Bilindiği üzere, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki el atmanın önlenilmesini her zaman istiyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine el atmanın önlenilmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa, açacağı el atmanın önlenilmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre, payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu el atmanın önlenilmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya şuyun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir....
Hukuki Sebep 2.1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2.2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 üncü maddesi şöyledir: “Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.” 3....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, 683 ve 995 inci maddeleri. 3. Değerlendirme 1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Mahkemece; "Dava tapulu taşınmaza el atılması nedeni ile el atmanın önlenmesi talebine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 683.maddesi gereğince bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Kanunun 683/2.maddesi gereğince de malik her türlü haksız el atmanın önlenmesini dava edebilir....
Mahkemece davalıların taşınmazlara el atmasının önlenmesine karar verilmiş ise de, dava paydaşlar arasında görülen el atmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup, el atma olgusunun sübutu halinde, taşınmaz üzerinde davalıların da pay maliki oldukları gözetilerek, davacıların payına vaki el atmanın önlenmesine karar verilmesi gerekir. Mahkemece TMK'nın 688 inci maddesine aykırı olarak, paydaşın taşınmazdan faydalanmasını tamamen engelleyecek şekilde mutlak el atmanın önlenmesine karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir. VI. KARAR 1. Davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, 2....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/198 Esas sayılı ortaklığın giderilmesi davasnın derdest olduğunu ve sonucunun beklenmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun, “Mülkiyet hakkının içeriği” kenar başlıklı 683 üncü maddesinin 2 inci fıkrası hükmüne göre; “Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.” 3. Değerlendirme 1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Hemen belirtilmelidir ki, mülkiyet hakkı gerek Anayasa ve yasalarla gerekse Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve ek protokolleri ile kabul edilmiş temel haklardandır. Eşyaya bağlı ayni haklardan olan mülkiyet hakkı herkese karşı ileri sürülebileceği gibi, hakka yönelik bir müdahale durumunda ne zaman gerçekleştiğine bakılmaksızın, ileri sürüldüğü andaki hak sahibi tarafından her zaman koruma istenebileceği de kuşkusuzdur. Anılan korumanın istenmesi durumunda da hakkın kötüye kullanıldığından söz edilebilmesine hukuken olanak yoktur. Diğer yandan; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 683 üncü maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü el atmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür. 3....
El atmanın önlenmesi ve kal davasında konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesi mümkün olduğundan 6100 sayılı HMK'nın 120 ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddeleri uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, el atılan yerin ve yıkımı istenen şeyin değeri ile varsa talep edilen ecrimisil toplamına göre hesaplanması gerekir. (Örnek: Yargıtay 1.HD. 06.06.2016 T. 2014/18287 E. 2016/6916 K.) Yargıtay 14. Hukuk dairesi içtihatlarında açıkça kabul edildiği üzere,4721 sayılı TMK nın 715 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddeleri uyarınca yollar kamu malı niteliğinde olup, yararlanılması kamuya ait olduğundan yoldan yararlanma hakkı olan özel kişilerinde varsa el atmanın önlenmesi için açtıkları davada aktif husumet ehliyetleri vardır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190, 369, 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6, 683 üncü maddeleri 3. Değerlendirme 1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
Davacı vekilinin temyiz itirazına gelince; somut olayda, mahkemece el atmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesince el atmanın önlenmesi kararının verilmesinde isabetsizlik olmadığı belirtilerek ecrimisil yönünden hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma üzerine yapılan yargılamada, el atmanın önlenmesi talebi yönünden davanın tefrik edilmesine karar verilmiş, ecrimisil yönünden verilen kısmen kabul kararı ise Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir....