Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahallesi 3030 ada 15 parsel sayılı taşınmazın, kesinleşen orman kadastro sınırı içindeki yerlerden olduğunu ileri sürerek, tapusunun iptali ile orman olarak Hazine adına tescili ve el atmanın önlenmesi stemiyle dava açmıştır. Mahkemecedavanın KABULÜNE, davaya konu taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tesciline, davalının el atmasının önlenmesine, karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir Dava, kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali tescil ve el atmasının önlenmesine ilişkindir....

    Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi ve bu emsallere göre değer biçilmesi için yeniden oluşturulacak bilirkişi kuruluyla keşif yapılıp, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle ve emsal taşınmazların bilirkişilerce değerlendirmeye esas alınan satış tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parseli mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parseli mi olduğu ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulup, değerlendirmenin yapıldığı yıl itibari ile dava konusu taşınmaz ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal kabul edilen taşınmazların....

      Şöyle ki; 1- )Davalı idare vekilinin sunduğu beyan dilekçesinde dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi uyarınca yenileme çalışmaları yapıldığı ve tapuya tescil edildiği bildirildiği ve taşınmaza ait tapu kaydında buna dair şerh olduğu anlaşılmakla; idarenin el attığı alan değişebileceğinden, taşınmazda yenileme çalışmaları yapılıp yapılmadığı ve yenileme çalışmaları kesinleşmiş ise yenileme sonucu oluşan yeni tapu kayıtları ve kadastro krokileri dosyaya getirilip, yeniden keşif yapılarak tespit edilen yeni yüzölçümüne göre el atılan alana ilişkin koordinatları gösterir ek rapor alınması, yenileme çalışmalarında el atılan bölümün yola terkin edilip edilmediğinin belirlenmesi ve davanın konusuz kalıp kalmadığı noktasında oluşan tereddütün giderilmesi gerektiğinden, sair istinaf itirazları incelenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1- a-6 madde ve bendi uyarınca kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur...

      Tapu İptal ve tescil talep edilen taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında dava dışı Mehmet ÜLKER adına yazıldığı, bu tespite davacı T1 itiraz ettiği, Kadastro Mahkemesinde görülen davadan daha sonra davacının feragat etmesi ile dava dışı Mehmet adına yapılan tespitin kadastro tutanaklarına işlendiği, daha sonra davacı T1 haricen bu taşınmazı satın aldığı hususu kadastro tutanaklarından ve kadastro mahkemesi kararından anlaşılmaktadır. Karşı davanın dayandığı hukuki nedenin açıklanması için karşı davacı vekiline Mahkemece süre verilmiş, karşı dava vekili 23/03/2019 tarihli beyan dilekçesinde karşı davanın TMK'nın 713. ve Kadastro Kanunu'nun 13. ve 14. maddelerine dayandığını belirtmiş,19/10/2019 tarihli beyan dilekçesinde ise karşı davasının Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi gereğince teknik hataların düzeltilmesi nedenine dayalı tapu iptal tescil talebi olduğunu beyan etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi ve davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında, ... mahallesi 141 ada 1 sayılı 2.140 m2 yüzölçümündeki taşınmaz Hazine adına tespit edilmiş, ...'nın itirazı üzerine kadastro komisyonunca 141 ada 2 ve 3 parsellere ayrılmıştır. 141 ada 3 sayılı 1.110m2 yüzölçümündeki taşınmaz altı çam ağacı olan tarla niteliği ile Hazine adına tapuda kayıtlıdır. Davacı Orman Yönetimi; 141 ada 3 parselin kesinleşen orman tahdit haritası içinde kalan bölümünün tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline, davalının el atmasının önlenmesine ve davalı lehine konulan tüm şerhlerin silinmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır....

