Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K A R A R Davacı vekili; vekil edeninin 4860 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, harici ölçüm sonucu davalı ...'ün taşınmazına müdahale ettiğini öğrendiğini yine diğer davalının kendisine ait arsanın sınırında evinin önüne saçak yaptığını belirterek davalıların el atmanın önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; kullanımın yıllardır bu şekilde olduğu ve şimdi el atmanın önlenmesi talep edilmesinin hakkın kötüye kullanılması olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; el atmanın önlenmesi ve yıkım istemlerine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 683. maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü el atmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür....

    Görüleceği üzere, malike mülkiyet hakkının sağladığı yetkilerin gereği gibi kullanılmasını önleyen ve 3. kişilerden gelen etkilere karşı korunma aracı olarak haksız el atmanın önlenmesi davası hakkı tanınmıştır. Haksız el atma, doğrudan mülkiyet hakkına el atma şeklinde olabileceği gibi, bir vasıta veya başka bir kişi kullanmak suretiyle de gerçekleşebilir. Burada önemle vurgulanmalıdır ki, kanun hükmünde haksız el atmadan söz edilmiş olması karşısında, bütün bu müdahalelerin haksız olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla müdahale "yasadan" veya "sözleşmeden" kaynaklanan "ayni" ya da "şahsi" bir hakka dayanmamalıdır. El atmanın önlenmesi davalarının büyük çoğunluğu dayanağını 4721 s. TMK' nun 683. maddesinden almakta ise de bu madde kapsamı dışında kalan ve özel maddeler ile düzenlenen el atmanın önlenmesi davaları da mevcuttur....

    El atmanın önlenmesi davası açabilmek için dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bu dava bir eda davası olup taşınmaza haklı bir sebep olmadan kişi el atmış ya da tecavüz etmiş olmalıdır. Davacı olan mutlaka malın maliki ya da zilyeti konumunda olmalıdır. Müdahalenin men’i davası hukukumuzda geniş bir yere sahiptir. Haksız el atmanın önüne geçebilmek için değişik sebeplerle el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür....

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 1- Davacının ecrimisil ve değer kaybı ile istemi yönünden; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 2-El atmanın önlenmesi yönünden ; 4721 sayılı Medeni Kanunun 727. maddesinin son fıkrasına göre “İrtifak hakkı, mecra dışarıdan görülmüyorsa tapu kütüğüne tesciliyle, dışarıdan görülüyorsa noterce düzenlenecek sözleşmeye dayanılarak mecranın yapılmasıyla doğar." hükmü uyarınca mahkemece, telin dışarıdan geçirilmesi nedeniyle noter tarafından düzenlenen bir sözleşmenin veya belgenin bulunup bulunmadığı araştırılarak, böyle bir belgenin veya sözleşmenin bulunmadığının tespiti durumunda dava konusu taşınmaza idare tarafından yapılan el atmanın önlenmesine; belge veya sözleşmenin bulunduğunun anlaşılması durumunda...

      4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 683 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 995 ] 743 S. TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) [ Madde 638 ] 743 S. TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) [ Madde 908 ] 2942 S. KAMULAŞTIRMA KANUNU [ Madde 11 ] 2942 S. KAMULAŞTIRMA KANUNU [ Madde 15 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi ve kal ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Dava konusu taşınmaza davalı idarenin kamulaştırmasız el attığı mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ve tekmil dosya münderecatından anlaşıldığından el atmanın önlemesine ve kal davasının kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1- Taşınmaz arsa vasfındadır....

        Diğer yandan; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 683. maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü el atmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür. Somut olaya gelince; 21/11/2014 havale tarihli fen bilirkişi raporu ve ekindeki krokiye göre davacıya ait 297 ada 51 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kalan ve A harfi ile gösterilen 88,54 m2’lik kısmın davalı kullanımında olduğu saptanmış olup, mahkemece el atmanın önlenmesi isteği yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi doğru değildir. Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenden ötürü yerindedir....

          in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, intifadan men koşulunun oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki el atmanın önlenilmesini her zaman istiyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi ortaklardan biri öteki ortakların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan, taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine tek başına el atmanın önlenilmesi davası açabilir. Ancak, ortak ya da paydaşın payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa, açacağı el atmanın önlenilmesi davasının dinlenme olanağı yoktur....

            K A R A R Asıl dava, 4721 sayılı TMK'nun 724. maddesine dayalı temliken tescil ve tazminat istemine ilişkindir. Birleşen dava ise çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi, ecrimisil istemine ilişkidir. Bu durumda hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden (14.) Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 29.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ..........

              4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 683 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 995 ] 2942 S. KAMULAŞTIRMA KANUNU [ Madde 10 ] 2942 S. KAMULAŞTIRMA KANUNU [ Madde 11 ] 2942 S. KAMULAŞTIRMA KANUNU [ Madde 15 ] 2942 S. KAMULAŞTIRMA KANUNU [ Madde 38 ] "İçtihat Metni" (10.4.2003 gün ve 2002/112-2003/33 sayılı Anayasa Mahkemesinin iptal kararı) Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Dava; kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir....

                Görüleceği üzere, malike mülkiyet hakkının sağladığı yetkilerin gereği gibi kullanılmasını önleyen ve 3. kişilerden gelen etkilere karşı korunma aracı olarak haksız el atmanın önlenmesi davası hakkı tanınmıştır. Haksız el atma, doğrudan mülkiyet hakkına el atma şeklinde olabileceği gibi, bir vasıta veya başka bir kişi kullanmak suretiyle de gerçekleşebilir. Burada önemle vurgulanmalıdır ki, kanun hükmünde haksız el atmadan söz edilmiş olması karşısında, bütün bu müdahalelerin haksız olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla müdahale "yasadan" veya "sözleşmeden" kaynaklanan "ayni" ya da "şahsi" bir hakka dayanmamalıdır. El atmanın önlenmesi davalarının büyük çoğunluğu dayanağını 4721 s. TMK'nun 683. maddesinden almakta ise de bu madde kapsamı dışında kalan ve özel maddeler ile düzenlenen el atmanın önlenmesi davaları da mevcuttur....

                UYAP Entegrasyonu