WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; taraflar arasında yapılmış bulunan kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile ödenen kira bedelinin geri alınması ve borçlu bulunmadığının tespiti istenmektedir. HUMK’nun 8. maddesinin 2. fıkrasında yalnızca akdin feshi istemli davaların dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde açılacağı öngörülmüştür. Buna karşılık kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, başlangıçtan beri geçerli olmadığının saptanması davasında görevli mahkeme dava konusu değere göre belirlenecektir. Geçersizliğinin tespiti istenilen kira sözleşmesinde yıllık kira parası 120.000,00 YTL olup, bu değerde sulh hukuk mahkemesinin görev sınırının üzerindedir. Bu durumda HUMK’nun 8. maddesinin 2 fıkrası kapsamında bulunmayan kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, istirdat ve menfi tespit istemlerinden oluşan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde, 23/10/2018 tarihinde 5.893,00 TL el atmanın önlenmesi davası yönünden harç yatırdığını beyan etmiş olup, ilk derece mahkemesince bu harcın el atmanın önlenmesi davası yönünden yatırılıp yatırılmadığının tesbiti ile harcı yatırılmış değere göre el atmanın önlenmesi davasının kabulü nedeniyle alınacak harç ve vekalet ücreti konusunda karar verilmesi gerekirken bu konuda karar verilmemesi doğru olmamıştır. Ayrıca, davacı tarafından tanık olarak gösterilen Nail Kundakçıoğlu ve T6 duruşmada dinlenmiş, davalının kira ücreti ödediği yönünde beyanda bulunmuş olup, ilk derece mahkemesince bu tanık beyanları değerlendirilmeden ve gerekçe de bu tanık beyanlarına itibar edilip edilmediği açıkça belirtilmeden karar verilmesi de doğru olmamıştır....

    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu, 818 Sayılı Borçlar Kanunu ile 6570 sayılı Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmış, bu Kanunlardaki kira ilişkisinden kaynaklanan ihtilaflara ilişkin düzenlemeler, Kanunun dördüncü bölümünde sıralanmıştır. Kiralanan yerin gayri musakkaf vasıfta olması halinde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 299. maddesi ve devamı maddelerinde düzenlenen Genel hükümlere tabi yerlere ilişkin kira sözleşmesi hükümleri, kiralanan yerin musakkaf vasıfta olması halinde ise aynı Kanunun 339 ve devamı maddelerinde düzenlenen konut ve çatılı işyeri kira sözleşmelerine ilişkin kanun maddeleri uygulanacaktır. Somut olaya gelince; davacı tarafından mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemli açılan davada davalı vekili taraflar arasında halen geçerli bir kira sözleşmesinin bulunduğu savunmasını getirmiştir. Davalı şirket yetkilisi ......

      Somut olayda; taraflar arasında yapılmış bulunan kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile İcra Hukuk mahkemesinde belirlenen 7762,00 TL kira borcunun bulunmadığının tespiti istenmektedir. HUMK’nun 8. maddesinin 2. fıkrasında yalnızca akdin feshi istemli davaların dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde açılacağı öngörülmüştür. Buna karşılık kira sözleşmesinin geçerli olmadığının ve kira bedeli borcunun olmadığının saptanması davasında görevli mahkeme dava konusu değere göre belirlenecektir. Geçersizliğinin tespiti istenilen kira parası 7.762,00 TL olup, bu değerde sulh hukuk mahkemesinin görev sınırının üzerindedir. Bu durumda HUMK’nun 8. maddesinin 2 fıkrası kapsamında bulunmayan kira sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, ve menfi tespit istemlerinden oluşan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince ... 1....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Uyuşmazlık, gayrimenkul satış sözleşmesinin feshi nedeni ile el atmanın önlenmesi ile fesih tarihine kadar geçen dönem için ecrimisil istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi yoktur. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 31.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          AŞ lehine, dava konusu taşınmaz üzerinde 04.11.2010 tarihinden itibaren 15 yıl süreyle kira şerhinin bulunduğu, davalı şirket vekilinin, taraflar arasında kira ilişkisi bulunması nedeniyle Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu savunulmuş ise de, taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin bayilik anlaşmasına ilişkin olduğu, salt kira sözleşmesinin söz konusu olmadığı, bu nedenle taraflar arasındaki uyuşmazlığın bayilik sözleşmesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği ve mahkememizin görevli olduğu, bayilik sözleşmeleri davalı şirket tarafından tek taraflı olarak feshedilmiş olmakla, dava konusu taşınmazı kullanmasının bir dayanağının kalmadığı, davada el atmanın önlenmesi dışında talepte bulunulmadığı anlaşıldığından başkaca bir araştırma yapılmaksızın davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaza el atmanın önlenmesi, taşınmazın eski hale getirilmesi ve ecrimisilin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza el atmanın önlenmesi, taşınmazın eski hale getirilmesi ve ecrimisilin tahsili istemine ilişkindir....

              İzmir Bölge Adliye Mahkemesinin 6.Hukuk Dairesinin 2020/1123 Esas 2020/899 karar sayılı ilamı ile davanın el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkin olduğu, bu nedenle Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır. Dava başında 3.900 TL alacak belirlenerek dava açıldığı, davacının 23/09/2021 tarihli celsede kira alacağından vazgeçerek taşınmazın tahliyesini talep ettiği, davanın bu kapsamda el atmanın önlenmesi niteliğini aldığı, taşınmazın aynına ilişkin olan bu tür davalarda ihtilaf konusu alanın keşfen değerinin belirlenmesi ve gerekirse eksik harcın tamamlanması hususunun irdelenmesi ayrıca bu hususun yargılama harç ve giderleri ile yargı yolunun belirlenmesi açısından resen tespitinin gerektiği, ilk derece mahkemesince bu hususun yerine getirilmediği anlaşılmıştır....

              Somut olaya gelince ; davacı tarafından mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemli açılan davada, davalı vekili taraflar arasında halen geçerli bir kira sözleşmesinin bulunduğu savunmasını getirmiştir. Uygulanacak yasa hükmünün tespit edilebilmesi için taşınmazın üstün vasfın belirlenmesi gerekir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 339 ve devamı maddeleri konut ve çatılı iş yeri kiralarında uygulanabilecek hükümler olup, konut ve çatılı iş yeri kirası kapsamında kalmayan kiralananlar için Türk Borçlar Kanunu'nun 299. maddesinde tanımı yapılan genel hükümler (adi kira hükümleri) uygulanacaktır....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2013 NUMARASI : 2010/645-2013/362 Taraflar arasında birleştirilerek görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve kira sözleşmesinin iptali davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı Şirket vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi . . . raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl ve birleşen dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve kira sözleşmesinin iptali isteklerine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu