08/2000 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin kesinleşen mahkeme ilamı ile feshedildiğini ancak bu arada yüklenicinin taşınmazda yer alan B-3 Blok, 5 nolu daireyi davalıya satış vaadi sözleşmesi ile devrettiğini, yüklenici ile aralarındaki sözleşme feshedildiğinden davalının çekişmeli bölümde fuzuli şagil olduğunu, ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müdahale tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 1.000,00.-TL. ecirimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında keşfen belirlenen değer üzerinden ecrimisil değerinin ıslah edildiğini bildirilmişlerdir. Davalı; usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen herhangi bir savunma getirmemiştir....
Eldeki davada, çözümlenmesi gereken sorun, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, TMK'nun 683. maddesine dayalı elatmanın önlenmesi davası mı yoksa TMK'nun 974 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası mı olduğu hususunda toplanmaktadır. Bilindiği üzere ve kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nun 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler....