Dosya kapsamında dava dilekçesi incelendiğinde davacı, Samsun-Çarşamba Havaalanında kain 3.000 m² arazide akaryakıt tesisi kurulması amacıyla davalı şirketle 16.11.2007 başlangıç tarihli kira sözleşmesi akdettiklerini, Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 01.10.2010 tarih ve 2010/1723 Esas, 2010/2136 Karar sayılı kararı ile akdin feshine, tahliye talebinin reddine karar verildiğini, bu nedenle davalının artık hak sahibi olmadığını, taşınmazı tahliye etmediğini belirterek el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulunmuştur. 2. Davacı davasını, mülkiyet hakkına değil; sahip olduğu üstün zilyetlik hakkına dayanarak davalı ile arasındaki kira sözleşmesine ve bunun feshedilmesine dayandırmıştır. 3. Bu nedenle davacı, davalı ile arasındaki kira akdinin feshine dair hüküm kesinleştikten sonra el atmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edebilecektir. Mahkeme ise ortada kesinleşme şerhi olmadığı hâlde davacı ile davalı arasındaki kira akdinin feshi ve tahliye talepli Ankara 10....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece el atmanın önlenmesi isteminin feragat nedeniyle reddine, ecrimisil isteminin kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi, ecrimisil istemine ilişkindir....
Davalı, davacı ile akdedilen kira sözleşmesi usulüne uygun feshedilmediğinden kira sözleşmesinin aynı şart ve süre ile uzadığını, taşınmazda kiracılık sıfatının devam ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; taraflar arasındaki kira akdinin feshedildiği, yapılan feshe rağmen davalı tarafın baz istasyonunu kaldırmadığı gerekçesiyle el atmanın önlenmesine ve 15.222,52 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline ilişkin verilen karar Dairece; “... Öncelikle davada ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi ve yıkım isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulması doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira akdinin tespiti-Elatmanın önlenmesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira akdinin tespiti ve el atmanın önlenmesi davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davacı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı vekili Av. ... geldi. Davalı taraftan gelen olmadı. Hazır bulunanın sözlü beyanları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına 21.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. 1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanaları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2- Davacı vekilinin el atmanın önlenmesi yönünden temyiz itirazlarına gelince; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 683. maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerine dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü el atmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür. Yani; asıl olan mülkiyet hakkıdır. Ve malik ile davalı arasında akdi bir ilişki yoksa, malikin dava açma hakkı her zaman için vardır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili tarafından ibraz edilen başvuru dilekçesi ile özetle; taşınmazın çatılı işyeri olduğunu, davacının sözleşmeye halef olduğunu, davacının kira sözleşmesinden haberdar olduğunu, kararının hatalı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep ettiği, anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kiracılık sıfatının tespiti ve müdahalenin men'i davasına dair karar, davalılar ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiracılık sıfatının tespiti ve el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davaya konu . parsele yönelik davacının kiracılık sıfatına ve bu parsele yönelik muaraza çıkarılmadığından bu parsel içi açılan davanın reddine, ... parsel için davacının 01.01.2011 31.12.2011 tarihleri arasındaki dönem için davacının kiracılık sıfatının tespitine, muarazanın giderilmesine, parsel üzerindeki ruhsatsız yapılan yıkılması nedeniyle el atmanın önlemesi davasının reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... Genel Müdürlüğü ile davalı ..... tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı, çekişmeli taşınmaza telefon santralinin, davacı vekilinin 22.09.1989 tarihli taahhütnamesi uyarınca, davalı şirket ile köy muhtarı arasında düzenlenen 29.11.1990 tarihli kira sözleşmesi gereğince yerleştirildiğini ve geçerli bir kira sözleşmesine istinaden taşınmazın kullandığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davanın reddine dair verilen karar Dairece, kira sözleşmesinin davacıyı bağlamayacağından davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden davanın, el atmanın önlenmesi ve 8.000.00-TL ecrimisilin tahsili istemiyle, 8.000.00-TL harca esas değer bildirilerek ve bu miktar üzerinden harçlandırılarak açıldığı, el atmanın önlenmesi bakımından başlangıçta ve yargılama sırasında hiç harç alınmadığı anlaşılmaktadır....
Değerlendirme Somut olayda; taraflar arasında daha önce görülen konut ihtiyacı nedeniyle kiralanan taşınmazın tahliyesi davasının ihtarnamenin süresinde kiracıya ulaşmamış olması nedeniyle reddedildiği, daha sonra açılan kira sözleşmesinin feshi, tahliye ve ödenmeyen kira bedellerinin tahsili talebiyle açılan ikinci davanın da taraflar arasında kira ilişkisinin bulunmadığı gerekçesiyle reddedildiği, kira sözleşmesinin bulunmadığı hususunun davalının da kabulünde olduğu, davalının önceki malik ile de aralarında kira sözleşmesi olmadığı, hatta davalının dava konusu taşınmazda hak iddia ettiği, taşınmazın kendisine ait olduğunu, satışların muvazaalı olduğunu beyan ettiği dosya kapsamıyla sabit olmasına ve ikinci davada kira sözleşmesinin bulunmaması nedeniyle davanın reddedilmesi üzerine taraflar arasında kira sözleşmesinin bulunmadığı kesinleşmiş iken Bölge Adliye Mahkemesince ilk dava nedeniyle kira sözleşmesinin bulunduğu kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir...
İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf yoluna başvuran davalılar Seda ve Gönül vekili dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince müvekkilin dosya arasına sunduğu kira sözleşmesi ve davacının sunduğu kira sözleşmesindeki imzaların kime ait olduğuna dair tespitin yapılmadığını, Kira sözleşmesinin kurulup kurulmadığına ilişkin bu tespitin yapılması gerektiğini, davacı tarafça açılan dava El Atmanın Önlenmesi ile Tahliye ve Ecrimisil talebinden ibaret olduğunu, Yargıtay içtihatlarında ve Medeni Kanun 683....