Davacı vekilinin temyiz itirazına gelince; somut olayda, mahkemece el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesince el atmanın önlenmesi kararının verilmesinde isabetsizlik olmadığı belirtilerek ecrimisil yönünden hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma üzerine yapılan yargılamada, el atmanın önlenmesi talebi yönünden davanın tefrik edilmesine karar verilmiş, ecrimisil yönünden verilen kısmen kabul kararı ise Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun, “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 üncü maddesi, “İyiniyetli olmayan zilyet bakımından” başlıklı 995 inci maddesi. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
DAVA Davacı vekili; müvekkilinin maliki olduğu 177 ada 1 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafça kaçak harfiyat dökülerek ve izinsiz olarak prefabrik şantiye kurulmak suretiyle el atıldığını ileri sürerek el atmanın önlenmesine, eski hale getirmeye, olmadığı takdirde bedelinin tahsiline ve ecrimisile karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. III....
Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 02.04.2012 gün ve 2009/10-Esas-2012/142-Karar sayılı hükmün Bozulmasına ilişkin olan 19.3.2013 gün ve 9615-3749 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Davacının , kayden malik olduğu taşınmaza davalının haklı ve geçerli bir sebep olmaksızın müdahale ettiğini ileri sürerek el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunduğu, davalının cevap dilekçesinde ; taşınmazı davacıdan tapu dışı satış yoluyla 2003 yılının Mart ayında üzerindeki harabe binayla satın aldığını, taşınmazda faydalı ve zorunlu masraflar yaptığını belirterek davanın reddini savunduğu, davalı tarafından tapu dışı satışa dayalı açılan tapu iptali ve tescil davasının ...2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/687-2009/523 sayılı kararıyla satışa ilişkin yazılı...
ın 3/8 hisse ile paydaş oldukları, davanın açıldığı ...Asliye Hukuk Mahkemesi'nce 06.05.2014 tarihli 2012/680-428K sayılı kararla kira sözleşmesinden kaynaklanan davaların sulh hukuk mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği, bu kararın kesinleşmesi üzerine davanın sulh hukuk mahkemesince karara bağlandığı anlaşılmaktadır. Ne var ki, eldeki dava, davalıların çekişme konusu taşınmazı fuzulen işgal ettiği iddiası ile açıldığına göre; anılan isteğin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerinden kaynaklandığı ve uyuşmazlığın çözümünün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 2/1. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesinin görevinde bulunduğu kuşkusuz olup, asliye hukuk mahkemesince işin esasının incelenmesinde, taraflar arasında hukuken geçerli bir kira ilişkisinin varlığının saptanması halinde davanın reddedilmesi, aksi halde el atmanın önlenmesi ve ecrimisil yönlerinden bir karar verilmesi gerekeceği izahtan varestedir....
in dava konusu taşınmazın bir kısmına haksız olarak el attığını, el atılan taşınmazın 1. derece sit alanı içerisinde kaldığını ileri sürerek davalının 254 parsel sayılı taşınmaza el atmasının önlenmesine ve davalının el attığı alan üzerindeki muhdesatların yıkımına karar verilmesini istemiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 683 üncü maddesi. 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve kâl istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 üncü maddesi, “Mülkiyet İlişkisi” başlıklı 722 inci maddesi, “İyiniyetli olmayan zilyet bakımından” başlıklı 995 inci maddesi, 3. Değerlendirme 1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Bunlardan bazılarını; malikin, malik olduğu taşınmaza karşı yapılan el atmanın önlenmesi için açılan dava, malikin sahip olduğu malı haksız olarak elinde bulunduran ya da ona saldıran kişiye karşı açılan el atmanın önlenmesi davası, malikin maliki olduğu şeyin doğal ürünlerine karşı yapılmış olan el atmanın önlenmesine karşı açılan dava, malikin karşılaşabileceği sınır tecavüzlerine karşı açabileceği el atmanın önlenmesi davası, malikin arazi kayması nedeniyle vaki el atmalara karşı açabileceği dava, malikin zilyetliğe saldırı olması nedeniyle açabileceği dava ve malikin geçit hakkı sebebiyle el atmalara karşı açabileceği dava, şekilde sıralayabiliriz. Davaların isimleri farklı olsa da hepsinin açılmasının ortak nedeni haksız el atmanın ve tecavüzün ortadan kaldırılmasıdır ve böylece malikin mülkiyet hakkının muhafaza edilmesidir....
Arazi niteliğindeki Oğuzeli ilçesi, Direkli Mahallesi, 1193 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1- f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesi doğru olduğu gibi, el atılan taşınmaz yol durumuna dönüştürüldüğünden 4721 sayılı TMK'nun 999. maddesi uyarınca tapudan yol olarak terkinine karar verilmesinde istinafa gelenin sıfatı ve hükmolunan sonuç bedel itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu itibarla; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu kanaati ile HMK'nın 353/1- b-1 maddesi uyarınca davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan REDDİNE karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....