Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir. (YHGK'nun 25.02.2004 gün ve 2004/1-120-96 sayılı kararı) 25.05.1938 tarih ve 29/10 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ve Yargıtay'ın aynı yoldaki yerleşmiş içtihatları uyarınca ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlar. Hemen belirtelmelidir ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir. Alınan bilirkişi raporu, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık olmalı ve değerlendirmenin gerekçelerinin bilimsel verilere ve HMK'nın 266 vd. maddelerine uygun olarak açıklanması gereklidir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.05.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.02.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir. Davalı davanın reddini savunmuştur....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava el atmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil talebine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, kararı davalı vekili istinaf etmiştir. Davacı, davalının taşınmazına taşkın yapı yaptığını iddia ederek el atmanın, önlenmesi, kal ve ecrimisil talebinde bulunmuş, davalı davanın reddini talep etmiş, mahkemece el atmanın önlenmesine, taşkın yapının kal'ine ve ecrimisil ödenmesine hükmedilmiştir. Mahkemece tapu kaydı getirtilmiş, taşınmazın tarihi eser niteliği taşıyıp taşımadığı hususunda araştırma yapılmış, mahallinde keşif, bilirkişi incelemesi yapılmış, bilirkişi raporu ve itirazlar doğrultusunda ek raporlar alınmış, yargılama neticesinde davalının davacının taşınmazında 7m2'lik alana taşkın olacak şekilde binasını inşa ettiği anlaşılmıştır....

      Bilindiği üzere, ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

        Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/09/2020 tarihinde yürürlüğe giren 25/06/2020 tarihli 564 sayılı Daireler arası İş Bölümü kararında 1. Hukuk Dairesi bölümünün 1. Maddesine göre; "Taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı tapu iptal, tescil, el atmanın önlenmesi, yıkım (kal) istemli davalar ile haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a bakma görevi 1. Hukuk Dairesi'ne aittir. Bu nedenle dosyanın 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine 12/04/2021 günü oybirliğiyle karar verilmiştir. Oktay KAYA Başkan 34234 Tümay DOĞRU Üye 38169 Ebru ALTAŞ Üye 120815 Soner KILIÇ Katip 243644 *Bu belge 5070 sayılı kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır....

        Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 1.Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalının el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne ilişkin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2.Davalının ecrimisile yönelik temyiz isteğine gelince; gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi-Ecrimisil Dava, mülkiyet hakkına dayalı olarak açılmış haksız işgal nedeniyle elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmamaktadır. Mahkemece de bu talep doğrultusunda yargılama yapılıp davalının haksız işgalci olduğu kabul edilerek haksız işgalin sona erdirilmesine ve 61.700,00.-TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Bu durumda mahkemenin nitelemesi de haksız işgal ve ecrimisil yönünde olduğundan taraflar arasında yazılı kira sözleşmesi bulunmadığından temyiz inceleme görevi Dairemizin görevi haricinde olup, Yargıtay 1.Hukuk Dairesi'ne aittir....

            in, ecrimisil istemine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinden; Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere; ecrimsil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgalin varlığı durumunda oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Hemen belirtelim ki, ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarı belirlenmelidir....

              Bilindiği üzere, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği gibi ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....

                Hükmü, davalı ... vekili ile davacılar vekili temyiz etmişlerdir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalının tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dava, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Davacılar, paydaş oldukları taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemlerinde bulunup, ecrimisil isteminden feragat etmişlerdir. Bir davada yapılan yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen tarafa yükletileceği 6100 sayılı HMK’nun 326/1; yargılama giderleri arasında vekalet ücretinin de bulunduğu 323/ğ maddelerinde düzenlenmiştir. Somut olayda, davacıların 3.037,25TL bedelli ecrimisil istemi feragat nedeni ile reddedildiğinden, bu değer dikkate alınarak davada kendini vekil ile temsil ettiren davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu