Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, ecrimisil ve birleştirme kararı verilen dava isteminin reddine karar verilmiştir. Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davalı-davacı ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-Davacı-davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Davacı, taşınmazına elatmanın önlenmesi ve haksız kullanım tazminatı istemlerinde bulunmuştur. Hükme esas alınan 26.02.2009 tarihli fen bilirkişi raporunda davacıya ait 2674 parsel sayılı taşınmaz içerisindeki binanın krokisinde kırmızı boya ile gösterilen 41,93 metrekare kısmının davalının kullanımında olduğu belirtilmiştir. Davacıya ait taşınmaz içinde bulunan binanın davacının mülkiyet hakkına tecavüzlü olduğu açıktır....
Davalı, tapu tahsis belgesi olduğunu, davanın reddini savunmuştur. Mahkemenin, davalıya verilmiş olan tapu tahsis belgesinden dolayı fuzuli işgalden bahsedilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararı Dairece "İstanbul - Boğaziçi alanında kalan yerlerde tapu tahsis belgesinin tapuya dönüştürülmesi olanağı bulunmadığı ve bu belgenin hukuken ifa edilemeyecek bir belge durumuna düştüğü, bu nedenle elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesi gerektiği" belirtilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak elatmanın önlenmesine ve yıkıma karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi Murat Ataker'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Davaya konu olayda uygulama imkanı bulunan TMK’nun 740. maddesi, başkasının mülküne geçip zarar veren dal ve köklerin, zarar gören mülk sahibi tarafından kesilebileceği hükmünü içermektedir....
Hukuk Dairesinin 07.09.2020 tarihli 2018/5447 Esas, 2020/4903 Karar sayılı ilamı ile "Karar başlığında Aile Mahkemesi yazılmış ise de maddi hata sonucu yazıldığı mahkemesinde her zaman düzeltilebileceği davacı vekilinin, 879 ada 21 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak elatmanın önlenmesi, eski hale getirilme tazminatı ve haksız fiilden kaynaklanan manevi tazminat davası açmış olmasına rağmen, sadece 21 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak eski hale getirme tazminatı hakkında hüküm tesis edilmesi, elatmanın önlenmesi ve manevi tazminat talebi hakkında olumlu olumsuz herhangi bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davacının dava tarihinde malik sıfatını haiz olmadığı, dava tarihi itibariyle kişisel veya ayni hakka dayanan hakkını ispat edemediği gerekçesiyle, aktif husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine karar vermiştir....
Belediyesi lehine maktu vekâlet ücreti takdir edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı ... ile davalı ... vekillerinin tapu iptali ve tescil kararına ve davacı Orman Yönetiminin vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının reddi ile anılan yönlerden hükmün onanması gerekmiştir. 2) Davalı ... vekilinin elatmanın önlenmesi kararına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Türk Medenî Kanununun 683. maddesi uyarınca mülkiyet hakkı bulunan malik, hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde yararlanma, kullanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Yine aynı hüküm uyarınca, haksız bir elatma varsa, anılan hüküm, malike her türlü haksız elatmanın önlenmesini isteme yetkisi de tanımıştır. Somut olayda, davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmaz davalı adına tapuda kayıtlıdır. Davalı, dava tarihinden önce taşınmaz üzerinde tapu kaydına dayanarak tasarruf ettiğinden, davalının dava konusu taşınmaza haksız bir elatmasından söz edilemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : HAKSIZ İŞGAL NEDENLİ -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi, birleşen dava kooperatifler hukukundan kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde; elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne, birleşen dosyadan açılan tapu iptali ve tescil isteminin reddine karar verilmiş olup, karar davalı birleşen dosyadan davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 11.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 26.01.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğünün 2015/4455 Esas sayılı dosya ile icra takibi yaptığı ve 01.07.2014 tarihinden itibaren ecrimisilin tahsilini talep ettiği, diğer taraftan, davanın elatmanın önlenmesi ve 500,00 TL ecrimisil isteğiyle açıldığı, dava tarihinde 500,00 TL üzerinden harcın yatırıldığı, yargılama sırasında bilirkişinin belirlediği davacı payına isabet eden ecrimisil üzerinden davanın ıslahı suretiyle ıslah harcının ecrimisil talebine ilişkin olarak yatırıldığı ve elatmanın önlenmesi isteğine konu bağımsız bölümün değerinin tespit edilmeden 20.09.2016 tarihinde nihai kararin verildiği, ardından 06.10.2016 tarihinde bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle 14 nolu bağımsız bölümün değerinin 185.000,00 TL olarak tespit edildiği, mahkemece elatmanın önlenmesi davası bakımından çekişmeye konu edilen 14 no’lu bağımsız bölümün yargılama sırasında keşfen değeri tespit edilmediği halde hükümden sonra keşfe katılan inşaat bilirkişisinden 06.10.2016 tarihinde ek rapor alınmak suretiyle belirlenen değer üzerinden...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.03.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.07.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, şahsi hakka dayalı elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davacı vekili, dava konusu 736 parsel sayılı taşınmazda müvekkilinin muhdesat sahibi ....'tan satış vaadi sözleşmesi ile bu hakkını satın almasına rağmen davalının muhdesatı haksız yere işgale devam ettiğini belirterek elatmanın önlenmesini istemiştir. Davalı vekili, müvekkilinin dava konusu taşınmazdaki muhdesatı paydaşlardan .... adına kullandığını, haksız işgalinin bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur....
Bir kamu kurumu tarafından bir tesisin yaptırılması sırasında devlet malı olmayan yerlerden toprak veya kum alınması yahut böyle yerlere toprak, kum veya moloz yığılması neticesinde doğan zararların ödetilmesi istekleri, başkasının malına kamu kurumunun dilediği gibi el atma hakkı bulunmadığı ve plan veya projelere ve şartnamelere başkasının malına ihtiyaca göre el atılabilmesini gerektirecek esaslar konulamayacağı nedeniyle haksız eylemden doğan tazminat davası sayılır. Aynı kural ağaç kesilmesi durumunda da söz konusudur. Bundan başka yapılan işlerin plan ve projelere aykırı yapılması da idari karara aykırı bir hareketin varlığı nedeni ile yine idari kararın uygulanmasından doğan bir zarar sayılamaz ve bu bakımdan dava haksız eylemden doğan ve adli yargı yerinde bakılması gereken bir tazminat davası olarak kabul edilir....
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın elatmanın önlenmesi talebi yönünden davanın kabulüne, yıkım talebi yönünden davanın reddine ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi talebi yönünden davanın kabulüne, yıkım talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir....