Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-KARAR- Dava paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup dava konusu 150 ada 74 parsel sayılı taşınmazın davacı, davalı ve dava dışı kişiler adına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, taşınmazın tamamının davalı tarafından kullanıldığı saptanmak suretiyle davacının payı oranında el atmanın önlenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak davadaki istek paya vaki el atmanın önlenmesi olup dava tümden kabul edildiğinden kısmen kabul edilmiş gibi harç ve yargılama giderlerinin taraflar arasında paylaştırılması doğru değil ise de temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Davalının temyiz itirazları yerinde değildir. Reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 512.10.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 04.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Dava dilekçesinin netice ve talep bölümünde davacı tarafın isteminin el atmanın önlenmesi ve mevcut duvarın kal'i ile 587,76-TL ecrimisil bedeli ve 449,66-TL faizi olmak üzere toplam 1.037,42-TL'nin tahsiline ilişkin olduğu ve dava dilekçesinin konu bölümünde de el atmanın önlenmesinin talep edildiği anlaşılmakla davanın el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkin olduğu kabul edilerek mahallinde bilirkişiler eşliğinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile dava dilekçesinin yanlış yorumlanması sonucu görevsizlik kararı verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 07.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacılar ..., paydaşı bulundukları 6 parsel sayılı taşınmazın bir kısmını davalının işgal ettiğini, harici satın almaya dayanılarak açılan tapu iptali-tescil davasının da reddedildiğini ileri sürerek, el atmanın önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir. Davalı ... , murisi olan ...'nin taşınmazın davaya konu edilen kısmını davacıların murisi olan ...'den haricen satın alındığını ve üzerine ev inşa ettirdiğini, ölümünden sonra da tüm mirasçılar tarafından kullanıldığını, kullanımlarının iyiniyetli olduğunu, ayrıca husumetin tüm mirasçılara yöneltilmesi gerektiğini belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının taşınmazdaki kullanımının hukuken geçerli bir nedene dayanmadığı ancak iyiniyetli olduğu gerekçesiyle el atmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik el atmanın önlenmesi ve kal davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik el atmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma kararına uyularak, dava konusu taşınmaza 1953 tarihinde el atıldığı, bu nedenle 5999 sayılı yasa ile Kamulaştırma Kanununa eklenen geçici 6. maddenin bu davada uygulanamayacağı belirtildikten sonra, Kamulaştırma Kanununun 38. maddesinde öngörülen 20 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

          Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 702. maddesinin son fıkrasında "ortaklardan her biri, topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabilir. Bu korumadan bütün ortaklar yararlanır" düzenlemesi yer almaktadır. Dava konusu 392 ada 14 parsel sayılı taşınmazda davacılar, 15 parsel sayılı taşınmazda ise davacı ... elbirliği paydaşlarındandır. Elbirliği paydaşlarından her biri elbirliği halindeki taşınmazın korunmasını isteyebileceğinden 392 ada 14 parsel sayılı taşınmazda davacılar, 15 parsel sayılı taşınmazda ise davacı ... yönünden davanın husumetten reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bunun yanında; 30.03.2016 günlü 9. celse harç ikmali için davacılar vekiline kesin süre verilmiş ise de yapılması gereken işin masrafı miktarıyla birlikte açıkça gösterilmemiş, kesin sürenin sonuçları ilgili tarafa açıklanmamıştır....

            Düzeltim sonucu oluşan çap kaydına göre el atmanın önlenmesi noktasında iyi niyetten bahisle elatmanın önlenmesi hususunda davanın reddi isabetsizdir. Mahkemece yapılması gereken, dava konusu ve davacı adına tapuda kayıtlı bulunan taşınmaza yönelik düzeltim sonucu oluşan çap'a göre bir tecavüzün olup olmadığı tespit edilerek, tecavüz söz konusu ise el atmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir...” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. B....

              İdare Mahkemesinin 14/12/2006 gün, 2004/276 Esas 2006/996 Karar sayılı ilamı ile imar plan tadilatı ve imar uygulamasının bir bölümünün davacı ... sınırları içerisinde kaldığı belirlenerek imar uygulamasının iptaline karar verilmiş ve karar onanarak kesinleşmiştir. İdare mahkemesinin bu kararı ile aynı zamanda davacı ... ile davalı belediyenin ortak sınırları da tespit edilmiştir. Dosya kapsamından el atmanın önlenmesine karar verilen 3960 parsel sayılı taşınmazın mera vasfından çıkarılarak 16/05/2003 tarihinde ham toprak vasfı ile hazine adına kaydedildiği, 26/06/2003 tarihinde ise arsa vasfı ile ... Genel Müdürlüğüne afet konutu yapılması için tahsis edildiği anlaşılmaktadır. Şu durumda 90.109,21 metre kare davacı belediyenin sınırları içinde kalmakta ise de tahsis işlemi nedeniyle el atmanın önlenmesine karar verilmesi hukuken mümkün değildir. Davanın reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmadığından kararın bozulması gerekmiştir....

                ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil birleşen dava, 4721 sayılı TMK'nun 724. maddesine dayalı tapu iptal ve tescil, olmazsa tazminat isteklerine ilişkindir. Asıl davada davacılar (karşı davalılar) vekili, müvekkillerinin kayden paydaşı oldukları, 367 parsel sayılı taşınmazın bir bölümüne davalıların haklı ve geçerli bir nedene dayanmadan ev inşa etmek ve ekip-biçmek suretiyle el attıklarını, yapılan ihtara rağmen davalıların müdahalelerinin devam ettiğini, davalıların kötüniyetli olduklarını ileri sürerek davalıların çekişmeli taşınmaza el atmalarının önlenmesine, taşınmaz üzerindeki tecavüzlü yapıların yıkılmasına ve dava tarihinden geriye dönük 5 yıllık dönem için belirlenecek ecrimisil bedelinin yasal faizi ile birlikte davalılardan ayrı ayrı alınmasına karar verilmesini istemiştir....

                  Dosyada bulunan delil ve belgelerden; davalı idarenin temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşılmakla, davalı idare vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 15.12.2011 gün ve 2011/16031-21448 sayılı, temyiz dilekçesinin reddine ilişkin, kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde; Dava, kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmaza davalı idarenin kamulaştırmasız el attığı mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ve dosya kapsamından anlaşıldığından, el atmanın önlenmesi davasının kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, idare harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, 07.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Dosyada bulunan delil ve belgelerden; davalı idarenin temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşılmakla, davalı idare vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 15.12.2011 gün ve 2011/16026-21447 sayılı, temyiz dilekçesinin reddine ilişkin, kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde; Dava, kamulaştırmasız el atmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu taşınmaza davalı idarenin kamulaştırmasız el attığı mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ve dosya kapsamından anlaşıldığından, el atmanın önlenmesi davasının kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olmadığından, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, idare harçtan bağışık olduğundan harç alınmamasına, 07.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu