Mahkemece çekişmeli taşınmazın 1950 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdit haritası içinde iken 1991 yılında 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı, dava konusu taşınmazın eylemli orman olduğu ve yargılama sırasında taşınmazın niteliğinin orman olarak düzeltildiği gerekçesiyle nitelik değişikliğine yönelik hüküm kurulmasına yer olmadığına, taşınmazların beyanlar hanesindeki 2/B ve zilyetlik şerhlerinin kaldırılmasına, davalı gerçek kişinin el atmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapuda cins değişikliği, beyanlar hanesindeki şerhlerin silinmesi ve el atmanın önlenmesi niteliğindedir....
Mahkemece çekişmeli taşınmazın 1950 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdit haritası içinde iken 1991 yılında 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı, dava konusu taşınmazın eylemli orman olduğu ve yargılama sırasında taşınmazın niteliğinin orman olarak düzeltildiği gerekçesiyle nitelik değişikliğine yönelik hüküm kurulmasına yer olmadığına, taşınmazların beyanlar hanesindeki 2/B ve zilyetlik şerhlerinin kaldırılmasına, davalı gerçek kişinin elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapuda cins değişikliği, beyanlar hanesindeki şerhlerin silinmesi ve el atmanın önlenmesi niteliğindedir....
Yönetimi, çekişmeli taşınmazın bir bölümünün kesinleşen tahdit içinde kaldığından tahdit içinde kalan yerin tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili ve davalının elatmasının önlenmesi istemiyle dava açtığı ve çekişmeli taşınmazın (B) ile işaretlenen kesiminin kesinleşen orman sınırlama haritası içinde kaldığı belirlendiği -2- 2008/10130-15248 halde mahkemece elatmanın önlenmesi istemi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş tahdit haritası ile 2/B haritasına dayalı olarak yöntemince yapılan uygulama ve araştırma sonucu taşınmazın (B) ile işaretlenen bölümünün tahdit içinde kaldığı belirlenerek, bu bölümün tapu kaydının iptaline karar verildiğinden Orman Yönetimi ve Hazinenin diğer temyiz itirazlarının reddi ile hükmün el atmanın önlenmesi istemi yönünden bozulmasına karar verilmiştir....
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre 2007 yılında yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır. 1) Dosya kapsamına ve uzman orman bilirkişiler kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve orman vasfıyla tapuda kayıtlı olan taşınmazlar üzerine şerh konulamayacağına göre mahkemece taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tescile, davalı ... lehine konulan şerhin kaldırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı gerçek kişinin tapu iptal ve tescili ile ... vekilinin şerhin silinmesine yönelik temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2) Davalı ...'...
Köyü 1339 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile orman rejimi dışına çıkartılan yer niteliği ile Hazine adına tesciline, davalının taşınmaza elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından parselin orman niteliği ile tescil edilmesi gerektiği nedeniyle temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, öncesi orman olan ve orman rejimi dışına çıkartılan ancak, fiilen orman olan taşınmazın tapu kaydının iptali, tescil ve elatmasının önlenmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 3116 sayılı Yasaya göre 1941 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1744 Sayılı Yasaya göre 06.10.1976 tarihinde yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması ile 3302 Sayılı Yasaya göre 13.12.1989 tarihinde ilan edilip kesinleşen 2/B madde uygulaması vardır. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın orman olarak tescilini talep etmiştir....
Dairemizin 15/03/2016 tarih 2015/13516 E. - 2016/3277 K. sayılı kararı ile; çekişmeli taşınmazların tapusunun iptal edilen bölümlerinin orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığından ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, davalı vekilinin tapu iptali ve tescil davası yönündeki temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına; davalı vekilinin elatmanın önlenmesi davasına yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava konusu taşınmazlar, davalı tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalı tarafından çekişmeli taşınmazlara haksız elatma söz konusu olmadığından, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece, davanın taşınmaza yönelik elatmasının önlenmesine karar verilmiş olması, usûl ve kanuna aykırı olup, davalı vekilinin elatmanın önlenmesi davasına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
Genel arazi kadastro çalışması 1974 yılında yapılıp kesinleşmiştir. 1) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın kısmen orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalılar vekillerinin tapu iptali ve tescil davası yönündeki temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanması gerekmiştir. 2) Davalılar vekillerinin elatmanın önlenmesi davasına yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava konusu taşınmaz, davalı tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalı tarafından çekişmeli taşınmaza haksız elatma söz konusu olmadığından, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece, davanın taşınmaza yönelik elatmasının...
Davacı Orman Yönetimi, taşınmazın 1684,30 m²'lik bölümünün kesinleşmiş orman sınırı içinde kaldığı iddiası ile taşınmazın bu kısmının tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tescili, müdahalenin önlenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın harita mühendisi bilirkişi 22.11.2012 tarihli kroki ve raporunda (A) harfiyle gösterilen 1.684,30 m²'lik bölümün orman sayılan yerlerden ve kesinleşmiş orman sınırı içerisinde kaldığından tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, davalıların vaki müdahalesinin önlenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiş, ancak Hazine vekili 20.05.2014 havale tarihli dilekçe ile temyiz isteminden vazgeçmiştir. Dava, kesinleşen orman sınırı içinde kalan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; 1) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın kısmen orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, davalılar vekilinin tapu iptali ve tescil davası yönündeki temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanması gerekmiştir. 2) Davalılar vekilinin elatmanın önlenmesi davasına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dava konusu taşınmaz, davalılar tarafından dava tarihine kadar tapu kaydına dayanılarak tasarruf edildiğinden ve bu tarihe kadar davalılar tarafından çekişmeli taşınmaza haksız elatma söz konusu olmadığından, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece, davalıların taşınmaza yönelik elatmasının önlenmesine karar verilmiş olması...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu kaydının iptali ve tescili ile elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... Yönetimi, ... Köyü 4424 parsel sayılı 300 m2 yüzölçümündeki taşınmazın, tapuda davalılar adına kayıtlı olduğunu, yörede 1979 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığını belirterek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili ve elatmanın önlenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, dava konusu parselin tapu kaydının iptaline, orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, elatmanın önlenmesi isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir....