DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava; paydaşlar arası elatmanın önlenmesi ve kal tahsili istemine ilişkindir. İlk dereceli mahkemede yapılan yargılama sırasında mahallinde keşif icra edildiği, bilirkişi raporlarının dosyaya alındığı anlaşılmıştır. Dava konu taşınmazda taraflar paydaştırlar. Her ne kadar davacı tarafından, dava konusu taşınmazda davalıların bir hakkı olmadığı ileri sürülmüş ise de, dosyada mevcut güncel tapu kaydında yapılan incelemede; dava konusu edilen 420 parsel sayılı taşınmazın, kadastro yenileme çalışmaları sonrasında 105 ada 117 parsel olarak tapuya tescil edildiği, davacının iş bu taşınmazda 12/144 hissesinin, davalıların murisi Niyazi oğlu T3'nin ise 9/144 hissesinin bulunduğu, buna göre taşınmazda tarafların paydaş oldukları anlaşılmıştır. Bilindiği üzere, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenilmesi, yıkım ve ecrimisil istiyebilir....
Ancak istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....
Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı veya kullanabileceği bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya ortaklığın satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706, Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237, Borçlar Kanunu'nun (BK) 213, Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri hilafına tapulu taşınmazlarda harici veya fiili taksim ile payların mülkiyeti ana taşınmazdan ayrılamaz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Yıkım K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle yıkım isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı ile hazırlanan, 28.01.2022 tarihli ve 31733 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (7.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 11.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Kal Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili, müvekkilinin malik olduğu dava konusu 956 ada 6 parsel sayılı taşınmaz ile davalıya ait 956 ada 7 parselin komşu olduğunu, davalının yağmur suyu borusunu müvekkiline ait taşınmazda bulundurduğunu, kendine ait binanın 2. katındaki ...... demirleri üzerine yapılmış .... saksılarını müvekkiline ait taşınmaz üzerine taşırdığını, sınır duvarını müvekkile ait taşınmaza tecavüz edecek şekilde inşa ettiğini ve müvekkiline ait sınırda açık ...... inşa ettirdiğini belirterek elatmanın önlenmesine, müdahale unsurlarının kal-i ne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 09.02.2016 Salı günü saat 9.30 da daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....
Dava, tapulu taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. 1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Davalılardan ..., davaya konu edilen ... parsel sayılı taşınmazda, 9/64 pay maliki olup, davacıların payına yönelik elatmanın önlenmesine dair hüküm kurulması gerekirken, taşınmazda mülkiyet hakkı bulunan davalı ...'in taşınmazın tamamından el çektirilmesi sonucunu doğuracak şekilde mutlak olarak elatmanın önlenmesine karar verilmesi doğru olmamıştır. 3-Dosya arasında bulunan tapu kaydının incelenmesinden, davaya konu taşınmazda kat mülkiyetinin kurulu olmadığı, taşınmazın arsa vasfında olduğu ve davacılardan ...'in 1/8, ...'in 3/64, ...'in 1/8, ...'in 1/16, davalı ...'in ise 9/64 pay maliki olduğu anlaşılmaktadır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2022 NUMARASI : 2021/101 ESAS, 2022/150 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Tapulu Taşınmazda Yararlanma Anlaşmasına Aykırılık Nedeniyle) KARAR : Ünye 3....