        İdare Mahkemesinin 2009/148 esas 2010/154 karar sayılı dosyasının ilgili mahkemesinden, 2) Mahkeme kararı ile imar uygulamasının iptal edilmesi sonucu bu imar uygulamasında davacıya verilen taşınmazlara ilişkin tapu kaydının iptal edilip edilmediği ve geri dönüşüm sağlanıp sağlanmadığı araştırılarak, sağlanmış ise davacı adına yeni oluşan tapu kaydı; maliki, yüzölçümü, edinme tarihi, edinme sebebi sütunlarının tamamı doldurulmak suretiyle ilgili Tapu Sicil Müdürlüğünden, 2) Geri dönüşümü sağlanan tapu kaydına ait kadastro krokisi ilgili Kadastro Müdürlüğünden, 3) Geri dönüşümü sağlanan parselin işlendiği imar paftası ilgili Belediye İmar Müdürlüğünden, Getirtildikten sonra, birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 04.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi. ....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - 1) Dava konusu 1790 ada 1 nolu parsel imar uygulamasına tabi tutularak şuyulandırma suretiyle başka parsellere gittiği ve bilahare imar uygulamasının iptal edildiği iddia edildiğinden, bu parselin önceki tapu kaydının ve imar uygulaması sonucu oluşan tapu kayıtlarının; imar uygulaması iptal edilmiş ise iptal sonucunda taşınmazın eski hale gelip gelmediğinin, eski hale gelmiş ise son tapu kaydının her aşamasındaki malik sütunları da doldurulmak suretiyle ve şuyulandırma cetveli dahil, imara ilişkin tüm belgelerin Tapu Sicil Müdürlüğünden, 2) Dava...

            Şöyle ki; 1- )Davalı idare vekilinin sunduğu beyan dilekçesinde dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi uyarınca yenileme çalışmaları yapıldığı ve tapuya tescil edildiği bildirildiği ve tapu kaydında buna dair şerhin olduğu anlaşılmakla; idarenin el attığı alan değişebileceğinden, taşınmazda yenileme çalışmaları yapılıp yapılmadığı ve yenileme çalışmaları kesinleşmiş ise yenileme sonucu oluşan yeni tapu kayıtları ve kadastro krokileri dosyaya getirilip, yeniden keşif yapılarak tespit edilen yeni yüzölçümüne göre el atılan alana ilişkin koordinatları gösterir ek rapor alınması, yenileme çalışmalarında el atılan bölümün yola terkin edilip edilmediğinin belirlenmesi ve davanın konusuz kalıp kalmadığı noktasında oluşan tereddütün giderilmesi gerektiğinden, sair istinaf itirazları incelenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1- a-6 madde ve bendi uyarınca kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Şöyle ki; 1- )Davalı idare vekilinin sunduğu beyan dilekçesinde dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi uyarınca yenileme çalışmaları yapıldığı ve tapuya tescil edildiği bildirildiği ve taşınmaza ait tapu kaydında buna dair şerh olduğu anlaşılmakla; idarenin el attığı alan değişebileceğinden, taşınmazda yenileme çalışmaları yapılıp yapılmadığı ve yenileme çalışmaları kesinleşmiş ise yenileme sonucu oluşan yeni tapu kayıtları ve kadastro krokileri dosyaya getirilip, yeniden keşif yapılarak tespit edilen yeni yüzölçümüne göre el atılan alana ilişkin koordinatları gösterir ek rapor alınması, yenileme çalışmalarında el atılan bölümün yola terkin edilip edilmediğinin belirlenmesi ve davanın konusuz kalıp kalmadığı noktasında oluşan tereddütün giderilmesi gerektiğinden, sair istinaf itirazları incelenmeksizin ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1- a-6 madde ve bendi uyarınca kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur...

            Bu kez; mahkemece dava tarihinden sonra çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde yapılan orman kadastor işleminin 25.09.2009 tarihinde ilan edildiği, davanın orman kadastrosuna itiraz dönüştüğü, davada Kadastro Mahemesinin görevli olduğuna değinilerek, davanın görev nedeniyle REDDİNE karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından, tapu iptal tescil ve el atmanın önlenmesi davasının elde tutulması gerekirken davanın tamamı hakkında görevsizlik verilmesi nedeniyle temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre dava, tapu iptal tescil, el atmanın önlenmesi ve orman kadastro işlemine itiraza ilişkindir. . Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre 1941 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1989 yılında 4785 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu ile 1941 yılı tahdidinin aplikasyonu ve 2/B madde uygulaması yapıldığı anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu